Makale Yaz
emremnq
Bu haberi yazdır
Cluj Analizi (Avrupa'da Kırılma Noktası)
 Kas
07
 2012

Bu akşam saat 21:45'i gösterdiğinde Galatasaray'ımız Avrupa'daki kritik bir sınava çıkacak. 

Bundan önceki 3 maçtada aslında oyun olarak rakiplerimizden üstün olsakta istediğimiz skoru alamadık. Ya penaltımız verilmedi ya toplarımız direkten döndü ya da doğanın yağmur mesaisine takıldık. Şampiyonlar ligi gibi başarı sermayesinin skorlar üstüne olan bir platformda, istersen 90 dakika tek kale maç oyna gol atamadıktan sonra istediğiniz skoru elde etmek çok güç oluyor. Bu platformun en önemli formülü ise ''Ne yaparsan yap yenilme..''. Özellikle kendi evinde oynadığın maçlarda kalen senin mahremin oluyor. Bu yüzden rakip takımı elinden geldiğinde kalenden uzak tutmalısınız..

 

Şimdi, biz 3 maçta neleri beceremiyoruz?  

 

Manchester maçıyla başlanan bu süreçte Avrupa'daki spor basınında da oynadığımız oyundan övgüyle söz ettirerek başladık. Maçın 2. dakikasında verilmeyen net bir penaltı ve 3 direkten dönen top...Son dakikalarda ise Manchester'ın 10 kişiyle savunma yapması...Bundan yana sıkıntımız yoktu. Hakem olgusu ve tamamen şanssızlığın göz önünde olduğu bir maçtı.

Gelelim sonraki 2 maça...Sonraki 2 maç evimizde, 5 sezondan beri bu Avrupa'nın en prestijli arenasını özlemiş taraftarlar önünde oynanacaktı. Oyundan daha çok skorun önemli olduğu bir sistemin olduğunu söyledik. Özellikle deplasman maçlarına çıkarken rahat olabilmek için, her şeyden önemlisi haneye puanlar yazdırmak için evdeki maçların büyük önemi var.

Biz evimizdeki son 2 maçta Braga ve Cluj maçlarında bu avantajları aleyhimize çevirdik. Savunmadaki zaaf ve kolay gol yeme alışkanlıkları bizim bağışıklık sistemimizi çökerten mikroplardan başka bir şey değildi. Oyun olarak sorun yok ama yediğinden bir fazlasını atamazsan veya en az berabere kalamazsan hem puan açısından, hem deplasman maçları açısından hemde bütün maçların sonucunda ortaya çıkacak eşitlik durumunda ikili averaj adına sorunlar yaratabilir.

Kısacası biz bu ilk 3 maçta bu platformun kalıplaşmış kuralı olan ''puan kaybetme'' metodunu başarılı bir şekilde gerçekleştiremedik.

Bugün Fatih Hoca'nın yine hücuma yönelik bir kadro çıkaracağı konusunda herkes şüpheli. Bence oyun mantalitemizden kesinlikle ödün vermemeliyiz. Çünkü ne olursa olsun oyunumuzu rakip sahaya yıktığımız bir gerçek. Yapmamız gereken şey senelerdir Avrupa takımlarının bizim üzerimizde kolayca gerçekleştirdiği ''yakaladın mı atmak'' kuralını uygulamaktır. Ve aynı zamanda son iki maçta başaramadığımız kolay gol yeme alışkanlığından vazgeçmemiz gerekir.

Gelelim çok tartışılan defans kurgumuza. Açıkçası söylemek gerekirse Ujfalusi'yi bu kadar arayacağımızı sanmıyordum..Belkide kimse sanmıyordu. Yerine gelen Chris de tabii ki tecrübeli. Son anlarda yaptığı kritik müdahalelerle  bunu gösterdi. Bence Semih yerine bugün yine Chris olmalı. Dany hızlı, çabuk. Ama o topu ayağında biraz daha az tutarsa daha iyi olur. Sağda tartışmasız Eboue. Sol taraf ise yukarı tükürsen bıyık aşağı tükürsen sakal. Hakan Balta tamam belki süper ligte sırıtmıyor o kadar ama Şampiyonlar Ligi için kesinlikle yetersiz. Hızlı değil, bindirmelere çıkmıyor..Eee o halde yapman gereken tek şey defans ama onu da yapamıyorsan sen ne işe yararsın? Gelelim Riera'ya..Bana Hakan Balta mı yoksa Riera mı diye sorsanız bin kere Riera derim. Defansif anlamda sağlam olduğunu söyleyemem ama en azından bindirmelere gelip sol tarafa yardım ediyor. Yine de yeterli değil ama madem elde olan bunlar (Çağlar'ı saymıyorum bile) kötünün iyisi olan Riera. Bu arada bu konuya da bir dip not düşelim kesinlikle bir sol bek alınması gerekiyor.

Orta saha kurgusu iki çift yönlü libero olan Yekta ve Selçuk , sol kanat  Amrabat sağ kanat Hamit.. Melo'nun kart cezalısı olabileceğine hiç bu kadar sevinebileceğim aklımın ucundan geçmezdi. Bazılarının eksikliği bazılırına piyango olabiliyor. Yekta Melo'nun yokluğunu aratmadı. Zaten bu sene Melo varken yok! Ne savunma yapabiliyor ne hücum. Böyle olunca Selçuk'ta o bölgede baya sıkıntı çekiyor bir vakit sonra orta saha düşüyor. Yekta'nın bu yüzden bu maçta büyük bir katkısı olacağını düşünüyorum. Yekta'nın gerçekten kumaşı kaliteli ne kadar deneyim eksikliğide olsa bu maçı kaldıracak potansiyel onun kalitesinde mevcut. Onun sayesinde Selçuk daha fazla hücum bölgesinde oynayabilir. Amrabat ise geçtiğimiz Cluj maçında bence maçın adamıdır. Gerçekten Cluj'un solunu yaptığı çalım ve ortalarıyla oyundan düşürdü. Geçen maçtaki olimpik havuz tadındaki sahayı hatırlarsak sağlıklı bir zeminde Amrabat'ın daha etkili olacağını düşünüyorum. Hamit Türkiye'deki maçlara kıyasla Avrupa'daki maçlarda daha ön planda. Ve daha fazla sorumluluk alıp oyunun içinde kalıyor. Ben inanıyorum ki Hamit'in bu maça katkısı yine takdir toplayacak.

Forvet hattı tartışması Umut ve Burak ikilisi. Elmander zaten sakat, Sercan Şampiyonlar ligindeki maçlarda o kulübüde beklemeyi bile haketmiyor. Her zaman söylüyorum Baroş gibi bir adam en azından kulübede bir koz olarak beklemeli. En azından bu tür turnuvaların atmosferini iyi bir şekilde biliyor. Burak'a gelirsek aslında Şampiyonlar Liginde ondan daha pasif bir performans bekliyordum. Çünkü bu gibi Avrupa maçlarında pek ön plana çıkamıyor. Bugünkü maçta kesinklikle takıma pozitif anlamda katkısı olacağına inanıyorum. Son zamanlarda Umut'la yaşadığı uyum beni sevindiriyor. Ama artık attığından fazlasını kaçırmamalı. En azından bu platformda buldu mu kaçırmaması lazım. Umut ise çalışkanlığıyla her zaman övgü alan bir yapıya sahip. Hiç yorulmayan bünyesi, hızı, yaptığı pres takımın lehine her an bir şeyler kazandırabiliyor. Bu maçta yine diğer maçlarını aratmayan bir Umut olacağından eminim. 

 

Umarım bugün istediğimiz galibiyete bu sefer oynayacağımız güzel oyunun karşılığını alarak ulaşırız sevgili renktaşlar.

 





Yorum Yaz

Yorumları okumak veya yazmak için üye girişi yapmanız gerekmektedir.

Puan Durumu Fikstür
Bizi Takip Edin :
Webaslan Google+ Webaslan Facebook Page Webaslan RSS Webaslan iPad Webaslan Mobil
reklam
Yazarın diğer yazıları
  2012
Son Girilen Makaleler
kabatasli
| 06 Şubat 2024 |
| 01 Şubat 2024 |
| 30 Ocak 2024 |
kabatasli
| 27 Ocak 2024 |
kabatasli
| 11 Ocak 2024 |
En çok yorumlananlar
Blog bulunmuyor...