"İstediğimizi yine alamadık"
Maç bittiği şekilden çok daha güzel başladı bizim için..Oyunu rakip sahaya başarıyla yıkıp, ilk yarım saatte rakip Fenerbahçe’nin kalesini abluka altına aldık.
Webaslan.com

İlk 30 dakikayı izlerken bu tempoyu son 30 dakikaya taşıyacak gücümüzün olmaması o dakikalarda bulunacak olası bir golün önemini daha da arttırıyordu ama ne yazık ki bu gerçekleşmedi ve ikinci yarıda orta sahayı daha iyi tutabilen rakip Fenerbahçe arzuladığı puanla ayrıldı ASY’den..
Maçın sonunda yaşanan rezalete değineliö şimdi; tek tek isim vermeye hiç ama hiç gerek yok..Yıllardır milyon Euro’lar kazandıkları halde Türkiye Ligini Patagonya ligi olarak gören rakip Fenerbahçe’nin çoğu yabancı oyuncusu artık iyiden iyiye kabak tadı veren piyeslerini tekrar sergilediler maç boyunca..Maç içinde bu oyuna gelmeyen rakibin nadir oyuncularından Önder, G.Gönül, Deniz, Uğur, Kazım ve Guiza’ya teşekkür edip kendilerini bir kenara ayırırsak geri kalan tüm rakip futbolcuların oyunu çirkinleştirmek ve seyircilerimizi galeyana getirmek için yoğun bir çaba gösterdiklerini söyleyebiliriz.. Eğer bizim oyuncularımızda sinirlerine hakim olup rakibin bu oyununa gelmeseler bu maçın sonucu bizim açımızdan farklı olur muydu, zannetmem ama yine yaşanan gerginliğin bizim açımızdan ligin geri kalanına ve önümüzdeki sezonlara olumsuz yansıyacağı aşikar..
Bizim işimiz rakip oyunculardan ziyade kendi oyuncularımız hakkında bir şeyler yazmak ama bazen bu mümkün olmuyor, olamıyor..Öylesine garip davranışlara şahit oluyoruz ki şaşkınlıktan tribünde yanımızda maçı omuz omuza izlediğimiz dostlarımıza dönüp “doğru görüp görmediğimizi” teyit ettirmek zorunda kalıyoruz..Rakip kaleci V.Demirel’den bahsediyorum sevgili okurlar..Yıllardır Türk Milli Takımı’nın ve ülkenin ikinci büyük kulübünün “1” numarası olan V.Demirel maçın 89. dakikasında ortalığın karıştığı anlarda Kapalı Tribüne doğru saçma sapan bir harekette bulundu ve hemen akabinde görüntülerden ceza almamak için sanki sakatlanmış ve esneme/germe hareketleri yapıyormuş edasına bürünüverdi..Büyük olasılıkla bu hareketinden dolayı da ceza almayacak olan V.Demirel’in yaptığının yanına kar kalmadığını ve kalamayacağını, ASY’de Kapalı Tribüne yaptığı son hareketle özgeçmişine Milli Takım Kaleci’sine yakışmayan davranışlardan birini daha ekleyerek haklı eleştirilerin odağı olmasının başta kendisi olmak üzere kimseye bir fayda sağlamadığını önemle hatırlatmakta fayda görüyorum..
Maçın hakemine gelince; kararlılığını maçı berabere bitirmek üzere değil de, “gördüğünü çalmak, çalabilmek” için kullanabilse başarılı bir maç yönetmiş olurdu..Maçın son dakikasında saha curcuna alanına dönmüşken ve tansiyon bu kadar fırlamışken hala otoritesinden hiçbirşey kaybetmediğini ispat edercesine olayları olgunlukla izlermişcesine sergilediği duruşun hiçbir geçerliliği olmadığına inanıyorum..Bir hakemin görevi maçta ön plana çıkmayan idare etmek ve hem çaldığı hem de çalmadığı düdükleri “kafasındaki değil sahada yapılan aktiviteler” üzerine kurgulamasıdır; Fırat Aydınus bir kez daha bu açıdan sınıfta kaldı..Ama eminim ki mümtaz Türk Basını kendisini yine tebrik edecekler, Futbol federasyonu ise kendisini “sempati duymadığı Federasyon tarafından resmen açıklanan derbi takımların” maçı için tekrardan görevlendirecektir..Ülkenin çoğu organına bulaşmış kanserli hücre gibi “hatalı olmasına rağmen toplumun gözünün içine soka soka o hatayı tekrarlayarak --ben/biz hatalı değiliz-“ mesajını vermeye çalışmaya devam edeceklerdir..Ne kadar yazık…
Antrenörümüz Bülent Korkmaz, takımımızın ilk 60 dakika da göstermiş olduğu etkin futbolu bozmamak için lüzumsuz oyuncu değişiklerine gitme yanlışına dümedi...Dün maç genelinde aksayan Barış’ı eminim ki kendisi de değiştirmeyi düşünmüştür ama kenardan gelip bu görevi yapabilecek olan oyuncularından M.Topal stoperde, Linderoth’da yine memleketinde olduğu için alternatifizlikten sahada 90 dakika kaldı Barış.. Hoca aksayan Barış’ın yerine M. Topal’ı kaydırmayı düşünse Volkan ve Hakan’ın da yerlerini tekrardan değiştirmek zorunda kalabilir ve orta sahayı daha diri tutacağım derken defanstaki kurguyu bozabilirdi..Bu noktada yapılabilecek belki de tek değişiklik Nonda’yı 90. dakikada değil 75. dakikada oyuna alıp aksayan Barış’ı çıkarıp Arda ve Kewell’dan orta sahaya biraz daha ortaya yardım edecek şekilde faydalanılabilirdi ama daha önce dediğimiz gibi Bülent Hoca takımın genel gidişatından memnun olduğu için bu çözümü uygulamayı düşünmedi..3 haftadır üst üste bize sunulan “yenersek 3.lüğe yükseleceğiz” söylemi yine sonuç vermedi ve takımımız son 7 haftaya girilirken sıralamada 5. sırada kaldı..Fenerbahçe karşısında rakibin Fenerbahçe olduğunu unutup maçı bize “mutlak galibiyet” gereken bir maç olarak oynayabilsek galip gelmemiz işten değildi..Rakibin şu anki duruma göre sıralamadaki 4.’lüğü kendileri açısından başarı olmakla beraber bizim 5.liğimiz ise tam anlamıyla başarızlığa denk geliyor..Dün bu mantığa göre 60 dakika oynayabildi takımımız; kalan son yarım saatte mental ve fiziksel olarak bunu devam ettirebilirsek şampiyonluk yarışından kopmamış olabilirdik..
Kalan son 7 maçta “kalan son 7 maçımızı kazanacağız” söyleminin dışına çıkarak her bir maçı tek tek ele almanın ve ASY’deki tansiyonu daha da arttımadan oynamanın çok daha akılcı olduğu kanaatindeyim..
Saygı ve sevgilerimle,
Webaslan mobil uygulamasıyla spor haberlerine herkesten önce ulaşmak için tıklayın
Diğer Haberler
En çok okunan haberler
AVRUPA'DAN FUTBOL

Napoli, şampiyonluk yarışında hata yapmadı!

PSG, üst üste ikinci mağlubiyetini aldı!

Harry Kane'in laneti devam ediyor!

Bayern Münih, şampiyonluğu erteledi!

Saka'dan Yamal'a büyük övgü!

Carlo Ancelotti'den veda sorusuna cevap

Dünyanın en kısa deplasmanı: 46 yıl sonra geri döndüler

Rayo Vallecano, 4 maç sonra kazandı!

Claudio Ranieri: "Kalmam hata olur"

Real Madrid'in sol bek tercihi Carreras
