Tarihi derbilerden birini yaşayacağımız aşikar. Kadıköydeki en büyük handikapımızın inanmak olduğu düşünülürse öncelikle sonuç ne olursa olsun son saniyeye kadar oyun disiplininden kopmadan kazanmaya inanmalıyız.

Rakip takımın kazanma gerekliliğini avantaja dönüştürmek için basit top kayıplarından kaçınmalı ve özellikle defanstan çıkarken uzun topları tercih etmeliyiz.Oyunu uzun toplarla karşıya yıkıp onların çıkışlarında yapacağımız presle top kapıp pozisyon aramalıyız.

Genel olarak hakem hatalarının onların lehine olduğu bir maç izleyeceğimiz için hakem konusunda ayrıca dikkatli olmalıyız.

Alex'e yakın oynamalı Stoch için de maçın başında yapılacak topla karışık sert savunma ile onu yıldırmalı.Sow hafife alınmamalı özellikle duran toplarda dikkat edilmeli.

Kadıköydeki ilk otuz dakikanın önemli olduğu ve rakibin maçın başında bulduğu gollerle morallendiği düşünülürse ilk otuzu son otuz gibi oynamalıyız.Oyunu soğutmalı ve yavaşlatmalıyız.Rakip golü bulamadıkça moralmen gerileyecek, tribünde homurdanmalar başlayacak ve risk aldıkça bize gereken fırsatları verecektir.

Hücum hattının topu üçüncü bölgede tutabilmesi ve kontra yemememiz bizim için anahtar niteliğinde.Bu yüzden her ne kadar Necati iyi olsada ben olsam Baros'a kendini affettirme şansını veririm.Burada belki Necati sırtı dönük Baros'tan daha iyi bir oyuncu ama Baros araya yapacağı koşularla rakibin ağır stoperlerinin başına bela olacaktır.

Birde Baros'a son şans niteliğinde bir yaklaşım onu daha fazla motive edecektir.Riera oyunun son bölümüne saklanmalı ve son dakikalarda yorulan rakip üzerinde soğukkanlılığından faydalanılmalı.

Eğer kağıt üzerinde yazdıklarımı uygularsak sonunda gülen taraf biz oluruz.Tabi ki maçın onuncu dakikasında iki stoperimiz sarı kartlı, olmayan faulleri veren ve penaltı vermek için fırsat kollayan bir hakem olmazsa.Çünkü geçmiş yıllarda hep böyle hakemlere karşı mücadele ettik.Daha geçen sene federasyon başkanının Galatasaray alehine söylediği sözler tapelere yansımışken şimdi şike konusunda onurlu duruşundan dolayı üvey evlat durumuna düşen takımımızın hakem tarafından katledilmesi beni ençok korkutan unsur.

Aslında bu yazıyı yazmamdaki temel sebep hafta boyunca işlenecek temaya bir öneri getirme isteğimdir.TT Arenadaki maçta günlerden GALATASARAY teması benim çok hoşuma gitmişti.Bende bu hafta kendimce ZAMANI GELDİ temasının işlenmesini uygun görüyorum.Tabi ki takdir sizlerin.

Takım olarak bu kadar inanmışken, başımızda İmparator varken eğer bir hakem faciasına kurban gitmezsek;

RUH DER Kİ ZAMANI GELDİ GALATASARAY...

Saygılarımla...