Mersin maçının ardından -nasıl olacaksa- iyi günler.

Bir taraftar olarak, FFP ( finansal fair play ) standartları gerekçe gösterilerek GS takımının bu kadar desteksiz bırakılmasını anlayamıyorum. Son 4 yılın 3'ünde şampiyon olmuş, kombine satışları rakiplerine fark atmış, forma satışında diğerlerinin toplamı kadar satış gerçekleştirmiş bir takımın finansal sıkıntısı var ; ama hiçbir saha başarısı gösterememiş, stadı bile olmayan diğer rakiplerinin yok, öyle mi ?

Taraftar FB nin yaptığı flaş transferler altında ezilmiştir. Bizim sıkıntımız var ise, Avrupa'da 2 senedir top oynayamayan kulüp nasıl sıkıntıda olmuyor ? Nasıl hala ( esmesen de gürle ) mantığıyla ve sahayı boş bulup "istesem İbra'yı da alırım, Sneijder'i de" diyebiliyor ?

Bunun sebebinin bir kısmı eğer FB ye finansal destek veren işadamları ise, yuh olsun her şampiyonlukta suadada kadehler kaldıran, boynuna bayrak asıp TV lere poz veren kodamanlara. GS li iş adamları dernekleri nerede ? Balolar düzenleyip şampiyonluk kutlamaktan başka ne iş yaparlar bu kulüp için ?

Takım ve taraftar, rakiplerin flaş transferleri altında ezilmiştir. Ben bir taraftar olarak bunu hissediyorum ve bu başarılı takım ile bu cefakar taraftara bunu yapmaya kimsenin hakkı yoktur. Acilen GS li olduğuyla övünen iş adamları (!) ellerini ceplerine sokmalıdırlar. FB için fedakarlık yapan zenginlerden biraz taraftarlık öğrenmelidirler. Merak etmesinler, bu taraftar her şeyi görür ve herkesin hakkını verir.

Şimdi takıma finansal desteğin 1'e 1000 getirme zamanı. Yazıklar olsun ki, CL'de çekilen nispeten güzel kura eğer bu kısır tartışmalar yüzünden değerlendirilemez ve ıskartalar için koka kolasına düzenlenen uefa ligine düşersek.

Mersin maçında taraftar yoktu tribünde. Yağmurdan zannetmeyin, bu taraftar karda kışta bu takımı desteklemeye gelmiş taraftardır. İzleyecek , heyecan verecek oyuncu olmadığından gelmedi kimse.

Para sahipleri, zamanı geldi, bizleri Ülkerin altında ezdirmeyin.

Saygılar ,