Genel kurul toplantısında Yıldırım Demirören çıkıp Galatasarayımıza hakaret ederken üzülerek görüyorum ki bir Galatasaraylı yönetici çıkıp Şanlı takımımızı savunmuyor.Aslında bakarsanız yıllardır birileri çamur atıyor ama kimseden ses seda çıkmıyor.Lütfen birileri şunları sorsun, söylesin. Ben bir Galatasaray taraftarı olarak insanların tartmadan düşünmeden Şanlı Galatasarayıma dil uzatmalarını içime sindiremiyorum.

Ben 8-0 lık maçı canlı izledim. Yanılmıyorsam bir 30 mayıs günüydü ve Ankara'nın kavurucu sıcağında saatler öncesinden 19 Mayıs Stadın'daki yerimi almıştım. O şampiyonluğu orda canlı yaşadım ve o şampiyonluk, en az, bugün Galatasaray'a laf atan takımların aldığı her şampiyonluk kadar helaldir. O sezonu çok iyi hatırlıyorum. Okan Buruk' un sahne aldığı, Hakan Şükür'ün Galatasaray kariyerine başladığı, Falco'lu, Stumpf'lu kadro...TSYD kupasında Beşiktaş'ı 3-2 yenerek başladık sezona...İnönü'de 3-1 ile geçerken Beşiktaş'ın 48 maçlık yenilmezlik serisine de son veriyorduk. Türkiye Kupası'nda da finalde geçtik Beşiktaş'ı...Ve son olarak Cumhurbaşkanlığı kupasında ezdik geçtik...

8-0 normal bir skor değil doğrudur. Ancak o maçtan haftalar önce, o sezon darmadağın ettiğimiz Beşiktaş'ın, Ankara'da aynı Ankaragücü'ne 6 gol atıp averajını düzelttiğini de göz önüne alırsak 8-0 şaşırtıcı bir skor olmasa gerek....Acaba 6 gollü bu maçı da incelemeye almamız gerekir? Bir de şu var...10 kişi kalıp, Kadıköyde 4 attığımız Yıldırım Demirören'in "Fenerbahçesi" de aynı Ankaragücü'ne Ankara'da 4 gol atmıştır aynı sezon...

Geçenlerde internette gezinirken, İhsan Kalkavan'ın 8-0 lık maçla ilgili ileri geri konuşmasına rasgeldim. Ve çok güldüm kendi kendime...O İhsan Kalkavan ki ligin bitmesine bir hafta kala televizyon kanallarında çıkıp, "teşvik primi suç değildir. Ankaragücü, Galatasaray'a çelme takarsa ben para  veririm  demiştir. Bir Allah'ın kulu da çıkıp bu lafları hatırlatmadı bu insanlara....

Galatasaray'ın 1993 deki şampiyonluğu, en az Beşiktaş'ın 2003 şampiyonluğu kadar helaldir. 2003 deki şampiyonluğu da sorgulayalım bence. Araştıralım...Bana sorarsanız biz de o sene "şerefli ikinci olduk"...

Bir de aklıma gelmişken bir olay daha anlatmak istiyorum. Yanılmıyorsam sene 1998 di. Hasan Şaş, rahatsızlığından dolayı bir antibiyotik içiyor ve bu ilaçta doping maddesi olduğu için 6 ay ceza alıyor. Yani bir ihmalkarlık... Mikrofonlar dönemin Fenerbahçe'li bir yöneticisine uzatılıyor, "Ne düşünüyor sunuz?" Cevap ise kendilerine yakışan bir şekilde geliyor..."Biz şerefli bir kulübüz, öyle dopingle mopingle işimiz olmaz..." Şanlı Galatasaray'ın şerefine laf edenler, bugün şereflerini ispatla mükelleftirler...Allah'ın sopası yoktur!

Galatasaray bu ülkenin en büyük takımıdır. Hadi onlar ezilmişliklerini bu şekilde çamur atarak çıkarmaya çalışıyorlar. Peki neden bizim medyamız, yöneticilerimiz  şanlı Galatasaray'a atılan bu çamurların hesabını sormuyor ya da cevabını vermiyor? Doğrusu içime sindiremiyorum...