Yeni sezon baslamadan once Super Kupa Finali oynandi. O macta taraftarimizin yaptiklari sonucu, sezonun ikinci maci Eskisehir'e karsi seyircisiz oynadi Galatasaray'imiz. Ilk hafta Bursa galibiyeti sonrasi, hedefte Eskisehir galibiyeti vardi. Nitekim mac berabere sonuclandi. Aradan bir kac gun sonra Anderlecht ile maca hazirlandi Galatasaray'imiz. Medya dahil, taraftarlar bu maci kesin Galatasaray kazanacak diye HAYAL kurdular. Artik acemilik mi desem yoksa heyecandan midir, Sampiyonlar Liginde hic bir takim kucumsenemez. Ama gel gor ki, medya dahil herkes emindiler maci Galatasaray kazanacak diye. Degerli amigomuz Alpasan Dikmen vefaatindan sonra, taraftarimiz yolunu sasrimistir. Basari gelince nedense hep takimin arkasinda durdular. Is kotu gidince insanimiz maalesef kufur iceren tezahuratlarda bulundular. Bu ister istemez oyuncuyu etkiler cunku kendi evinde oyunuyorsun. Gelelim Fatih Terim'e. Oncelikle 2nci Fatih Terim doneminde sayin Ozhan Baskan Lucescuyu gonderip ne kadar buyuk bir hata yapmisti. Fatih hoca basarisiz oldugunda bile taraftarimiz elestirmisti. O gunden bu gune demek ki degisen birseyin olmadigini goruyoruz. Suan Milli takimin durumu ortada. Baskanimiz Unal Aysal avrupali vizyonunu ve sistemini Turkiye'ye yerlestirmek istedi ama etrafinda ki insanlar buna engel oldular. Gelisim olmasin ve ayni yerde kalalim zihniyeti var Turkiye'de. Futbol takiminda istiyoruz ki eski 2000 ruhu geri donsun diye; simdi ben de soruyorum sizlere: Eski 2000 den sonra ki taraftar ruhunu istiyorum? Gerceklesir mi, SANMIYORUM!