Bir doğru üç yanlış
Galatasaray’ın kadrosu zengin ama iş yapan kreatif adam eksiği var.Terim genelde macera arıyor Tutarsa ‘imparator’ tutmazsa sağlık olsun, deniyor! Futbolda böyle maceralara asla yer yoktur.  
Webaslan.com
Bir doğru üç yanlış

Old Trafford’ta beklenmedik bir kadro ve kaçan bir puan var…
Bir teknik direktörün tercihlerine karışılmaz, ancak gidişat ve sonuç kadronun hatalı olduğunu söylüyor. Terim her zamanki gibi yine maceraya kürek çekerek sahaya sürdüğü kadroyla maça bir doğru üç yanlışla başladı, kader ona sonradan doğruyu buldurdu!

Cris’in yerine Dany’nin oynaması çok doğru,
Melo’nun ısrarla oynatılmak istenmesi yanlış, Melo adeta gezindi. Oyuna katkısı hiç yoktu. Hep kendini yere attı. Deplasmanda çapraz atılan üç beş uzun pasın da takıma bir faydası olmaz. Sadece göz boyar! Melo bitikti! Koşmasından belliydi. Yerine Emre oynamalıydı.

İkinci yanlış; Amrabat, Burak, Umut aynı anda hem de deplasmanda oynamaz! Oynarsa takımın çivisi çıkar!

Üçüncü yanlış; Elmandersiz takım olmaz! Hele deplasmanda… Elmander rakibin ataklarını başlarken durduran adam ve de topu arayıp bulan, bulduğunda değerlendiren adam. Onun da yanında topu bilen olmalı ki al-ver’i iyi yapsın.

Galatasaray’ın kadrosu zengin ama iş yapan kreatif adam eksiği var.
Ona da hoca ayar çekecek ama bir türlü olmuyor.
Terim genelde macera arıyor Tutarsa ‘imparator’ tutmazsa sağlık olsun, deniyor!
Futbolda böyle maceralara asla yer yoktur. Hele ManU karşısında.

Herkes Burak ve Umut’un yetenek sınırını biliyor. Bunlara topu versen on metre kaybetmeden süremez! Görevleri sadece gol atmaya dayalı çabadır. İkisi birden oynadı mı takımın işleyişini bozarlar. Geriye yardım etmezler orta sahan çöker. Nitekim öyle oldu. Umut sakatlanınca Terim kısmen doğruyu buldu.

6. dakikada golü yedik,
Sonrasında Umut sakatlandı, yerine Elmander girdi ama moral de gitti!...
Melosuz ve de Elmander-Umut ikilisiyle başlansaydı belki o yediğimiz gol pozisyonu da doğmazdı.

Yazık!
ManU’yu bir daha bu kadar kelek yakalayamazsın.

Penaltılar var-yok!... Muslera akıllı-bıdık!
Galatasaray Old Trafford’ta ManU’yu yenemediyse bunda şanssızlığının da payı var;
Direkler…
Üç top direkten döndü. 
Amrabat’ın vuruşu mükemmeldi. Gol olsa ManU da zorlanırdı.
Selçuk’un kafası da kara talih gibi gitti direkte kaldı!
Hamit’inki de…

Penaltılar var-yok!
Yaygaraya katılmıyorum.
Orası Avrupa, Türkiye değil. Kofti penaltı çalmazlar.
Umut arkadan geliyor topa uzanarak ayak koyuyor, rakip farkında bile değil ve kasıtsız bir takılma oluyor. Belki darbe var ama yaygaraya gerek yok! Hakem kararı.
Aydın da keza…
Hamit’e yapılan ise hem kaval kemiğine darbe hem bindirme!... Hakem ona çalabilirdi, Hamit şut çekince, hakem de devam dedi…

Bize verilen penaltı da benim şimdiye kadar yazdıklarımı doğruluyor;
Futbol akıl işi…

Atağa bakın; sağ bekleri Rafael on sekizimize girmiş gol arıyor. PeşindeBurak. Çok güzel bir takım oyunu ve takip. Ancak arkadan bindirmek de niye? Yap bir iyilik at denize… Neden adamı indiriyorsun? Ne kıymeti var oraya kadar gelmenin. Futbol akıl işi. Haymana beygiri gibi koşmak bir işe yaramaz. Takıma fayda sağlamaz. Akıllı olmazsan istediğin kadar koş!...
Bereket Muslera penaltıyı kurtardı.
Golü yesek tek puan alabileceğimiz maç vallahi farka giderdi!

Muslera’nın 6’da yediği goldeki hatası da affedilmez. Carrick kendini yere atsa hem penaltı hem kırmızı kart! Daha maçın başı.
Niye adama çelme takıyorsun ki? 
Bırak Carrick gol atsın sen sahada kal!

Maçı anlatanlar felaket!
Maçı tv’den izleyenler zıvanadan çıktı. Anlatanlar durmadan taraflı yayın yaptı, nalıncı keseri gibi bize yonttu. Ancak onların anlattıkları başka bizim gördüğümüz başkaydı.
Her şeye de yorum yapılmaz ki…
Her poziyonda da gaz verilmez ki…
Komik oldular!

Türk insanı kantarın topuzunu iyice kaçırdı.
Herkes anlatanlara kızıyor.
Bi susum be birader. Bi susun!...
Hep yorum yapılmaz ki.
Hep de palavra atılmaz ki…
Beynimizi yediniz.
Mecbur musunuz birilerini gazlamaya, her dakka damardan girmeye…
Sinir bozuyorsunuz!...

Galatasaray tahminimden iyiydi, ManU kötü!
Bu kadar mücadele beklemiyordum.
Galatasaray ne kadar gayretliyse, ManU da o kadar berbattı.
Aslında maç kötüydü. 
Nerede Kagawa, Van Persie, Carrick, Evra, Nani?
Bir tek Valencia vardı dişe dokunur bir de Scholes. Adam 39 yaşında ama helal olsun. Hem de orta sahada rakiple mücadele ediyor. 80 dakika sahada kaldı oyunun da hakkını verdi.

Bizde Melo yatta gider gibiydi… Manzaraya takıldı… Hep popo üstü düştü! Yerde kaldı.

Terim bazı oyuncularına çok güveniyor ve inadına diğer futbolcularına sırt çeviriyor.
Örneğin bu maçta;
Emre ve Elmander kafadan oynardı. Amrabat tartışılırdı… Burakoynatılmazdı!
Burak ve benzeri futbolcular, kendi sahanda çok adamla hücum ederken gol yollarındaki zenginliktir. Deplasmanda ve de bilhassa futbolun beşiğinde üç gamsızla oynamak hatadır.
Ama hocaları onlara güveniyor.

Hani Cris tecrübe için alınmıştı?
Nerede Cris? 
Aslında olmaması doğru. Bu Cris daha hazır değil, hazırlanması için de yaşı müsait değil!
İşin ilginç yanı;
ManU bir gol daha atsa hepten çözülürdük.
ManU da çok kötü!

Dikkat! Sonuç normal ama…
Galatasaray’ın savunmasında Semih ve Dany’de ısrar edilmeli. Bu ikili yaş açısından da uygunlar. On sene Galatasaray’a hizmet ederler. Dünkü oyunda hataları da vardı ama mevcut en iyi ikili Semih-Dany’dir. Devam…
Hakan Balta da dün gece iyiydi. Akıllı işler yaptı. 
Eboue, Semih, Dany, Hakan Balta ile yola devam edilmeli.

Melo, ya güç kazanmalı ya kenarda oturmalı. Hiçbir şey yapmadan trafik polisi gibi durmadan el kol açıyor.

Savunmanın önünde Hamit, Emre, Selçuk olmalı, onların da önünde mutlaka Elmander Amrabat ve Umut oynamalı. Galatasaray’ın ideal kadrosu budur.
Bu takım çok daha derli toplu bir futbol sergiler.
Seyri de güzel olur, sonuca da gider.
Çağdaş futboldan da örnekler verir. Her alanı kullanır. Kendi gezer topu da gezdirir.

ManU karşısında kötü değildik ama puan alma şansımız çok zayıftı çünkü kadro yapısı raşitikti…

Se’lerle sa’larla olmuyor… Sistem gerek
71. dakikada Burak'ın ceza alanı sağ çaprazından savurduğu şutta kaleciDe Gea topu yumruklamasa… Pozisyonun devamında topu sol çaprazda kontrol eden Emre Çolak'ın sert şutunda De Gea topu kornere çelmese, Galatasaray tek puanı kapabilirdi.

İşte böyle se’lerle, sa’larla ömrümüz geçiyor.
Futbolun adını koymak gerek.
Vatan, millet, Sakarya’yla bu işler olmaz.
Penaltımız verilmedi. Tamam verilmedi ama biz ne yaptık kazanmak için?
Hangi aklı oyuna soktuk?
Hangi iyi kadroyu seçtik?

Terim’e katılıyorum;
Yurt içindeki performans Avrupa’ya yetmez.
Terim’e katılmıyorum;
İmparatorsan bu şartları düzlet.

Bak; Cluj deplasmanda Braga’ya 2-0 galip!
Cluj çok avantajlı başladı.
Şimdi bizim Cluj’u iki maçta da yenmemiz şart oldu!
Ya da Braga’yı orada…

Son not;
Manchester United’de 26 yıllık hocası Ferguson, geçen hafta 4-0 kazandıkları Wigan maçında van Persie ve Kagawa'yı oynatmamıştı. Kalede de Lindegaard vardı.
Galatasaray’a karşı kalede De Gea oynadı , Wigan maçında oynayan;Ferdinand, Giggs, Hernandez, Buttner ve Welbeck ise oynamadı. Yerlerine van Persie ve Kagawa vardı.

Terim ne yaptı?
Amrabat, Burak, Umut’la ve de bitik Melo’yla oynadı. MP Antalyaspor maçındaki kadro Cris hariç oradaydı. Tamam da ManU da MP Antalyaspor değil ki!

Biline ki Cluj ve Braga da MP Antaylaspor değil!
Bu takım reorganize olmalı.



Webaslan mobil uygulamasıyla spor haberlerine herkesten önce ulaşmak için tıklayın
Puan Durumu Fikstür
Bizi Takip Edin :
Webaslan Google+ Webaslan Facebook Page Webaslan RSS Webaslan iPad Webaslan Mobil
En çok okunan haberler