'Yaşayan efsane Didier Drogba'

Galatasaray'ın Roberto Mancini önderliğinde çıktığı ilk maçta İtalyan temsilcisi Juventus ile 2-2 berabere kalarak Şampiyonlar Ligi gruplarında çok önemli bir puan almasını spor yazarları değerlendirdi.

Spor yazarları Didier Drogba faktörüne dikkat çekerken, Roberto Mancini'nin de ilk maçtaki futbol felsefesini yorumladı ve alınan bir puanın Galatasaray adına çok değerli olduğu görüşünde birleşti.

İşte o öne çıkan yazılar...

UĞUR MELEKE / MİLLİYET

Juventus çok iyi bir takım, ama çok hızlı bir takım değil. Galatasaray’ın tecrübeli ve yetenekli kadrosuysa çok iyi takımlara karşı değil, hızlı/atletik takımlara karşı zor durumlara düşüyor. O yüzden Juventus’a karşı en azından 45 dakika rahatlıkla başa baş oynayabildiler.

Zor bir ikinci yarı geçirilmesine rağmen günün sonunda Torino’dan mutlu ayrıldı sarı-kırmızılılar... Ve bu mutluluğun çoğunu şüphesiz ki “yaşsız adam” , yaşayan efsane Drogba’ya borçlular.

KADİR ÇETİNÇALI / VATAN

Üzüntü sevinç dalgasının birbirine karıştığı anormal bir mücadele ardından G.Saray, Devler Ligi için bir ümit ışığı yaktı. Teknik adam değişiklikleri çoğunlukla olumlu sonuç verir. Ancak G.Saray ve Mancini için koşullar zordu. Terim sarsıntısının ardındGalataan nasıl bir dalgalanma yaşanacaktı kimse kestiremezdi.

Sonuçta tebrikler G.Saray tartışmalı bir hafta sonunda, gruptaki gerçek rakibinden deplasmanda puan çıkardı. Bu netice hem Mancini hem de G.Saray adına harika oldu. Aksi halde G.Saray için bilinmez haftalar daha uzun sürebilirdi.

HAKAN ÜNSAL / HÜRRİYET

Maç İtalya’da, hocalar da İtalyan olunca karşılaşma Serie A maçı gibi oldu. Az pozisyon, çok mücadele ve hata yapanın kaybedeceği bir oyun.

Mancini Juventus’u iyi analiz etmiş olması yada doğal olarak iyi tanıyor olmasının 2 emaresi vardı sahada. Birincisi: Juventus’un Pirlo’ya oyunu başlatma fırsatı vermemek için baskı yapamaktı. İkincisi: Genç ve Yetenekli Pogba’yı Juventus ataklarında desteğini kesmekti. Bunu yaparken devreye soktuğu adam Selçuk’tu.

Diğer önemli bir görüntü ise Galatasaraylı oyuncuların çabuk toparlanmış olması ve bu yeni başlangıca hemen ayak uydurmuş olmasıydı. Takım sanki böyle bir değişime ihtiyacı varmışcasına istekli ve arzulu bir oyun oynadı. Bu beraberlik Galatasaray’ın geri dönüşüne çok önemli katkı yapacaktır.

SABAH / LEVENT TÜZEMEN

Galatasaray, Lucescu'dan tam 12 yıl sonra İtalya'da bir İtalyan hoca Mancini ile İtalyan ekolüne geçti. İtalyan ekolünü, "Savunma yapmak hücum etmekten daha kolaydır" diye tanımlarız..

Drogba'nın takipçiliği ve akıl dolu golünden sonra Galatasaray takım halinde savunma yaparken yardımlaşma üst düzeydeydi. Chedjou, sakatlanıncaya kadar Semih, Gökhan Zan başarılıydı. Muslera hata yapmadı ve çok dikkatliydi.

Mancini, Galatasaraylı oyuncuları daha iyi tanıyacaktır. Ancak Avrupa maçlarında yabancı sınırı yok. Türkiye'de Mancini'nin nasıl kadro oluşturacağını merak ediyorum. Galatasaray, "Kazandım" dediği anda kaybetseydi Juventus kopardı. Geri dönüş bereberliğinin yönetime, Mancini'ye moral olduğunu düşünüyorum.

RIDVAN DİLMEN / SABAH

Galatasaray adına Drogba, Juventus adına ise Pirlo... Pirlo'nun kestiği topla ikinci golü buldu Torino ekibi. Hemen aynı dakika içinde yine Drogba'nın indirdiği topla, muhtemel son dakikaları iyi korumasını bilen Juventus'a karşı atılan gol, Galatasaray'ın avantajlı bir skorla İstanbul'a dönmesini sağladı.

Mancini, özellikle takımın rakip oyuncularla birlikte çok sıkı oynamalarını tembihlemiş ki, Muslera aut atışı yaparken kenar oyuncuları dahil iç içe oynuyorlar. Bir tek problem vardı. Onu da oyun boyunca biraz Umut girince halletmeye çalıştı. Futbolda adam adama markaj kalmadı belki ama Juventus'ta her işi yapan üçlü savunmanın önünde oynayan Pirlo'ya adam markajı verilebilirdi bu maça mahsus olarak.

OKAY KARACAN / ZAMAN

Bir galibiyet bu grupta çıkma anahtarı olabilecekken Amrabat’ın ayaklarından çıkarılan bir penaltı ve Pirlonun maçtaki tek hamlesiyle atılan Quagriella golü tüm hikayeyi değiştirdi.

Galatasaray’ı göbekten delmeye çalışan Juventus’ta Tevez tam iyileşmemiş ayağının çekincesini hissettirdi.Vucinic erken oyun dışında kaldı ve Pirlo belki sezonun en pasif oyununu oynuyordu. Galatasaray bu tablonun avantajıyla ortaya tutarlı bir oyun koydu. Gökhan Zan’ın Semih’in yerine oyuna girmesi, Melo ile Selçuk’un katkısıyla işler iyi gidiyordu. Amrabat oyuna girdikten sonra tüm hikaye değişti. Bu sezon bir maçta üçüncü defa penaltı yaptırdı. Aslında Qualiarella bir penaltı almıştı. Galatasaray oyunu geniş alanda oynamaya başlayan rakibi karşısında araya kaçan oyunculara çözüm bulamıyordu.

Llrente oyuna girdikten sonra adam paylaşımındaki sorun ikinci golü getirdi. Büyük bir haksızlık olacaktı kaybedilseydi. Oyunun hakkı beraberlikte ve Drogba klası Umut zekası adaleti sağladı.

ÖMER ÜRÜNDÜL / SABAH

Maç başladıktan kısa süre sonra Galatasaray'ın taktiği belli oldu. Sahayı geniş kullanıp garantili, bol paslarla topa mümkün olduğunca sahip olarak tempoyu ayarlayıp kontrollü anlayışa sahip kalmak. Top rakipteyken de önde basmadan takım halinde topun arkasına geçip alan daraltmak.

Başta Hakan Balta olmak üzere defans bloğu ve Melo mükemmele yakın oynadı. Maç eksiğine rağmen Gökhan Zan'ın performansını takdir etmemek mümkün değil. Fizik olarak yeterli olmadığı halde akıllı bir gol ve mükemmel bir asist yapan Drogba da dünyanın en iyi santrforlarından biri olduğunu yine gösterdi. Anlamadığım bir konu da Conte'nin tek kaleye dönüşeceği belli olan ikinci yarıya hava hakimiyeti müthiş olan Llorente ile başlamayışıydı. Oyuna geç alınması büyük teknik adam hatasıydı.

GÜNTEKİN ONAY / MİLLİYET

Roberto Mancini’nin ilk maçında sahaya nasıl bir formasyon ile çıkacağı merak konusu idi. İtalyan teknik direktör rakibe alan bırakmayan ve bekleri hücuma çıkartmayan sağlam bir defansif kurgu ile sürdü takımını sahaya. Ev sahibi Juventus’un kalabalık orta sahasına 5’li orta saha ile cevap verdi. Yarıda plan tamamen tuttu. İşler temsilcimiz G.Saray’ın istediği gibi gitti.

Webaslan mobil uygulamasıyla spor haberlerine herkesten önce ulaşmak için tıklayın