Makale Yaz
hakan-girgin
Bu haberi yazdır
11 kilometre
 Eyl
18
 2013

Günümüzde başarılı olmak isteyen takımların sahada çok daha fazla koşması gerektiğini artık herkes idrak etti…..

Hatta, hatırlarsanız daha geçen sezon hocamız Fatih Terim Burak’ı 2 maç ilk 11’de oynatmamış ve gelecek sezon 11 kilometre koşması gerekecek demişti……

Bugün Beşiktaş ve Fenerbahçe’nin 116 Kilometrenin üzerinde koştuğu bir ligde bizim futbolcuların toplam koşu mesafesi 110 Kilometreye bile uzak kalmıştır.

Oysa bu takım geçtiğimiz sezonlarda çok daha fazla koşuyordu. Mesel yanlış hatırlamıyorsam eğer Galatasaray Manchester maçlarında rakibinden fazla koşmuştu. Galatasaray 115,23 km mesafe katederken Manchester United 112,08 km.’de kalmıştı.

Yine bir Ordu maçında Orduspor 114.7 km , Galatasaray 105.9 km koşmuştu.

Manchester maçı ile Ordu maçlarındaki sonuçlar hepinizin malumu. YANİ ARTIK KOŞMAYAN TAKIMLARIN BAŞARILI OLABİLME ŞANSLARI ÇOK AZALDI.

Diğer bir deyişle de çok koşan takımlar bazı eksiklerini koşarak kapatıyorlar. Bunu da en son Real Madrid maçında yaşadık.

Koşan Galatasaray Real Madrid’e top oynatmadı. Ta ki Eboue’nin her zamanki (TABİR-İ CAİZ İSE) aptalca faul alma numaralarından birini tekrar edene ve Galatasaray’ın hiç beklemediği bir anda Real Madrid karşısında golü yiyene kadar.

İşte o andan sonra koşan, pres yapan Galatasaray gitti, yerine koşmayan, maçı kaybettiğini kabullenmiş bir Galatasaray çıktı ortaya.

Ve koşmayınca hele hele Real Madrid gibi bir takım karşısında koşmayınca işte bu rezil, kahreden tarihi sonuç çıktı ortaya…..

 

Yalnız bir gerçek var ki ortada Galatasaray bu sezon fizik kondisyon olarak geçtiğimiz sezonlardan çok daha kötü durumda….

Üstelik de daha geçen sezon Burak’ın 11 kilometre koşmasını istediği bir hocanın, TERİM’in takımı bu.

Bunun nedeni de bana göre takımın genç, koşan, pres yapan bir takım olması gerekirken takıma Tecrübeli ama yaşlı, genç ama koşmayan, pres yapmayan futbolcuların doldurulmasıdır….

Eskiden bir tek HAGİ koşmazdı takımda. Şimdi bakarsanız koşmayan ve de umursamayan o kadar çok futbolcu var ki takımda.

 

Kimse kusura bakmasın ama Galatasaray’ımızı pek de iyi günler beklemiyor gelecekte.

Hele hele Çiçek, Böcek, Pasta, Çilek, Krema vb. derken Teknik Direktörünün istediği futbolcuları almayan veya alamayan, Futboldan anlamadığı halde bu takımı 2 sezondur şampiyon yapan takımın başındaki Teknik Direktörünü değil de Galatasaray’ı mahkeme kapılarında süründüren (ki başka takımlarda böylelerini kulübe sokmazlar), Galatasaray’ı ebedi dostlarımızın(!!!!!)  diline plesenk eden Bülent Tulun’un görüşlerine itibar eden bir Başkan’ın bu kulübü gelecekte başarılara değil de kendini tek adamlığa götürmek niyetinde olduğunu görüyorum, şahsen ben böyle düşünüyorum…..

Çünkü görüyorum ki transferlerimizin pek çoğu fiyasko ile sonuçlanmaya başladı ki bu anlatılacak gibi, şöyle, böyle bir durum değil yani…..

 

Düşünün bir kez daha ve hafızalarınızda canlandırın.

Bir gerçek var ki bu takıma genelde çok az para vererek transfer ettiğimiz futbolcular daha fazla faydalı oldu son birkaç sezonda…..

TERİM takımın başına geçtiğinde bu takıma bir sol bek gerekiyordu hala gerçekten kaliteli bir sol bek alınmadı….

Sizce TERİM’in bir sol bek istememesi normal midir?

Ya da TERİM ısrarla sol bek alınmasını istemiş de alınmamış mıdır?

Kaldı ki sol bek ihtiyacı herkes tarafından bilinirken gidip de onca paraya Chedjeu ‘nun alınması olacak iş midir, kabul edilebilecek bir transfer midir?.....

Kaldı ki Chedjeu’nun gelişi Defansın dizilişini de bozmuştur. Nadiren sol stoper oynayan Semih, hep sol stoper olarak oynamak zorunda kalmıştır.

 

Takımın futbolcu olarak ihtiyaçları ortada iken, nerelere transfer yapılması herkes tarafından bilinirken ihtiyaçlar giderilmemiş, sadece takıma reklam yüzü olabilecek futbolcular transfer edilmiştir…..

Üstelik o futbolcular değerinin üzerinde bir paraya transfer edilmiştir bence.

Hep söyledim, hep söyleyeceğim ki Arda gibi bir değer bu takımdan uzaklaştırılmıştır. Arkasında durulması gerekirken, moral verilmesi ve sahip çıkılması gerekirken bu takıma gerekli olan bir futbolcu olan Arda kulübün tüccar Başkanı tarafından “DEĞERİNİ BULAN FUTBOLCUYU SATARIM” mantığı çerçevesinde elden çıkarılmıştır…

Evet, eldeki futbolcuların yeri gelince, değerini bulunca satılması gerekmektedir. Doğrusu da budur ama bu her futbolcu için geçerli değildir, olmaması gerekir….

Çünkü bazı futbolcular vardır ki o takımın bir sembolüdür. Hatta kulübün yetkilileri o futbolcuyu ellerinde tutarak, onun değerini arttırarak özellikle öyle futbolcuların sembol olmasını sağlamalıdırlar da….

Kaldı ki değerini bulunca futbolcuları satmak kadar aldığın futbolcuların da gerçek değerinde transfer edilmesini sağlamak da bir başarıdır, profesyonelliktir….

Mesela Arda’yı 12 milyon Euro’ya sattıktan sonra Riera’yı 3.000.000 Euro kulübüne, 3.000.000 Euro’da kendisine verip transfer etmek başarı değildir.

Mesela Ambrabat’ı 8.500.000 Euro transfer etmek, her ikisinden toplam bir Arda kadar verim alamamak demek paraların çar çur edilmesi demektir…..

Elinde Dany gibi bir futbolcu var iken ve sol bek sorunu sırıtırken aynı mevki için Chedjeu gibi bir futbolcuya  6.500.000 Euro bonservis ücreti verip transfer etmek otomobilinde yedek lastiğin varken bir yedek lastik daha almak gibi bir şeydir herhalde…..

Arkadaşlar,

Unutmayalım ki bu takım (Geriyi saymıyorum) Engin, Selçuk, Melo, Emre, Necati ve Umut ile şampiyon oldu.

 

Normal şartlarda bu şampiyon takıma yapılacak her takviyenin Galatasaray’ı çok daha kaliteli bir takım yapması ve rakipleri üzerinde baskı oluşturması gerekirken Galatasaray adeta Veteran takımına dönmeye başlamıştır….

 

Hepimiz Galatasaray’ın mali açıdan rahatladığını, en azından rahatlamaya başladığını düşünürken onca gelir artışına ve Sermaye Arttırımına rağmen Galatasaray’ın borçlarının azalmadığı, bilakis daha da arttığını görmek sizleri bilmiyorum ama beni gerçekten çok üzmekte ve düşündürmektedir…..

Yani bir gerçek var ki Galatasaray’ın özellikle transferlerde hata yapma lüksü hiç yok…

Gerçekten de nokta atışı yapıp takıma katkı sağlayacak futbolcular alınması gerekir. Gerçekten de futboldan, futbolculardan anlayan kişilerin bu transferleri yapması gerekir.

Yöneticilerin isimlerini reklam yapacak transferler değil, Takıma katkı sağlayacak futbolcular alınması gerekir….

 

Bir sezon sonra sistem 6+0+4, ondan sonraki sezon 5+0+3 olarak değişecek ise kulüpteki ilgililerin bunu bilip gereğini yapmaları gerekirken bu işlerden uzak, aklı başka işlerde olanların o kulüpte görev yapmaması gerekir….

Çünkü ya Federayon nezdi,nde girişimde bulunur o 6+0+4 ‘ü değiştirsin ya da kendini o sisteme adapte eder ona göre futbolcular alırsın. Çamura batmış rakiplerine karşı ezik, mahcup olmazsın…..

Unutma(!),

Sana bu sistemi dayatan adam kalktı 6+2+SINIRSIZ kuralını getirten adam….

Ve sen bu adama gerekli cevabı veremiyorsun.

Kusura bakma Ünal Aysal, sen belki ticari olarak pek çok şirketi yönetebilirsin ama artık belli oldu ki sen bir futbol kulübünü yönetemezsin.

Hele ki Galatasaray’ı hiç yönetemezsin……

 

İnşallah hocamız Metin Oktay gibi sevenlerini üzmez.

İnşallah hocamız dediği gibi gitmemekte diretir…..

Çünkü Başkan ve Terim belki pek bir şey kaybetmezler ama Galatasaray çok şey kaybeder.

Kazanan sadece ezeli rakipler, çakma dostlar olur….

 

 

 

Hakan GİRGİN





Yorum Yaz

Yorumları okumak veya yazmak için üye girişi yapmanız gerekmektedir.

Puan Durumu Fikstür
Bizi Takip Edin :
Webaslan Google+ Webaslan Facebook Page Webaslan RSS Webaslan iPad Webaslan Mobil
reklam
Yazarın diğer yazıları
  2014
  2013
  2012
  2011
Son Girilen Makaleler
kabatasli
| 06 Şubat 2024 |
| 01 Şubat 2024 |
| 30 Ocak 2024 |
kabatasli
| 27 Ocak 2024 |
kabatasli
| 11 Ocak 2024 |
En çok yorumlananlar
Blog bulunmuyor...