Telegol izleme, izlettirme!

WEBASLAN DİYOR Kİ...

3 Nisan Pazar günü Kanaltürk ekranlarında yayınlanan Telegol adlı spor programında başta Ahmet Çakar olmak üzere diğer yorumcular tarafından da kulübümüz Galatasaray hakkında tarifi zor, telaffuzu imkansız kelimeler ağızlara alınmıştır. Basında şiddeti körükleyen, insanların sinir ritmini bozan, 'nifak tohumlarını' ana felsefesi haline getiren Telegol ekibinin son dönemde Galatasaray'ı yıpratıcı, yıkıcı ve aşağılayıcı haber ve yorumlarını büyük bir üzüntü, karamsarlık içerisinde takip etmekteyiz.

Yayıncı kuruluş Lig TV'den 'Türk futbolunu kirletici yorumlar yaptığı' gerekçesiyle adeta aforoz edilen ve laik olduğu yer 'Telegol' tarafından kucak açılan eski hakem Erman Toroğlu'nun 'Arda Turan'ın özel yaşantısı hakkında ahlak sınırlarını zorlayan' açıklaması hala hafızalardaki tazeliğini koruyor.

105 yıllık şanlı bir tarihe sahip olan Galatasaray'ın kaptanı hakkında 'kahvehane' ağzıyla konuşan Erman Toroğlu'na kulübümüz jet bir şekilde yanıt vermişti. İşte Toroğlu'nun Galatasaray ve Adnan Polat'a yaklaşımı da bu noktada tam anlamıyla kişisel bir çekişme, ihtiras haline gelmişti. Hemen hemen her köşe yazısında Adnan Polat, Galatasaray'a açık açık düşmanlık hislerini belli eden; spor programı adı altında yapılan Telegol'de de Galatasaray'ı küçük düşürmek, rencide etmek ve inceden inceye hakaret etmek için fırsat kollayan Erman Toroğlu'nun yerinin bir gazete köşesi ya da bir televizyon ekranı değil köhne bir kahvehane olduğunu ısrarla düşünmekteyiz...

Peki Ahmet Çakar... Gücünü 'Şampiyonlar Ligi'nde maç yönetme' pozisyonundan alan Ahmet Çakar, türk futbolundaki nifak kavramının tam karşılığıdır. Yaptığı hemen her spor programında 'objektif' olduğunun ısrarlı bir şekilde altını çizmek istemesine rağmen her seferinde üzerindeki o gömleği taşımakta zorlanan Çakar, 'güçlü olanın' yanında olmayı kendisine ilke edinmiştir. Büyülü o televizyon ekranında 'reyting' uğruna tüm değer yargılarını hiçe sayan, minik bir çoçuk gibi ne dediğini bilmeyen, hatta çoğu kez özür dilemek zorunda kalan Ahmet Çakar, 3 Nisan'da Kanaltürk ekranlarında yayınlanan Telegol programında akıl, fikir sınırlarını zorlayan bir ifade kullanmıştır.

Ufak bir çoçuğun üzerinden prim sağlayan, kurmaca bir pasaj hazırlayarak milyonlarca insanın huzuruna çıkan Telegol programında 'Ben böyle batıya açılan pencerinin içine..." şeklinde bir ifade kullanan Çakar, Galatasaray büyüklüğünü, hissiyatını henüz tanımamış ve her geçen gün daha da küçülen komik bir insan figürü kimliğine bürünmektedir. Kulübümüz, büyük bir yayıncılık skandalına imza atan Telegol programı hakkında resmi site aracılığıyla bir açıklama yaparak; 'resmi olarak' tüm gerçekleri gözler önüne sermiş ve Telegol'ün kurmacasını ortaya çıkarmıştır.

Şimdi sıra bizde... Batuhan'ın tedavisi için Aziz Yıldırım'a, Yıldırım Demirören'e konunun aslını bilip bilmeden 'adeta yalvaran' Ziya Şengül'den, Galatasaray sayesinde hayatının kazanmış kurmacanın sahibi Serhat Uluren, Süleyman Rodop ve onların destekçileri Gökmen Özdenak'tan, sarı-kırmızı ihtiras, nefret dolu Erman Toroğlu'ndan, alenen Galatasaray'a hakeret eden Ahmet Çakar'dan 'ağız dolusu' 'ÖZÜR' bekliyor ve bir daha da rayting kokan ağızlarına Galatasaray'ı almamaları konusunda uyarıyoruz.

Webaslan mobil uygulamasıyla spor haberlerine herkesten önce ulaşmak için tıklayın