Makale Yaz
Bu haberi yazdır
Ve 2. Yarı Başladı
 Oca
19
 2013

Ve sezonun ikinci yarısı başladı. Deplasmanda Kasımpaşa’ya konuk olduk. Ligin ilk yarısında oynadığımız yetersiz futboldan örneklerle dolu bir maçtı. Konsantre olamamış futbolcular, teşhis koymakta sıkıntı yaşayan teknik ekip ve burnu havada yöneticiler. Bu sene zannediyorum ki son 20 yılın en az puanla şampiyonluğu yaşanacak. Bu şu demek oluyor, şampiyonluk altın tepside bir kulübe nasip olacak.

Dün izlediğimiz Galatasaray golü bulana kadar organize, golü bulduktan sonra fazla cömert, golü yedikten sonra ise çaresizdi. Fatih Hoca oyuna öyle etki etti ki kendisine hiç yakışmadı. Maça iyi sayılabilecek şekilde başlayan takımımız golü buldu iyide devam ederken Fatih Terim’in de söylediği gibi Emre Çolak’ın kaçırdığı net pozisyon kırılma anı olunca toparlayamadı. Top döndü ve kalemize gol oldu. Peki, bizim gibi büyük bir takım nasıl bu kadar basit gol yiyebilir? Kalemize gelen her top tehlike oluyor. Öncelikle maçta gördüğüm iyi yanlarımızı yazayım zaten fazla yer tutmaz, kötü yanlarımıza sonra gelsin sıra.

Maça Sabri-Hamit uyumuyla başladık. Takımımızdaki pozisyon bilgisi en üst düzey olan oyuncumuz Hamit harika topsuz oyunla Sabri’ye sürekli boş alan sağladı. Nitekim çok organize, soldan sağa hızlı atılan toplarla net pozisyonlara girdik ve ikinci denemede golü de bulduk. Üçüncü denemede ise Emre’nin lakayitliğinden 2. golden olduk ve atamayana atarlar lafı yine gerçek oldu ve döndü kalemize gol oldu. Kim ne derse desin bu takımın birinci forveti Elmander’dir. O oyunda olunca Galatasaray hücumda oyun kurma ve organize olmada sıkıntı yaşamıyor. Takım rakibin üzerine rahat gidebiliyor. Fakat O olmayınca Umut-Burak ikilisi ilerde top tutamadığından bir türlü organize olamıyoruz.

İkinci yarıya Fatih Terim oyuncu değişiklikleri yaparak başladı ve doğru olan buydu fakat giren oyuncular ve çıkan oyuncular küllüm yanlıştı. Benim bildiğim oyun içinde sürekli top kaybetse de ısrarla sorumluluk almaya çalışan(Hamit) futbolcu maçtan alınmaz, eğer sorumluluk almaktan kaçan ayağına top değmeden(Emre Çolak) 45 dakika sahada kalmış bir futbolcu varsa. Ayrıca Hamit çıkıp Aydın girince o ana kadar takımın en iyi ve belki de tek işleyen yerini öldürdü Fatih Hoca. Çünkü Aydın sürekli çizgide kalıp Sabri’nin hücuma çıkışlarını engelledi.  Sabri’ye hiç alan yaratamadı Aydın, çünkü futbol bilgisi ve pozisyon bilgisi çok düşük. Maçtan alınacak ilk adam Emre Çolak maça girecek ilk adamsa Engin Baytar’dı. Engin belki fizik olarak tam hazır olmayabilir ama Emre’den daha kötü olamazdı. Engin yırtıcı bir oyuncu ve en önemlisi takım içindeki dikine oynayabilen, toplu ve ya topsuz içeriye kat edip rakibin dengesini bozabilen tek oyuncu. Ayrıca sahada ayak basmadık hiçbir yer bırakmayan, takımı ateşleyebilen de bir oyuncu. İkinci oyuncu değişikliğiyle Fatih Terim hakemi beklemeden maçın bitiş düdüğünü çaldı bence. Sahada hiçbir varlık gösteremeyen, markajdan bir türlü kurtulamayan, Emre Çolak ile beraber takımı eksik oynamaya sevk eden Burak Yılmaz nasıl oyunda kaldı da Elmander kenara alındı benim aklım almadı. Maçı bir daha izleyin Hamit çıktıktan sonra sadece bir pozisyonumuz Elmander çıktıktan sonra ise hiç pozisyonumuz yok. Çünkü sorumluluk alacak tek adam Selçuk İnan ama o da hem geride hem ileride nasıl oyun kursun?

Şu ayan beyan ortada, rakiplerimiz bize karşı oynarken oyunu bizim sağ tarafımıza yıkıp sola ters top attıklarında Riera orijinal bek olmadığından sürekli pozisyon yiyoruz. Dedim ya futbolda pozisyon bilgisi çok önemlidir. Dany pozisyon bilgisi düşük bir oyuncu, alan kontrolü zayıf ve yanında da Riera gibi bir oyuncu oynayınca rakiplerimiz orda maden buluyorlar. Dany ve eğer sol bek olarak düşünülüyorsa Riera takımımızda ancak ve ancak ikinci tercih olabilirler. Ayrıca merak ediyorum Aydın Yılmaz’ın Galatasaray macerası ne zaman sona erecek? Senelerdir Konya’ya attığı golün hatrına takımda kalan Aydın, Braga’ya da gol atmış olması turu getirmesi açısından güzelken takımda kalacak olması ise facia. Bu takımın Sneijder’e felan ihtiyacı yok. Bu takımın stoper ve sol beke ihtiyacı var. Ama anlayışla karşılayabiliyorum yönetimin Sneijder de bu kadar ısrarcı olması, sonuçta taraftara şirin gözükecekler. Zaten senelerdir tüm yöneticilerin düştüğü yanılgı burada, eğer bir takım gol bulmakta sıkıntı çekiyorsa ileriye değil geriye transfer yapar. Çünkü savunma hücumculardan hücum ise savunmacılardan başlar. Bakın Real Madrid’e, Barcelona’ya senelerdir önde oynayan oyuncuları aynı, transfer dönemlerinde topu geriden ileriye daha doğru paslarla daha organize daha iyi getirecek oyuncular arıyorlar ve bu doğrultuda yapıyorlar transferleri.

Son olarak Serdar Aziz + Carlinhos veya Andre Dos Santos ikilisinin bonservislerine 10 milyon avro vermek varken sırf şov için taraftara şirin gözükmek için Sneijder’e 7,5 milyon avro vermek yöneticilik başarısı değildir. Ayrıca diğer iki oyunucunun Galatasaray’dan alacakları yıllık maaşlarda sadece Sneijder’in alacağından en az 1 milyon avro düşük olacaktır. Yeter artık şov için Galatasaray’ın parasını sokaklara dökmeyin, senelerce bu taraftar bunun ıstırabını çekti zaten.

Ve Fatih Terim gibi bir teknik direktörün kıymetini bilin. Yöneticilerin abuk sabuk açıklamaları, abuk sabuk transfer harekatları Fatih Terim’i asıl görevini yapmakta sıkıntıya sokuyor, kafasını bunlarla o kadar doluyor ki oyun okuyamıyor, teşhis koyamıyor. Galatasaray’ın şampiyonluktaki tek rakibi yine Galatasaray’dır, ama içerdeki Fatih Terim’e sürekli sorun çıkaran ayağını kaydırmaya çalışanlardır, nokta.

 





Yorum Yaz

Yorumları okumak veya yazmak için üye girişi yapmanız gerekmektedir.

Puan Durumu Fikstür
Bizi Takip Edin :
Webaslan Google+ Webaslan Facebook Page Webaslan RSS Webaslan iPad Webaslan Mobil
reklam
Yazarın diğer yazıları
  2017
 
Ocak (1)
  2013
Son Girilen Makaleler
kabatasli
| 06 Şubat 2024 |
| 01 Şubat 2024 |
| 30 Ocak 2024 |
kabatasli
| 27 Ocak 2024 |
kabatasli
| 11 Ocak 2024 |
En çok yorumlananlar
Blog bulunmuyor...