(Arif Erdem ve İlker Yağcıoğlu'ndan Ve son olarak ta benden bir miktar Burak Yorumu)

-------------------------

Arif Erdem:

TARAFTAR YUHALAYACAK DİYE TOPA VURMUYORSAN...

Burak Yılmaz'ın "Anderlecht maçında şut çekmekten korktum, küfür yerim diye, o nedenle pas verdim" açıklamasını son derece talihsiz bir açıklama olarak değerlendiren Erdem, "Sonuçta futbolcu öz güveninizi kaybederseniz, o sahada durmanın anlamı yok.

Sonuçta futbolcuysanız taraftar bağıracak diye düşünüyorsan sen orada olmamalısın. Sen gol attırmak, gol atmak için varsın. Taraftar ister ıslıklar, ister alkışlar. O, taraftarın bileceği bir iş. Orada topun hakimi kim, sensin. Taraftar gelip vurmayacak ya da pas atmayacak ki. Sen bu konuda karar veremiyorsan orada durmanın anlamı yok.

Galatasaray'da temel problem bu. Öz güven sorunu var. Sorumluluk almaktan kaçıyorlar. Taraftar ıslıklayacakmış, yuhalayacakmış. Bırakın bunları. Siz işinizi yapın. Taraftar hiç bir zaman yüreğini koyan, takımı için her şeyini veren futbolcuyu hiç bir zaman yuhalamaz.

Ama taraftar da bir şeylerin farkında ki bunlar oluyor. Sen formanın hakkını verebilirsen, taraftar seni yuhalamaz. Sen formanın hakkını veremiyorsan, sen gol de atsan o taraftar seni yuhalar. Galatasaray taraftarı böyledir. Sen formanın hakkını veriyorsan, dümdüz çıkarsın. Merak etme. Sen hakkını veremiyorsan, gol kralı da olsan taraftar seni ıslıklar.

-----------------------------

İlker Yağcıoğlu:

Burak Yılmaz böyle devam ederse bundan sonra kulübede oturacakmış gibi gözüküyor. Bunun sorumlusu da Burak'ın kendisi. Çünkü kendini hiç geliştirmeye çalışmadı. Sadece defans arkasına koşu yapan, boş alan bulduğunda etkili olabilen oyuncu görünümünden kurtulamadı.

Bir santrfor düşünün koskoca 45 dakikada sadece birkaç kez topla buluşabiliyor. Oyunun içinde hiç yok. Ne top saklayabiliyor. Ne 2'ye 1 yapabiliyor. Ne de dripling... Böyle bir oyuncuya hiçbir teknik adam uzun süre tahammül edemez. Burak ya değişecek ya da kulübede oturmaya kendini alıştıracak.

------------------------------

Burası da benden:

Balıkesirspor'la oynanan karşılaşmanın ilk yarısında 20-30 dakikada 5 kez ofsayta yakalanan, Daha 3. dakikada yandan asist olaran ayağına gelen topa bile vurmayı beceremeyen Burak gibi bir forvetimiz olduğu için bir Galatasaraylı olarak özellikle Şampiyollar Ligi maçlarında tüm dünyanın izlediği berbat oyunumuzdan utanıyorum. Ve bu 2 senedir böyle.

Forvet sorunu çözülmedikçe takım skor üretemez. Takım skor üretemedikçe kazanamaz. Takım kazanmadıkça gruplaşma da olur huzursuzluk ta olur kavga da olur.

Yok ben sisteme uymasa da Buraktan vazgeçmem illa oynatırım diyorsa Sinyor Prandelli, sıra, başarısız olup gönderilen TD'ler gibi kendisine de tez zamanda gelecektir. O yuhalamalar ve ıslıklar neden oluyor hiç mi düşünemedi.

2011-2012 yılında gelen şampiyonluk ve güzel baskılı oyun ile Yükselişe geçen Aysal imparatorluğu, oyun sistemimize bir türlü uyamayan Burak'ın alınması ile takımda çarkların ve oyun sisteminin bozulmasıyla  o günden bugüne kadar çöküşe geçti ve Son iki maçta da dibe vurdu. Bu kafayla devam edilirse sırada toptan çöküş var.

Çözüm belli, Anlayana...