100. yılda yüz karası

 

Yeni yılın ilk resmi sınavı, özellikle 100 yaşına basan Galatasaray adına, skordan ziyade çok sayıda bazı taraftarın Petre'ye küfretmesiyle yaratılan utanç ortamıyla kayıtlara geçti. Takımın kıl payı farkla önde, turu koparmaya saniye be saniye koşar, rakip üst üste atak yapıp fedakâr Mondy'nin eldivenlerine takılırken sahada senin renklerin için ter döken oyuncuna hakaretler yağdırmak, 'Çık dışarı' diyerek yuhalamanın gerçek taraftarlıkla nasıl bir ilgisi olabilir ki! Salt genç Rumen mi kötüydü İzmit İsmetpaşa'da Bursa karşısında.

Bence Mondragon başta olmak üzere, Takoz hariç, savunmanın dışında kalanların alayı döküldü. Çok şık kafa golüyle turu kapan Kral da dahil...

Petre, ön libero oyuncusu değil. Kabul ama o mevkide görev almasını patronu Hagi istedi. Aslına bakılırsa ilk yarıda çok koşan Petre, iki kez uzak şutla Serdar'ın kalesinde panik bile yarattı. Son 20 dakikada Aslan, yuvasını savunmak için canını dişine takmış debelenirken, ekibin yumuşak karnı sayılan 'en zayıf halkası' orta alanda didinen oyuncuna küfretmek, takımı resmen bir kişi eksiltmek demektir.. 'Bu forma kutsaldır, herkes giyemez. Ümit Karan buraya, yumruk havaya' diye yırtınanlar, hiç utanmadan o 'kutsal forma'yı terleten oyuncularına hep bir ağızdan dakikalarca küfrediyor. Aynı utanç verici dudakların birkaç ay öncesine kadar küfrettikleri Ümit'i şimdi tribün ilahı ilan etmeleri, bu oyuncuya besledikleri hayranlıktan kaynaklanıyor değil.

Petre'ye yapılan hakaretlerin, istemedikleri bu oyuncuya değil başta Hagi olmak üzere yönetime gittiği pek aşikâr da sonunda bu utanç Sarı-Kırmızılı formanın üstüne düşen, temizlenemez bir leke olmuyor mu! Hagi'nin Petre tutkusunun Rumen vatandaşları olmalarından kaynaklandığını söylemek muammanın basit çözümü. Takımına ön liberoda daha yararlı olduğu konusunda ortak karara varılan Saidou'nun gözden çıkarılması ve ardından Conceiçao'nun sakatlığı sonucunda Hagi, kendi bildiğini okuyup vatandaşını bu mevkiye sürdü. Oysa eleman maç kabiliyetini yitirmişti. İstikrarsızlık abidesi Volkan'ın yamacında konuşlanmasıyla oluşan bu en önemli bölgenin aksaklığı, önümüzdeki cuma oynanacak Konya sınavı öncesinde takkeyi öne koyup derin derin düşünmenin gerektiğini gösterdi.

Galatasaray'ın şampiyonluğunu gören ilk yabancı oyuncu Çeloviç, 1968-69'da ex-Yugolar'dan teknik patron Toma Kaleperoviç'in yurttaşıydı. Daha sonra Herr Derwall döneminde forma giyen Simoviç, Mirsad ve Prekazi de Tito'nun memleketindendi. Alman Karlheinz Feldkamp, vatandaşlarına kıyak yaparken Stumpf, Falco ve Gütschow'un yanına Boşnak Boliç'i monte ederek şampiyonluğu kucakladı. Yabancı sayısı da bu arada dörde çıktı. Bir başka Germen, Rainer Hollman, vatandaşları Stumpf ve Falco'nun yamacına Cim Bom'un ilk İsveçlisi Ljung'u yerleştirdi. Sarı-Kırmızılıların şampilyonluklarında Rumen dönemi Fatih Terim'le başladı. 1996-97'deki ilk sezonunda Hagi, Filipescu ve Ilie'nin yanına ertesi mevsim Popescu'nun yanı sıra Lutu da eklendi. Sonra bu kalabalık Hagi-Popescu-Filipescu üçlemesine indirgendi. Fatih hocanın şampiyonluk dörtlemesinin sonuncusunda Taffarel, Capone ve Marcio ile Cim Bom'da 'Latinolar' modası sahaya yansıdı.

Terim'in ardından Aslan'ın ilk şampiyon Rumen hocası Lucescu, dünya kadar gol atmasına rağmen bir türlü takım oyununu beceremeyen Brezilyalı Jardel'le başladı. Ertesi mevsim 2001-2002'de kaleye Mondragon geçerken, Capone, Victoria, Fleurquin ve Batista gibi Latinolar'ın yanına ateşli Korsikalı Perez'le Cim Bom'un son şampiyonluğu geldi. 2002'de 'Emparatore'nin geri dönmesiyle Galatasaray içinden çıkılmaz bir 'yabancı kontenjanı' dolambacına saplandı. Terim, önce şampiyon takımdaki tüm 'yabancı unsurları' temizledi. Ardından Felipe, Pinto, Christian, Almaguer, Muhammed Sarr'la başlayıp Revivo, Xavier ve Ali Lukunku'ya devam ederek Frank De Boer, Prates, Tamas, Petre ve Bratu'yla noktalanan 'yabancı krampon' enflasyonunun olumsuz etkileri günümüze dek süregeldi.

Kasanın tamtakır olmasına rağmen hâlâ yabancı arayışının devam etmesi de bir başka önünü görememe sendromu... 26 Şubat'ta yapılacak olağan genel kurulda bu dosyaların masaya yatırılıp gerçekçi operasyonel çözümler getirilmesi şart.

Cengiz Alpman / Radikal



Webaslan mobil uygulamasıyla spor haberlerine herkesten önce ulaşmak için tıklayın
Puan Durumu Fikstür
Bizi Takip Edin :
Webaslan Google+ Webaslan Facebook Page Webaslan RSS Webaslan iPad Webaslan Mobil
En çok okunan haberler