Köprüden önce son çıkış

Ümit, Barış ve Volkan.. Ligde sıralamada önümüzde yer alan 3 takım dahil olmak üzere her takımda banko oynayacak kapasiteye sahip oyuncularımız.. Geriye kalan 8 oyuncumuz; 4'ü Türk, 1'i İtalyan, 1'i Avustralya, 1'i de Çek Cumhuriyeti milli takımı formalarını başarıyla giyen oyuncular.. Sakatlar ise M.Topal, Linderoth, Servet gibi mevkilerinde yine uluslararası  arenada sözü geçen sağlıklı olduklarında Avrupa'da hemen hemen her takımda rotasyona girebilecek yetenekler.. İnsan bu oyuncular topluluğuna bakarak bu takım kesin şampiyon olur, olmalıdır diye işten geçiriyor, taktik hatalarla verilen Antalyaspor, Kocaelispor, Hamburg, Eskişehirspor maçlarına tekrar tekrar yanıyor.. Çoğu medya organına göre son 6 yılda almış olduğu 2 şampiyonluğu da ezeli rakibinin ikramı ile kazanan takımımız eğer bu sezonu şampiyon bitirmeyi başarabilirse efsanevi 1999-2000 sezonundan sonra ilk kez önümüzdeki sezona "favori" olarak başlama potansiyeline sahip.. Bunun bilincine vardığımızda Türk Telekom Arena'nında bir sezon sonra devreye gireceğini düşününce uzun yıllar şampiyonluğu kimseye bırakmayabilecek bir kadronun varlığı bile insanı heyecanlandırmaya yetiyor..

Bu açıdan bakıldığında şampiyonluk açısından çok ama çok önemli bir maçı geride bıraktı takımımız.. Yazımın başlığında da belirttiğim üzere köprüden önce 'son çıkış'ı kaçırmadı ve son düzlüğe öndeki ikilinin hemen arkasında girmeyi başardı..

Lafı uzatmadan bize göre maçın hatta ve hatta "Bayrak Adam Arda" ile beraber sezonun yıldızına geçelim.. Harry Kewell.. İster santrfor, ister sol açık, ister 10 numara, ister stoper, ister ortanın sağı.. Nerede görev verilse gereğini fazlası ile yerine getiriyor, kendinden bekleneni yerine getirip takımın ihtiyacı olan topları istenilen şekilde dağıtıyor, kimi zaman rakibi üzerine çekerek rakibi çökerten asistlere imza atıyor, kimi zaman ceza sahası dışından çatalı buluyor ve bu arada Anfield Road'dan ortağı Baros'u gol kralı yapma yolunda emin adımlarla ilerliyor.. Gaziantep karşısında da Sabri'nin önünde gayet başarılı bir performans ortaya koyan Kewell'ı tüm kalbimle tebrik ediyorum.. Aramıza katılalı çok değil 8 ay olmasına rağmen 8 yıllık Galatasaraylıymış gibi bize kendini sevdiren Kewell'la önümüzdeki sezonun sonunda biten sözlememizi uzatabilirsek yılın en iyi transferlerinden birine daha imza atmış olacağız..

Diğer bir sözleşme uzatma talebi de De Sanctis için; kaleye geçtiği ilk günden beri yemiş olduğu 2-3 hatalı gole rağmen "Galatasaray'ın kalecisi" olacak vasıfların çoğuna sahip Morgan'ın da sözleşmesinin uzatılması, en azından 1 sezon daha formamızı giymesinin takımımızın menfaati doğrultusunda olduğuna inanıyorum..

Maç dönecek olursak takımımız son zamanlardaki alışkanlığını sürdürerek yine 1 farklı bir galibiyete imza attı. Antrenörümüz Bülent Korkmaz yönetiminde 7. maçında 4. galibiyetini yine tek farkla aldık, aldık almasına ama ikiyi bulamadığımızdan dolayı bilhassa maçın uzatma dakikalarında yüreğimize yine ağzımıza geldi.. Bu noktada hocadan ricamız; takımımızı rakip kim olursa olsun son yarım saatte de biri korumak için değil, ikiyi bulmak için hazırlaması.. Bunu yaparken de (bilhassa bunda oyuncumuz milli takım yorgunu iken) yedekten gelen 3 oyuncuya toplamda 30 dakikadan daha fazla süre vermesi, yedekleri de oynatmış olmak için değil gerçekten verim alacağına inandığı için sahaya sürmesini istemesi daha anlamlı gibi gözüküyor... Gaziantep karşısında son yarım saatte yorgunluktan oldukça yavaşlayan Arda'yı izledikçe hem Fenerbahçe maçı öncesi sarı kart görerek cezalı duruma düşmesinden hem de sakatlanmasından korktum; Allah'tan korkularım boşa çıktı..

Bülent Hoca, Gaziantep karşısında galip gelen takımımızda ligin 26. haftası geçilmiş olmasına henüz golle buluşamayan kaptanımız Ümit'in yerine "Lincoln'u" hazırlayacaktır Fenerbahçe'ye karşı.. Ligin ilk yarısında oynanan maçta Fenerbahçe kalecisi Volkan'a ilk 10 dakikada birisi sayılan iki gol atarak bu tip maçlardaki önemini ispatlayan Lincoln'e en çok ihtiyaç duyacağımız maç Fenerbahçe maçı olacak.. Lincoln bu maçta 3 gol atıp, 4 asist yapsa da artık hiçbirimizin güvenini sağlayamaz, bunu Lincoln başta olmak üzere Türkiye'de futbolla birazcık ilgilenen herkes biliyor.. Durum bu kadar net olduktan ve "Cassio Lincoln" arıza çıkarmaya dünden bu kadar razı iken yönetime düşen bu konuyu daha da çok büyütmeden oyuncunun huyuna gidip kendisini motive etmektir. Lincoln'e çok değil 3 ay önce kaptanlık pazu bandını törenle takan zihniyetin bu konuda artık hata yapma lüksü kalmamıştır.. 2 yıl önce 4 yıllık garanti sözleşme ile ikna edebildiğimiz Lincoln, kalan son 8 maçta kadroya alsakta, kenarda çürütsekte bizim sözleşmeli oyuncumuz olarak kalacaktır. Aklın yolu hem O'nun hem de bizim açımızdan ilk 11'de yer almasıdır.

Sözlerimi Hürriyet gibi Türk Basınında ekol olmuş bir gazetede yıllardır spor yazarlığı yapan, Ercan Saatçi ile bitirmek istiyorum.. ASY'de İspanya karşısında uzatmalarda yediğimiz golden yenildikten sonra Fatih Terim'i "Orada kötü anıları olduğu için maçı Saraçoğlu'nda oynatmamakla" suçlayan bir zihniyet; doğru bir zihniyet değildir Sn.Saatçi.. Emin olun ki, ne Fatih Terim, ne olası başka bir Milli Takım Antrenörü sizin gibi "Kadıköy'de oynanmış veya belirli bir süre bile olsa oynanma ihtimali olan maçlarla" ilgili bir şuur altına sahip değildir, olamazda.. Olamayacağının en güzel örneği kendi takımlarında bile yeteri performans göstermeden Milli Takım'da direkt oynayan Fenerbahçeli oyuncuların sayısının fazlalığıdır.. Bu satırları yazmamdaki gaye sizi Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün "Söz Konusu Vatan ise gerisi teferruattır" sözlerine sahip çıkıp, "milli maç" söz konusu olduğunda düşüncelerinizi tuttuğunuz takımdan sıyrılmanızı sağlayıp ay-yıldız'a sahiplenmenize ön ayak olmaktır… Bizim üzerinde Milli Takım forması olan Semih'in golüne sevinmekten emin olunuz ki onun hangi takımda oynadığını düşünmeye vaktimiz olmaz, olamaz da.. Milli Takım hepimizin takımıdır.. Umarım ki  sizde artık daha çok vakit kaybetmeden yıllardır tüm ülkenin nabzını başarıyla tutmuş bir gazetede yazı yazmanın önemini kavrayıp buna yakışan yazılar üretmeye başlayabilirsiniz..

Saygı ve sevgilerimle,