Olaya şurdan bakmak lazım..2011 yılında Terim Florya'nın anahtarını eline aldığında takım dibe vurmuştu, oyuncular ruhsuzdu,taraftarsa takımı boykot ediyordu..Terim ve yeni yönetimin elele vermesi ile bu görüntü tersine dönmüş başarıya aç,tüm kupalara talip bir misyon edinmiş görev aşkıyla oynayan bir takım kurulmuştu..

Bu resim 2 sene sürdü nihayetinde yönetimdeki çatlak sesler ve Terim'in Başkanla iletişim kopukluğu ve Tff'den gelen hocalık teklifi takımın yeni bir hoca profiline ihtiyacı olduğunun en önemli göstergesiydi..

Burada bir tırnak açmak istiyorum G.Saray'ın belkide en büyük düşmanı yine G.Saray'dır bunu görsel ve yazılı basından edindiğimiz son 2 aydır bastırılamayan sorunları kastederek söylüyorum oysa ki kol kırılır yen içinde kalır felsefemiz sadece bir sözden ibaretmiş..

Arkasından gelen Mancini değişikliği ve Juventus maçı ile sergilenen umut verici oyun hemen arkasından Akhisar Belediye maçı ise cesur oyun anlayışımızla bağdaşmayan tutuk ve defansa mahkum bir şablondu.Umuyorum Mancini bu köklü kulübün sadece bir elemanı olarak kalmaz burda önemli bir misyon amaçlar ve ona göre bir sistem ortaya çıkartır..

Transferde ise son 1 aydır bilgi kirliliği mevcut nihayetinde bu takım 2 senedir iyi işler çıkarttı bu iskelet kadroyu bozup ihtiyacımız olmayan isimler takviye etmek sadece günü kurtarmaya dönük hamleler olur ve uzun vadede camiayı parasal anlamda borca sokar umarım bundada bir planlama olur.

.Sayın Ünal Aysal elbette 2 senelik süreçte sportif anlamda ve amatör şubelerde iyi ve başarılı işler çıkardı ekonomik anlamdada gelirlerimiz arttı ancak Mancini'ye duyulan güven umarım lafta kalmaz ve istikrarlı bir yönetim desteği koyulur ortaya..Bu taraftarın tek beklentisi Terim'den sonra burkulan yüreklerin yeni başarılarla tekrar sevindirilmesi..