Barış çok korktu!

Galatasarayımıza Essen’den geldi. Bilinmeyin bir kutuydu Barış Özbek. Çalışkanlığıyla birlikte sarı kırmızılı formayı kaptı genç futbolcu. İlk senesinde şampiyonluk sevinci yaşayan Barış, ligin ikinci yarısında sakatlandı, sahalardan 2.5 ay uzak kaldı. Takımdan ayrı kalmanın verdiği acıyla birlikte üzüntüsü iki kat daha da artan tecrübeli futbolcumuz, "Allah bir daha o günleri göstermesin" dedi.

Barış, "Sakatlığım geçmeyecek diye içim içimi yedi. Bunun dışında bir daha takımda yer bulur muyum, bulmaz mıyım diye kara kara da düşündüm. Futboldan uzak kaldığın zaman bazı kesimler seni soruyor, bazı kesimlerin aklına bile gelmiyorsun."

Korktuğum olmadı

Futbolu bir meslek olarak seçtiğini, hayatının akışının buna bağlı olduğunu da söyleyen Barış, "Her insanın bir sanatı var. Benim sanatım da futbol. İki ayaklarım bana ekmek parası kazandırıyor. Ben onlara iyi bakmasam, onlar da bana ters davranır. Başkent’te oynadığımız Ankaragücü maçında belimdeki ağrı, kasığıma vurduğu zaman yine bir korkuya kapıldım. Oyundan alınmamı istedim. Ama korktuğum şey başıma gelmedi" dedi.

Yeni heyecanlar arıyoruz

Galatasarayımızda her futbolcunun kendine özgü ayrı bir meziyeti bulunduğunu, genç bir kadronun olması nedeniyle de uzun yıllar başarı getirecek bir ortamın yaratıldığını belirten Barış, sözlerini şöyle tamamladı:

"Geçen yıl temeli attık, hiç kimsenin beklemediğini başardık. Şimdi bu yeni takıma gelen yeni arkadaşlar bize daha güç ve kuvvet verdi. Zaman zaman her takım gibi yanlışlıklar yapıyoruz. Ama bundan böyle adımlarımızı bilerek ve daha sağlam atmalıyız. Biz ekip olarak yeni heyecanlar arayan bir yapıya sahibiz. UEFA Kupası’na gözümüzü diktik. 2008 yılında kupayı alan ikinci ekipte bizim de isimlerimizin geçmesini istiyoruz. Ligde ise ilk yarı için iki önemli maçı da atlatmak zorundayız. Bütün kulvarlarda emin adımlarla ilerliyoruz. Bu sene bütün kupaları müzemize götüreceğimize yürekten inanıyoruz."

Webaslan mobil uygulamasıyla spor haberlerine herkesten önce ulaşmak için tıklayın