Sezonu erken açmanın faydaları

Bu sene sezonu erken açmamızın faydasını en açık ve net bir şekilde Gaziantep karşısında gördük; resmi 5. maçını oynayan takımımız anlamsız sıcağa ve sezonun ilk lig maçı olmasına rağmen “alışılmışın dışında bir tempo ve istekle” hakkı olan 3 puanı hanesine yazdı.

Mustafa’nın ASY’deki ilk maçından sonra ligdeki ilk maçında da gol atması ve golden sonra Kral Hakan Şükür gibi sevinmesi eminim ki benim kadar ekran başındaki tüm Galatasaraylıları mest etmiştir.

Orta sahayı beraber parsellediği Ayhan; belki de geçtiğimiz sezonda eleştirilebilecek tek yanı olan “takım içi insiyatif alma”yı Arda kaptan iken daha iyi yapıyor.

Arda’yı 22 yaşında kaptan yapmak, sorumluklarını arttırmak nasıl Arda’yı daha olgun hale getiriyor ise; O’nun kaptan olması Ayhan’da da “bu çocuğa daha çok destek olmalıyım” duygusunu harekete geçirdiği için daha işlevsel olmuş.. Sonuç olarak Arda da, Ayhan da bu takımın “en olmazsa olmazları” ve hep beraber armayı daha da ileriye götürüyorlar.

Takım olarak daha derli toplu bir görüntü çizmeye de başladık; Gaziantep maçı geçtiğimiz sezon aynı koşullarda oynansa; Ümit oyuna girerken veya çıkarken  homurdanacak; son dakikalarda topu tutması için oyuna alınan Hasan’la ilgili sorular belirlenecekti kafamızda.. Ama yenilenen kadromuzun bize yaşattığı en büyük avantaj; bu ve bunun benzeri soruları bize artık sordurmaması.. Sahada yer alan oyuncuların bu forma altında başarı yaşamaya “aç” hem de “çok aç” olmaları bu sene çok işimize yarayacak.

Gökhan Zan 4. resmi maçında en iyi performansını ortaya koydu takımımız adına.. Fatih Hoca’nın defansımızı olduğu gibi Milli Takıma çağırmasına paralel olarak bu sene O’nu transfer etmemizin en büyük avantajı birbirini çok iyi tanıyan 4 oyuncuyu yanyana oynatma şansına erişmiş olmamız..

Tam olarak hazır olmasa da, kimimize göre hiç bir zaman tam olarak hazır olamayacak durumda olsa da Gökhan; bilhassa Servet ile gösterdiği uyum ve hemen takıma oturması ile bu şartlar altında yapılabilecek en mantıklı transfermiş..

Tekrar penaltısında da oyuncular kuralı 4 değil 2 metre ihlal ettiklerinde de aynı ihlal yaşandı. Hakem Bünyamin Gezer; ilk penaltının tekrarlattığı gibi 2. penaltıyı da tekrarlatmalı idi..

Kalecimiz Franco, kalesinde  2 gol görmüş olmasına rağmen güven vermeye devam ederken; Sabri’nin yaptığı kademe hatalarının oldukça azaldığını ve her geçen yükselen bir form grafiği göstermeye başladığını rahatlıkla söyleyebiliriz.

Takımımız adına maçın en iyisi Kaptan Arda ile beraber orta dinamomuz Mustafa idi..

Sözlerimi dergimizin Ağustos 2009 sayısının kapağına Emre Aşık’ın vücuduna Elano’nun yüzünü yerleştirilmesini çok yakışıksız bulduğumu ileterek bitirmek istiyorum.. Bu yapılan herşeyden önce; Keita’ya, taraftara, Elano’ya değil armayı yıllardır gururla taşıyan E.Aşık’a karşı büyük bir ayıp..

Hafta arası bu sezonki ilk 5 maçımızın detaylı analizini değerlendireceğim yazımda buluşmak üzere,

Saygı ve sevgilerimle,

Ant İpek

Webaslan mobil uygulamasıyla spor haberlerine herkesten önce ulaşmak için tıklayın