Sevgili Galatasaray’lılar,

Hayırlısı ile ligin ilk yarısını üstelik 2 puan farkı ile lider tamamladık. Deplasmanda berabere kaldığımız Beşiktaş maçı sonrasındaki 6 da 6 lık performans gerçekten göz kamaştırıcı idi. Şampiyonluğun  normal temposu olan 40 puana ramak kalırken birçok oyuncumuz yıldızlaştı.Tüm yeni transferler parıldarken rekorlar peşpeşe geldi.

10 yıllık ilk yarı liderliği,en çok gol atmak,en az gol yemek, bilmemkaç yıldır ilk kez 6 da 6 yapmak, bilmemkaç yıldır filanca dakika gol yememek,  bir tatlı deplasman başarıları, v.s. Sağlıklı bir arşivim olmadığından bazılarını “bilmem ne” tarzında geçiyorum, affola…

Ama ortada inanılmaz bir başarı var. Bilmem aynı görüşte misiniz, bir maçı 1-0 kazanabilmek ne kadar önemli değil mi?

Maç olur tıkanır, gol atamazsınız. İşte o an attığınız o tek golün kıymetini bilebilmek o kadar önemli ki. Biz onu bile unutmuştuk!

Ujfalusi, Eboue, Melo,  Selçuk İnan, Elmander, Muslera ilk kez giydikleri sarı-kırmızılı formada 40 yıllık GS’lı gibi oynadılar. Bu arada, Emre ve Semih gibi 2 süper genç kazandık. Ceyhun, Riera, Gökhan her an göreve hazırız dediler.

Sabri ve Yekta da geliyorlar , yoldalar.  Şu an itibariyle manzaramız o kadar güzel ki, tam düşman çatlatası…

4-5 ocakta başlıyacak 2. devre ligimizde Afrika Kupasında bulunacak olan Eboue’nin eksikliğini de hissetsek, oluşan bu rüzgarın dinmeyeceğini, aksine artarak süreceği ve ligimizi kasıp kavuracağını sanıyorum. Bu arada ilginç yeni transferlere de hazırlanalım…

Erkek Basketbol takımımız müthiş bir sezon  başlangıcı yaptı. Önce diş dişe bir seri maç sonrası Eurolige kalırken, Cumhurbaşkanlığı Kupasını Fener’den kaptı ve de ligde de iddiası olduğunu  ortaya koydu.

Ancak görüldü ki, İstanbul’da oynanacak olan final four’a ulaşabilmek için  için bazı yetersizlikler var. Takımımız çok iyi müdafaa yapmasına karşılık “kısa” kaldı, özellikle dişli  rakipler önünde ribaunt sıkıntısı yaşadı. Hem hücum, hem müdafaada. .

Takımımıza eğer “buraya kadar” demiyorsak en az 2 takviye gerekiyor. Ve bunun en az biri uzun pivot olmalı. Songalia, Shumpert, Andric bu görevi tüm güçleri ile yapmaya çalıştılar ama, bir yere kadar.

İnşallah takımımız bu yönüyle takviye olur ve onu da daha üst turlarda ve final fourda zevkle, gururla izleriz.

Kız basketbol takımı her yönü ile daha umut verici. Onlardan kesinlikle bir Avrupa Şampiyonluğu bekliyorum. Kadro çok iyi. Keşke ekstra iyi bir uzun da  olsa ama, Fowles, Charles iklilisi de oldukça tatminkar. Taurasi, Torrens, Princes ile birlikte. Oldukça iyi yerli oyuncular da var kadroda. İzleyin, bu büyülü takımdan büyük bir başarı öncesindeyiz.  

Ve şike…

İddianame açıklandı, etik kurulun raporu sızdı, her şey tabak gibi meydana çıktı. Ama, karar sezon sonuna! Neyin kararı sezon sonuna? Her şey o kadar ortada ki.

Ben size kanaatimi söyliyeyim mi? MAA suçludur. Suçu, “görevi ihmal”dir. Belki de “görevi suistimal”. Savcıların harekete geçmesi gerekir.  

Bir gün ona sormaları gerekir  bu kadar  bilgi belgeye rağmen “nasıl ve niçin ipe un serdin” diye…

Bu adam yüzünden Türk Futbolunun başına bir gün üzerinde “UEFA” yazılı bir çuval geçirilecek…

Bu arada bazı edepsizler GS’ı da yanına çekebilmek için çirkin tezgahlardan da geri durmuyorlar. Denizli’ye teşvik işinden ekmek çıkmayınca bir yalancı bulmuş, UEFA daki Belizonda maçımıza çamur sıçratmaya çalışıyorlar. Bu yalancı sözde şahidi hemen dava etmek gerekir.

Duymayanlara söyliyeyim, bugün  (25 Aralık) Kadıköy Meydanında bir miting yapılacak.  “Şikecibaşına Şükran ve Şikeye Devam mitingi”ne tüm şike sevdalısı  sporseverlerin katılımı gerekmektedir!

Türk Futbolunun  bekaası bakımından fevkalade önem içermektedir!

Tüm futbolseverlere duyurulur.

Sevgi ve Saygılarımla.