Hamzaoğlu için öyle bir şey dedi ki...

Duayen gazeteci Şansal Büyüka birbirinden önemli değerlendirmelerde bulunurken Galatasaray ve Hamzaoğlu'na da değindi...  

Milliyet
Hamzaoğlu için öyle bir şey dedi ki...

Ligin kaderini belirleyen olmasa da, seyrini değiştiren bir derbiydi Beşiktaş-Galatasaray karşılaşması... Beşiktaş kazansa, Cim-Bom havlu atacaktı; Aslan galip geldi, hem Kartal’ı yakaladı, hem de Fenerbahçe’ye büyük jest yaptı.

Milliyet Gazetesi'nde Bilal Meşe sordu, duayen isim Şansal Büyüka cevapladı... Büyüka, " Hamzaoğlu’nun karnesini irdelemeye gerek yok; Pekiyi... Ortası bile yok, aferini çok... " dedi. İşte o açıklamalar burada...

Derbi maçta Galatasaray’ı üstün kılan, Beşiktaş’ı da hayal kırıklığına uğratan faktörler nelerdi?
- Sevgili Bilal, çok kullanılan bir özdeyiş var; Yenilgi, insan onu kabul edinceye kadar gelmez. Sanki Beşiktaş, Galatasaray ile Fenerbahçe maçlarına “Ya yenilirsem” diye çıkıyor. Sanki korkularla, panikle çıkıyor. Çünkü her derbide normal futbolunun gerisinde kalıyor, her derbide eksik kalıyor. Ben iddia ediyorum, Sneijder, Veli’yi attırır ama Veli, Sneijder’i attıramaz... Bu profesyonellik işi... Profesyonelliğin cilveleri... Beşiktaş saf bir takım, duru bir takım... Galatasaray’a baktığınızda Beşiktaş’a oranla ustalıkta, tecrübede, sahada futbolun cilvelerini uygulamakta Beşiktaş’tan çok öndeler. Sadece futbol oynamakla olmuyor, futbolun cilvelerini de bileceksin... Sanki Beşiktaş, hem Galatasaray’a, hem Fenerbahçe’ye maçta değil, maç öncesinde kaybetti.

Devre tamamlandı, Hamza Hamzaoğlu yönetimindeki Galatasaray yine iyi günlerine döndü. Hamzaoğlu’nun karnesi nasıl?
- Hamzaoğlu’nun karnesini irdelemeye gerek yok; Pekiyi... Ortası bile yok, aferini çok... Mancini ile Prandelli’nin dünya oyuncu aldığı, para olarak dünyaları götürüp “sıfır” çektiği bir ortamda Hamza Hoca, iki İtalyan’ın yaptığı, pardon yapamadığı işi, altı maçta yaptı. Çoğu kez yabancı hayranlığının faturasını maddi, manevi çok ağır ödüyoruz ama akıllanmıyoruz. Hamza Hoca ne yaptı, kuş mu kondurdu? Yooo... Önce sıcak duygularla yaklaştı, futbolcularına önem verdiğini gösterdi, sonra ilk on biri ve maç kadrosunu, iki İtalyan gibi “yaz-boz” tahtasına çevirmedi. Elbette takımın futbolunu daha geliştirmesi gerekiyor ama dün bir, bugün iki... Biraz zaman, biraz insaf...

Al-sat yapıyorlar

Bu takım sezon sonunu çıkarabilir mi? Galatasaray’ın transfere ihtiyacı var mı?
- Galatasaray sezon sonunu bu kadro ile rahat çıkarır. Hamza Hoca’nın dediği gibi belki bir stoper...Galatasaray’ın ara transferdeki sıkıntısı almaktan çok, satmakta olacak.

Sneijder konusunda nasıl bir yol izlenmeli?
- Bilal, Sneijder’e çok iyi paralar verseler, veririm kardeşim... Baktım 15-20 milyon euro para var, veririm. Nerede bu paralar? Harcamasını bilirken, kazanmasını da bileceksin... Dünyanın en zengin kulüpleri bile bu “al-sat” işini yapıyor.

Kaçan balığa bak!

Beşiktaş kendi sahasında Fenerbahçe ve Galatasaray’ı yenebilseydi, bugün 41 puanda olacak, Fenerbahçe 33, Galatasaray 32 puanda kalacaktı. Kaçan balığı görüyor musun? Neredeyse ilk yarıda şampiyonluğunu ilan edecekti.

Haftalardır övdüğümüz, son dönemde de “yorgun” diyerek düşüşünü göz ardı ettiğimiz Beşiktaş’ın nefesi yetmedi, ilk yarı hüsranla sona erdi.

Herkes tarafından, “iyi teknik direktör” denen Bilic de, Galatasaray derbisinin ardından bolca eleştirildi. Üstelik Hırvat çalıştırıcıya yöneltilen eleştiri okları sadece bu maça özel değil...

Bilic neden derbi kazanamıyor? Avrupa’da birçok takıma kök söktüren Beşiktaş, Galatasaray ve Fenerbahçe karşısında neden isteneni yapamıyor?
- Bilal, sanırım Bilic bu derbilerde panik yapıyor, sakin kalamıyor ve futbolcuları olumsuz anlamda etkiliyor. Şimdi biz Veli atıldı diye kızıyoruz ama kenarda Bilic bir saniye durmuyor, dördüncü hakemle tartışa tartışa maçı tamamlıyor. Bu sahadaki oyunculara yansır. Ligin ilk yarısında çıkan 7 kırmızı kartta bu tavrın hiç mi etkisi yok? Bilic bu konuda özeleştirisini yapmalı. Beşiktaş kendi sahasında Fenerbahçe ve Galatasaray’ı yenebilseydi, bugün 41 puanda olacak, Fenerbahçe 33, Galatasaray 32 puanda kalacaktı. Kaçan balığı görüyor musun? Neredeyse ilk yarıda şampiyonluğunu ilan edecekti. Hadi yenemedin, iki rakibin ile berabere kalabilsen, Beşiktaş 37, Fenerbahçe 34, Galatasaray 33 puanda kalacaktı. Mağlup oynuyorsun, Sosa çıkıyor... Mağlup oynuyorsun, kötü oynasa bile Demba Ba’yı sahada tutup, yanına Cenk’i sokamıyorsun. Bazen alışılmışı değil, sıradışı hamleleri yapmak gerekiyor. Bilic alışılmışın dışına çıkmıyor, “şok” yaratamıyor.

Nazar boncuğu olsun

Veli’ye “Maşallah” dedik, centilmenliğini övdük, bir hafta sonra kırmızı kart görerek bizi tekzip etti. Beşiktaş’ta “lüzumsuz” görülen kartların sebebi ve çözümü nedir?
- Veli Kavlak için o kırmızı kart da nazar boncuğu olsun. O kadar iyi oynadı ki, o kadar büyük işler yaptı ki... Ama kırmızı kartta, sinirlerine değil, Sneider’in tecrübe ve profesyonelliğine kaybetti. Galatasaray bölümünde de söyledim,  Sneijder, Veli’yi attırdı ama Veli, Sneijder’i attıramazdı. Veli, saf, duru oyuncu... Profesyonelliğin cilvelerine aklı ermiyor. Bana göre gene de sarı kart daha vicdani olurdu... Çünkü ortada ciddi bir tahrik vardı.

Diğer takımlar için sorduğumuzu tekrarlayalım; Beşiktaş’ın transfere ihtiyacı var mı?
- Bilal biz ne söyleyelim, Beşiktaş ara transfere başladı bile... Göbeğe bir stoper geldi ki, doğru... Sağ bekte Serdar’ın alternatifi yok, mutlaka önemli bir isim alınmalı... Mustafa Pektemek’in uzun sürecek sakatlığını, Demba Ba’nın sakatlığın etkisinden henüz kurtulamadığını gördükçe acaba “Çok iyi bir golcü gerekir mi?” diye düşünmüyor değilim.

Kötü depar, iyi final

Fenerbahçe’de iki bek Gökhan ve Caner çok iyi duruma geldiler. Egemenli savunma iyi bir ivme yakaladı. Orta alanda Mehmet Topal, Emre Belözoğlu çok iyi oynuyor. Raul Meireles iyi mücadele ediyor.

Fenerbahçe, Galatasaray’ın da yardımıyla liderliğe ulaştı. Üstelik tam da Başkan Aziz Yıldırım’ın söylediği gibi ilk yarıyı lider olarak tamamladı.

Yıldırım’ın kehanetinin tutmasını nasıl yorumluyorsunuz?
- Sevgili Bilal, Fenerbahçe’nin ilk yarıyı lider bitirebileceğini sadece Başkan Aziz Yıldırım değil, çoğu insan yazıp söyledi... Fenerbahçe’nin son haftalarda toparlanması, ilk yarının son maçına Beşiktaş-Galatasaray karşılaşmasının rastlaması Fenerbahçe’yi lider yaptı. Şunu da unutmayalım, bu üçlü son haftalara şampiyonluk iddiası ile girerse 32. haftada oynanacak Galatasaray-Beşiktaş maçı da Fenerbahçe için yeni ve büyük bir avantaj olabilir. Düşünsene,  ya ikisi birden puan kaybedecek, ya da rakiplerinden biri bitime iki hafta kala ağır bir darbe yiyecek.

Son haftalarda gözle görülür bir çıkış görülüyor. Bu, beklenen bir yükseliş mi, yoksa suni mi?
- Fenerbahçe’deki yükselişi, yeni hoca İsmail Kartal’ın ısınma turlarını çabuk atlatıp, takıma mümkün olduğunca hakim olmasına bağlıyorum. Şunu unutmayalım, iki bek Gökhan ve Caner çok iyi duruma geldiler. Egemenli savunma iyi bir ivme yakaladı. Orta alanda Mehmet Topal, Emre Belözoğlu çok iyi oynuyor. Meireles iyi mücadele ediyor... Buna bir de kalite ile müthiş tecrübeyi eklersen, Fenerbahçe’nin liderliği ve son haftalardaki “iyiye yaklaşan futbolu” asla sürpriz olmaz. Fenerbahçe ve İsmail Kartal için ilk yarıyı özetleyecek manşet ve başlık şudur; Kötü depar, iyi final...

Erkan Zengin’den yola çıkarak, Fenerbahçe’nin Erkan’a ihtiyacı var mı? Sarı-lacivertliler transfer için hangi bölgelere yönelmeli?
- Fenerbahçe’nin Erkan’a çok da ihtiyacı olduğunu düşünmüyorum. Hele yeni yabancı kuralından sonra öyle 2.5 milyon euro bonservis bedelleri falan kolay değil... Kaldı ki , Erkan’ın sezon sonunda sözleşmesi bitiyor... Üç  dört ay için 2.5 milyon euro verilir mi? Fenerbahçe’nin teklif ettiği makul bir para... Olursa iyi, olmazsa felaket değil... Fenerbahçe adam alacaksa, çok iyi birini bulacaksa, Sow ‘un yanına bir golcü almalı... Bakıyorum, sanki Emenike gemileri yakmış gibi...

Trabzon dükkanı kapatmış gibi!

Balıkesirspor karşısında ipten dönen bir Trabzonspor ve yerel basın tarafından çok eleştirilen bir Ersun Yanal...

Ne oldu da siyahla beyaz kadar bir değişim yaşandı?
- Trabzonspor’a inanamıyorum. Dükkanı kapatmış gibi... Balıkesirspor’la son dakika golüyle berabere kalıyor, bayram ediyor. Büyük takım böyle mi olur? Kendi kurduğun takıma gitmezsen, kendi kurduğun takımla çalışmazsan sıkıntı oluyor... Ersun Yanal bu sıkıntıyı yaşıyor. Bir de bu nasıl transfer politikası kardeşim... Bu kadar oyuncun Afrika Kupası yolcusuysa niye alırsın, niye bu planlamayı yapmazsın? Trabzonspor hesapsız kitapsız işlerin faturasını ödüyor.



Webaslan mobil uygulamasıyla spor haberlerine herkesten önce ulaşmak için tıklayın
Puan Durumu Fikstür
Bizi Takip Edin :
Webaslan Google+ Webaslan Facebook Page Webaslan RSS Webaslan iPad Webaslan Mobil
En çok okunan haberler