Kadıköy Zaferi 

Bu tarz peşin yazılar yazmak risklidir, adamı yerin dibine sokacağı gibi bir anda kahraman da olabilirsin. Tabi bizim gibi kendi arasında yazılar yazıp tartışan insanlar için ne o rezil olma riski önemlidir ne de kahraman olma isteği.

Yıllardır kaybediyoruz zaten, en iyi oynadığımız dönemde de yenildik, kötü oynadığımız dönemlerde de berabere kaldık. Orada oyuncuların gereksiz yere heyecan yapması ve teknik adamların işleyen sistemlerini bile hep Kadıköy arefesinde değiştirmek istemesi ve seyircinin hakem baskısı gibi teknik konuların üstüne bir de  şans faktörünün yanımızda olmaması (Baros’un uzatmalarda direkten dönen topunu unutamıyorum mesela) nedeniyle maçlardan hiç üstün ayrılamadık. Her sene bu sene diyoruz  belki bir ümitle ama o seneyi hiç yakalayamadık, kaç sene oldu çok umrumuzda da değil (17 olmuş eyvahh).

Galatasaray seneye iyi başladı deniliyor ya, aslında fikstür avantajını çok iyi kullandı (mı acaba). Zaten yenmesi gereken hiçbir takımı da yenemedi, Beşiktaş beraberliği 2-0ken 2-2 olsa bile başarı kabul edilebilir ama sahanda yenmen gereken Trabzonspor’u (ki bizden 3 puan almamış olsaydı küme düşme hattındaydı) ve Başakşehir’i yenemiyorsan şampiyonluk hayali de kurmayacaksın (6 puan fark). GS iyi denildiği zamanda da kötü oynuyordu ama Muslera’nın olağanüstü performansı ve Bruma ile Eren’in katkıları ile zirveden kopmadık ama bundan sonrası tam bir kaos. Bu futbolla üst seviye takımlardan puan almak çok zor. Övünmeyeceğim ama geçen sene Denizli gelince 5. olsak bile iyi demiştim ama biz 6. olduk. Yine söylüyorum bu halimizle en iyi 4. oluruz.

Riekerink tam da hakedene forma çizgisinden çıktıktan sonra bu zorlu fikstürün başlaması işin tuzu biberi oldu. Takım maalesef Hollanda çiftliğine döndü, bu saatten sonra kimse takımda Sneijder’in hem de bu sene yokları oynayan ama arkadaşlarını şımarık çocuklar gibi şikayet eden Sneijder’in takıma zararlı etkisini göz ardı edemez (Fener maçının sahte kahramanı), takımdaki 11de onun etkisi olmadığına kimseyi inandıramaz. Dikkat edin transfer edilecek oyuncuların haberleri bile hep Hollanda’dan. Teknik adam gidiyor güya yerine Inter’den kovulan ve hiçbir başarısı olmayan Frank De Bour geliyor haberi bile düştüğümüz durumun vahametini gösteriyor.

Hollanda ekolü belli ki başarılı olmayacak yine de deneyelim ama kimseye hakkettiğinden fazla değeri vermeyelim. GS değeri herkesten üstündür ve takıma katkı sağlayanın kimliği, yeri yurdu ne olursa olsun yanında duralım. Taraftarlık medya üzerinden yürütüldüğü için yabancılar iyi, yerliler kötü sendromunun bitmesi lazım. Gsda şu anda yukarıda isimini zikrettiğim Muslera, Eren, Bruma dışında Fenerbahçe ve Beşiktaş’ta ilk 11de başlayacak adam yok maalesef. Bir de yem olarak taraftar önüne atılan Yasin’in bu seneki performansını da beğeniyorum (o bile kurulacak yeni kadroda yedek oyuncu olmalıydı). Gelen oyunculardan Eren dışında sadece Tolga tutunabildi takıma çünkü bu kötü kadroda Tolga banko oynar gerçekten.

Riekerink’in stajer kulübü biz olalım eyvallah ama O elindeki şampiyon olmaya belki yetmeyecek kadroyu en azından diğer 15-16 takıma karşı bariz bir üstünlük ile yönetemezse başarısız demektir. Sistem takımı olabilseydik elimizdeki kadro ile de liderlik işten bile değildi ama maalesef bireysel yeteneklere umut bağlamış, taraftar gücü ile giden bir takımız.

Haftasonu oynanacak Fener derbisi kazanıldığı takdirde ki kazanacağımızı düşünüyorum Riekerink’in kalması adına biraz daha süre demektir bu ama kaybedildiğinde normal bile olsa artık Riekerink dönemi 3 vakte kadar bitmiş demektir.

GS Feneri bu sene yenecek inşallah. Hiç bu kadar favori olmadan gittiğimiz olmamıştı belki de, Fener tam iyi dönemine girmişken ve biz de gerileme dönemindeyken elde edeceğimiz bu skor onların seviyesiz esprilerine bir son verecek.

Sakın ola ki bu galibiyetten sonra herşey düzeldi aslan Sneijder, kaplan Podolski demeyin. Çünkü biz o numaraları hep yiyoruz. Hiç unutmam bir dönem Semih’i Manchester United’e göndermiştik ama şimdi göndersek yerli kulüplere üstüne para veririz. Teknik adam başarı olarak da görmeyin. Prandelli bile berabere kalmıştı unutmayın.

Güzelleştirmek için eleştirelim, teşvik için takdir edelim ama GS değeri herkesten üstündür unutmayalım. Galibiyetimiz hayırlı olsun.