‘Provoke edecekler, dikkat!’ adlı yazımda, rakibin nasıl çıkacağını ve nelere dikkat etmemiz gerektiğini belirtmiştim. İki konuda yanıldığımı söylemeliyim. Kadroda Abdülkadir yerine Olcay çıkar diye düşünmüştüm. Bu konu da yanıldım ikinci olarak ta Rıza hoca Beşiktaş maçındaki hatayı yapmaz demiştim ama yaptı.

İvme Trabzonspor’a geçmişken Okay’ı stopere alarak orta sahayı boşalttı.

Dışında kanatlarının zayıf olduğunu söylemiştim, kanattan her geldiğimizde pozisyon bulduk. Baskı yaparsak sonuca rahat gideriz demiştim. İki golü de baskı ile kazandığımız toplardan attık. Pereira üzerine oynayalım kart görür demiştim o da oldu fakat ne hikmetse hakem göremedi. Neyse merak edenler diğer yazıyı da okuyabilir. Asıl önemli konu şu;

Eğer böyle oynuyorsanız, bu kadar etkili ve efektifseniz maçı ilk yarım saatte bitirmelisiniz.

Düşünün ki rakip ceza sahası içinde kırktan fazla topla buluşmuşsunuz. Ve Trabzonspor gibi takıma karşı bunu başarabiliyorsunuz. Fakat skor 2-1.

Kimse kusura bakmasın ama ilk yarıdaki Gomis’i tanıyamadım. Pas tercihlerini doğru yapsa skor çok daha kolay gelebilirdi. Birkaç pozisyonda bencil davrandı ki bugüne kadar içerdeki tüm Galatasaray maçlarını canlı izlemiş biri olarak konuşuyorum. Daha önce hiç böyle bir davranışı olmamıştı. Hatta genelde vurması gerekenlerde bile pas atardı.

Bu 28 gol olayını falan bence herkes bir yana bıraksın. Bunu sürekli gündemde tutmak Gomis’e dolayısıyla takımımıza zarar verir.

Bir de Mariano’nun sağdan bindirip ortasına takıldım. Hani Gomis’in kafa ile vuramadığı. Yahu Mariano Gomis’in yerden ne kadar etkili olduğunu biliyorsun. Topu Garry gibi yerden oynasa ilk 15 dakikada maç bitmişti. Peki ikinci yarı Gomis nasıldı? Golü bulduktan sonra özellikle tam bir lider gibi oynadı. Gerçekten çok iyiydi. Siyah ve beyaz gibi farklı iki yarıyı bu 28 gol olayına bağlıyorum. O yüzden dile getirmek istedim.

Genel olarak çok iyi oynadığımız ilk yarıda maçı bitirmemiz gerekirken, ikinci yarıya çok kötü başladık. Trabzonspor üstümüze gelmeye başladı, tribünde dostlarla maç gidiyor galiba derken önce Rıza hocanın sonra Okay’ın hatasıyla maçı kazandık. Son dakika golü için bir şey söylemeyeceğim.

Kucka’yı oraya bırakın bin tane şut attırın o şekilde ve oraya vuramaz bu kadar net. Bence nazar boncuğu olsun.

Bireysel olarak sadece sahanın en iyisi Feghouli için birkaç şey yazayım. Saha içinde gerginlikten uzak ve mutluydu. Ki sene başından beri ilk defa onu böyle gördüm. Eğer bu sene şampiyon olacaksak ki olacağız onun payı çok fazla olacak.

Şimdi ise son yazıda özellikle belirttiğim dikkat etmemiz gereken dediğim kısma gelelim. Her renktaş bu kısmı iyi okusun;

Bu sezonki şampiyonluk çok başlı bir ejderhaya karşı verilen savaştır.

Unutmayın, saha içinde ve saha dışında tek bir dostumuz yok. Bu yolda yalnızız. Sadece şu müze yazısında bile yaşadığımız saldırıyı düşünün ki bence hiçbir suç unsuru yok hatta tam yerinde olmuş bir paylaşım. Ne dediğimi çok çok iyi anlayacaksınız. Tüm basın maçı bıraktı bu konuyu konuştu. Birileri tehditler savurdu, birileri hesap soracağız dedi, birileri karaladı, birileri hedef gösterdi.

Sonuç mu? Sonuç çok basit sevgili Galatasaraylılar;

Kenetlenin, inan edin, çünkü başka Galatasaray yok!

Galatasaray’la kalın, sağlıcakla kalın, hoşçakalın…

@verazone (twitter’dan haberleşmek isten renktaşlar ulaşabilir)