Dün takke düştü kel göründü. Türkiye Süper Liginin sadece mücadaleye dayalı ve düşük tempolu maçların oynandığı bir lig olduğu gerçeği ortaya çıktı. Ligimizin lideri ve en iyi kadrosuna sahip takımımızın Almanya 8.incisi Sahalke karşısındaki oyunu bizim acı gerçeklerle yüzleşmemizi sağladı.

Kadro tercihleri ne kadar eleştirilsede açık olan takımın çok ağır oyaması, dikine ve hızlı oynamak yerine sürekli geri ve yana oynaması bizi kendi sahamızda mahkum etti.

Sahalke kendi liginde üst düzey en az 8 maç oynuyor. Bayern-Dortmund-Werder-Studgart gibi iyi ve sistemli takımlarla oynamay alışık bir takım. Bizim ligimizde ise derbi maçlar bile malesef çok vasat ve kalitesiz geçiyor. Galatasarayın ligde üst düzey bir maç oyanadğını ben hatırlamıyorum. Bu alışkanlıktan dolayı dün sürekli geri ve yan pas oyanayarak rakibin ekmeğine yağ sürdük. Shalke 3 psla kalemize gelirken, biz 20 geri ve yan pas yaptık fakat yine kaptırdğımız toplarla sürekli pozisyon verdik.

Hangi oyuncu oynarsa oynasın bir sistemimiz olmadığı, kalitesiz bir ligde oynadığımız için, dikine hızlı oynamak yerine sürekli geri ve yana oynma alışkanlığımız olduğu için Avrupa daki üst düzey liglerde oyanayan takımları yenmemiz çok zor olduğu dün ortaya çıktı arkadaşlar.

Bir sitem de hocamıza; hızlı ve isabetli orta yapan Ebue yerine Sabri ile başlamak, Sniejderi solda oynatmak, geldiği günden beri katkı yapmayan Hamite bu kadar tahammül etmek neden?