Yabancı sınırlaması hakkında

Herkese Selamlar,

Milli takımımızın başına getirilen Lucescu’nun ortaya atarak tekrar hortlattığı yabancı sınırlaması denen futbolun faşist uygulaması hakkında yazmak istedim.

Lucescu göreve getirildiği andan itibaren, ligimizde yerli futbolcu izleyemediğini çok fazla yabancı futbolcu bulunduğu konuşmaya başladı. Ben pis kokuyu hemen almıştım. Avrupa futbolunun vasat milli takımları arasında yer alan Ukrayna karşısında oynanan rezil futbol ve mağlubiyetten sonra bu konu iyiden iyiye gündeme geldi. Lucescu kendi başarısızlığını örtmek için heryerde konuştu.

Yabancı sınırına yıllardır karşı olan bir futbolsever olarak, bu sınırlamanın Türk futboluna hem pozitif hem negatif taraflarını masaya yatıralım.

Yabancı sınırlamasının pozitif etkileri: Bence bunun sadece bir olumlu etkisi olabilir. 4 büyükler doğal olarak kadrolarında kaliteli futbolcu bulundurmak isterler. Eğer eskiden olduğu gibi ilk 11’i 6 yabancı ile sınırlarsanız, bütün büyük takımlar 5 tane çok iyi yerli oyuncu oynatmak durumunda kalır. Bu 5 yerli futbolcu her takımda oynamak zorunda olduğundan 4X5=20 adet formda kalifiye yerli oyuncu havuzu anlamına gelir. Milli takımın hocasının işi kolaylaşır futbolcu seçerken. Günümüzden örnek vermek gerekirse milli takımda sağ bek oynayan Şener Özbayraklı bugün fenerde Isla’nın arkasında yedek beklemek zorunda kalıyor. Sınır olsaydı fener Isla’yı transfer bile etmezdi, Şener oynardı ve milli takıma form tutmuş olarak giderdi.

Gelelim sınırlamanın negatif etkilerine:

Türk futbolunun Avrupa liglerinde en tecrübeli takımı Galatasaray’ın bir taraftarı olarak yabancı sınırlamasının en büyük negatif etkilerine bizler maruz bırakıldık. 6 yabancı sınırlaması varken çeyrek finalleri gördük.

Öncelikle yabancı sınırlaması yerli futbolcuyu tembelleştirir, zaten klüpler iyi yerli oyuncu bulmakta çok zorlanıyorlar, anadoluda çalışıp didinen yerli futbolcu İstanbul klüplerine kapağa atıp şişirilmiş kontratlara imza atınca sanki emekli ikramiyesini almış amcalar gibi yan gelip yatıyorlar. Hiçbir şekilde kendilerini geliştirmek için uğraşmıyorlar. İş yerinizde size her halükarda maaşınızı vereceklerini düşünün tembelseniz ve kazandığınız size yetiyorsa daha fazlası için uğraşmazsınız bu ona benziyor. Bu sebepten dolayı Tarık Çamdal, Ozan Tufan, Semih Kaya, Salih Uçan, Aydın Yılmaz, Emre Çolak, Batuhan Karadeniz vs vs saymakla bitmeyecek yan gelip yatan yerli oyuncular güruhumuz oluyor. Yerli futbolculara iltimas geçersek, adamlar yabancı oyuncularla rekabet etmek için uğraşmazsa futbolu geriye gidiyor.

Günümüzden örnek vermek gerekirse Galatasarayımızda 2 tane yabancı stoper yok mu arkadaşım, peki kim oynuyor stoperde Serdar-Maicon. Neden Denayer oynamıyor? Çünkü iyi futbolcu her yerde oynar. Çalışırsa varını yoğunu ortaya koyarsa yabancı futbolcu gelse ne fark eder Türk futbolcu iyiyse Türk futbolcu oynar. Serdar’ın burnu kırıldı oynamak için yırtınıyor, ameliyat olmam bırak yamuk kalsın diyor. Neden? Çünkü formayı bırakırsa Denayer’e kaptırır diye korkuyor. Eskiden olsa hemen ameliyat olurdu.

Bir negatif etki de bu tip adamlar anadoluda biraz kendini gösterdiği zaman bonservisleri minimum 5 milyon Eurodan başlıyor. Büyük klüplerin kasaları boşaltılıyor ondan sonra gelsin FFP, transfer yasakları, avrupadan men cezaları vs. Bonservislerinin yanında maaşları da klüp bütçelerinde dev delikler açıyor. Selçuk İnan o dönemde yaplmış kontratı yüzünden 2,95 milyon Euro para alıyor hala. Tarık Çamdal 1,5-2 milyon Euro arası maaş alıyor. Yazık günah harcanan paralara.

Bu yerli futbolcuların menajerleri de bu yabancı sınırlamasından nemalanıyorlar. Yerli futbolcu doğal olarak kıymete biniyor ve menajerlerin aldıkları komisyonlar da artıyor. Bu yüzden bu menajerler şu an ellerini ovuşturuyordur yabancı sınırı gelsin diye.

Ayrıca bu paraları alan futbolcular Avrupa klüplerinden bu seviyelerde maaş alamadıkları için avrupaya oyuncu ihraç edemiyoruz. Futbolcu burada kalmayı tercih ediyor. Selçuğa kim verir 3 milyon Euro avrupada? Ama şimdi öyle mi artık orta ölçekli Avrupa takımları da olsa futbolcumuz gidiyor orada mücadele ediyor ve futbolunu geliştiriyor. Asıl milli takıma böyle faydalı olurlar.

Yabancı sınırlaması prangalarından kurtulmuş olan Türkiye Süper Ligi bu sene kaliteli futbol sunuyor. İlk 6 haftaki istatistikler maç başına 3,3 gol ortalaması yakalamış durumda, izleyenler keyif alıyor. Statdyumlarımız doluyor. Bir Sivasspor-Göztepe maçının bile seyir zevki var. Eskisi gibi sahada futbolu baltalamaya oyunu soğutmaya çalışan maçlar yok artık, birbirleriyle oynarken bile 0-0 skora yatan takımlar izlemiyoruz çok şükür.

Bir de birilerine yalakalık yapmak için konuşan bazı hadsizler var. Bazı tezler atıyorlar ortaya yabancı sınırı gelsin diye. Neymiş efendim yabancı serbest olmuş da ne olmuş Galatasaray Ostersunds’a elenmiş. Bakın şimdi size Ostersunds maçlarında Galatasaray’ın 11 lerini sayayım. İlk maç: Muslera, Maicon, Ahmet, Linnes, Carole, Selçuk, Tolga, Yasin, Garry Rodrigues, Sinan, Gomis (5 YERLİ OYUNCU). İkinci maç: Muslera, linnes, maicon, Ahmet, carole, Selçuk, Tolga, Sinan, Belhanda, Yasin, Gomis (5 YERLİ OYUNCU). Gördüğünüz gibi Galatasaray Ostersunds’a 6 yabancı kuralı ile oynuyormuş gibi oynamış. Daha sonra yapılan transferlere bakın. Bu adamlar yedekten bile oyuna zor giriyorlar. O maçlarda oynayamayan kaliteli yerli oyuncumuz Serdar Aziz oynuyor formanın da hakkını veriyor.

Galatasaray’ın yabancı sınırlamasından çektikleri: Biz şampiyonlar liginde mücadele ederken, medyadaki köpekler başarılarımızı kıskanırken 6 yabancı sınırlaması 5’e düşürüldü. Fatih Terim döneminde en son kadroda bulunan yabancı oyuncular: Drogba, Sneijder, Muslera, Chedjou, Melo, Eboue, Riera, Amrabat, Bruma, Dany. Bu 10 yabancımızı bu sınırlamaya kurban verdik. Eboue, Riera ve Amrabat mecburiyetten kadroya alınmamaya başladı. Doğal olarak adamlar form tutamadı. Şampiyonlar liginde real madridin bir kanadı 100 milyon euroyken biz formdan düşmüş Amrabatla Rierayla adamı durdurmaya çalıştık. Hamit, Burak, Sabri, Selçuk, Umut, Semih gibi oyunculara formsuz olsalar dahi katlanmak durumunda kaldık Şampiyonlar Liginde. Ondan sonra Real de sana gelir 6 tane atar işte. 30 dakikalık kondisyonunla oynadığınla kalırsın. Zaten eşit şartlarda mücadele etmiyoruz bir de bu yabancı sınırlaması pranga gibi vuruldu ayağımıza. Ünal Aysal’a kızmayın Tarıkları Olcanları Sercanları aldı diye. Adam mecburdu çünkü kaliteli yerli oyuncu şarttı oynatmak zorundaydık. Adam da ya tutarsa diye aldı mecburiyetten. Ünal Aysal değil suçlusu yabancı sınırı. Bu kısıtlamaya dibine kadar maruz kalan Fatih Terim Türkiye Futbol Direktörlüğü makamına geldikten sonra ilk iş bu sınırı kaldırttı. Bugünkü ligimizin kalitesini buna borçluyuz. Adamı görevden alır almaz gelen Lucescu kuralı değiştirmek için hemen kulis yapıyor. İşin kolayına kaçıyor. Hem de nasıl bir tesadüf Galatasaray 10 tane kaliteli yabancı oyuncu yakalamışken ve kadrosunu kurmuşken.

Yeter kardeşim uğraşmayın bizimle, istemiyoruz yabancı sınırlaması falan! Kaliteli futbol izlemek istiyoruz, mecburiyetten ilk 11 oynayan karaktersizleri, kalitesizleri istemiyoruz. Herkes sesini duyurmalı bu konuda sosyal medya yıkılmalı yabancı sınırını istemiyoruz diye. Ben yaptım oldu zihniyeti çıksın gitsin artık futboldan!

Bir mesaj da Lucescu’ya vereyim. Lucescu, sen yerli futbolcu izleyemediğinden yakınıyorsun ya, bak bakalım Avrupa’nın orta sınıf milli takımlarına şu saydığım futbol klüplerinde oyuncuları var mı? Barcelona (Arda Turan), Dortmund (Ömer Toprak, Nuri Şahin), Celta Vigo (Emre Mor), Villareal (Enes Ünal), Milan (Hakan Çalhanoğlu), Roma (Cengiz Ünder), Wolfsburg (Yunus Malli), Deportivo (Emre Çolak), Freiburg (Çağlar Söyüncü), Fortuna Düsseldorf (Kaan Ayhan), Sparta Prag (Semih Kaya). Bunları da geçtim yukarıda da söylediğim gibi iyi futbolcunun pasaportu olmaz, iyi futbolcu her yerde oynar. Ligimize bakalım bulunan yerli oyuncu havuzuna: Serdar Aziz, Tolga Ciğerci, Oğuzhan Özyakup, Caner Erkin, Gökhan Gönül, Cenk Tosun, Volkan Babacan, Harun Tekin, Onur Kıvrak, Mehmet Topal, Mehmet Ekici, Okay Yokuşlu, Abdülkadir Ömür, Yusuf Yazıcı, Burak Yılmaz. Yetmedi mi bunlar: Alper Potuk, Şener Özbayraklı, Hasan Ali, İsmail Köybaşı, Uğur Demirok, Olcay Şahan, Emre Belözoğlu, Mevlüt Erdinç vs bunları bir tık aşağı kalite olduğu için saymadım bile.

Fransa, İspanya, İngiltere milli takımları klasmanına dahil olan baba takımlar hariç diğer baş altı takımlarda böyle bir havuz var mı? Aşağı yukarı 30 kişilik falan bir milli oyuncu havuzun var değerlendirmesi sana kalmış artık Lucescu! İyi hocaysan birşeyler başarman lazım bırak klüplerin yakasını, yabancı sınırını falan.

Türk futbolunun ve milli takımın kalitesini yabancı sınırı artırmaz tam tersine düşürür. Asıl yapılması gerekenler:

-Bunu artırmak için öncelikli olarak futbol okulları açılması lazım. Okullarda çocuklar hem normal derslerini okumalı peşinden kalifiye antrenörlerin gözetiminde futbolu öğrenmeli. Çıkın sahada top oynayın dersen o çocuk ne öğrenecek. Daha sonra okullardan klüplere seçilecek çocukların torpille değil liyakat esasına göre seçilmeleri gerekir.

 -Ligde yerli oyuncu oynatan klüplere teşvik verilsin. Örneğin bir takım galibiyet alınca yerli oyuncusu oynamamışsa 750.000 TL alsın 2 tane oynamışsa bu 2 ile çarpılsın 1.500.000 TL olsun veya başka bir sistem bulunsun. Yerli oyuncu oynatmak para ile teşvik edilsin.

-Türkiye Kupası maçlarında altyapıdan 4 oyuncu oynatmak zorunlu olsun. Bu çocukların oynadığı bir derbi bile izlesek bence hoş bir görüntü olur genç çocuklar için inanılmaz tecrübeler olur.

-Klüplerin altyapı tesisleri düzeltilmeli. Klüplere Her yıl belirli bir tutarda altyapılarına yatırım yapma zorunluluğu getirilmeli.

-Altyapı hocaları düzgün eğitim almalı ve öyle hoca olmalılar. Her önüne gelen eski futbolcu altyapı hocası olmamalı

Ortaya koyacak belki çok argüman var. Sonuç olarak Yabancı sınırı futbolun faşizmidir. Türk futbolunun en büyük yaralarından biridir. Ben yıllardır futbolcularımızın bu yüzden aşama kaydedemediğini ve futbolumuzun geri kaldığını düşünüyorum. Yabancı oyuncuları yasaklamak yerine yerli oyuncuları teşvik etmek gerekir. Yabancı sınırı gelirse uzun vadede Türk Futbolu iyice ayağa düşer. Ne milli takım izlenir ne de ligimiz izlenir. Ben şahsen izlemem. Yayıncı kuruluş da bu işe bu kadar yatırım yapmış onlar da böyle sınır falan istemezler. İnşallah yabancı sınırı tekrardan hortlamaz.

Kendinize iyi bakın