Herkese iyi günler,

Önümüzde kendimizi kanıtlamamız gereken bir maç var. M.United dünyanın sayılı kulüplerinden birisi. Biz Galatasaray olarak, o sayılı kulüpler arasına girmek istiyorsak, M.United gibi takımlarla başabaş mücadele etmeliyiz.

Yorumcuları dinlediğiniz zaman söyledikleri şeyler hep aynı. "Galatasaray Türkiye liginde iş yapar ancak avrupada bir şey yapamaz." Arkadaşım nereden biliyorsun. Kendi takımını bu kadar küçük görür, karşındakini de yere göğe sığdıramazsan kendi oyuncunu da etkilersin. Demiyorum ki "M.United da kimmiş, ezer geçersiniz" gibisinden yorumlar yapın. Medyanın bir ortası yoktur arkadaş. Çok iyi oynarsın "Barcelona da kimmiş" derler. Kötü oynarsın "Çemişgezekspor'dan bile puan alamaz" derler. 

Neden, çünkü gerçekleri söylemek prim yaptırmaz. Uçları yazacaksın ki prim yapasın, aranılan yazar olasın. 

Arkadaşım bu maçı biz alabiliriz. Hem de bileğimizin hakkıyla, çapışarak alırız. 

Kendi sahamıza kapanıp da, şans golü ile yenmeyi beklemeyiz bazıları gibi. 

Fatih hocam her zaman en iyisini bilir tabiki, ancak 4-2-3-1 oynayarak rakibin ilk yarım saatlik baskısını kırdıktan sonra, ikinci yarıya 4-1-3-2 olarak çıkabiliriz.

Eboue-Semih-Cris-Balta

Melo-Dany (çift ön libero)

Amrabat(sağ)-Selçuk-Emre(sol)

Umut

Bu taktikten, Dany'i çıkarıp Burak veya Elmander'i alarak ikinci yarı baskımızı arttırabiliriz.

Fatih Terim'dir bize bu tarz takımları yenebileceğimizi öğreten.

ve yine Fatih Terim'dir, benim ikinci yarıda çift forvete dönün ve maçı alın dememe sebep. 

En iyi savunmanın hücum olduğu öğretmiştir tüm Türkiye'ye. 

Biz bu hücumu yaparız arkadaş.

Biz bu takımı yeneriz...