Gökmen Özdenak: "Yanlışta ısrar ve tuzak"

Bir deyim vardır, ‘Yanlışta ısrar, inatlaşmadır’ diye... Bugün Galatasaray’da yaşananlar gibi. Yanlışlar inada dönüştü ve sorunların büyümesini de beraberinde getirdi. Bunu görmemizlikten gelen Sayın Başkan Özhan Canaydın’ın yönetimindeki arkadaşlarının aralarındaki rekabetin böyle bir inatlaşmayı yarattığını söylemek, ne yanlış ne de haksızlık olur.

Turgay Kıran ile başlayan ve Ergün Gürsoy ile bugüne taşınan ve Galatasaray’a zarar verecek her türlü spekülasyona kapı açan Hagi hakkındaki tutarsız beyanlar dizisi bir plan çerçevisende sürdürüldü ve günümüzdeki kaos ortamı yaratıldı.

Peki bu kimin suçu dersiniz? Bence ne Hagi’nin ne de futbolcuların... Kaosun nedeni tamamen yönetimdeki kişilerin kendi aralarındaki çıkar çatışmaları... Yetmiyormuş gibi bunu bir de Başkan Canaydın’ın karşısında sanki muhalefet yapıyorlarmış gibi bir rekabet ortamı yaratmalarından kaynaklanıyor.

Hagi bu ülkede her zaman sevildi. Futbolcu olarak bir efsaneydi; ben inanıyorum ki teknik direktörlüğü görevinde de aynı başarıyı gösterecektir. Neden mi inanıyorum? Çünkü mükemmel bir profesyonel. Mesleğine olan sevgisi, saygısı ve iş ahlakının yanı sıra kazandığı paranın karşılığını eksiksiz verebilmenin gayreti içinde olması, bende bu inancı yaratıyor. Ayrıca oryantalist bir yapıda değil. O oryantalist değil ama bizim ülkemiz, kemiksiz karakter yapısına sahip olanların cenneti olduğu için, Hagi’nin kıvırmayan karakteri ve dürüstlüğü bazılarımıza bol geliyor.

Ama sakın bunlardan dolayı üzülme Hagi... Türkiye’de senin gibi düşünen, senin gibi ahlaklı, işine saygı duyan ve senin yaptıklarını takdir eden, senin bile ummayacağın kadar çok insan var.

Bursa maçında tribünler, Hagi ve takımını yıpratan o tezahüratı yapma cüretini gösterdiler. 40 senedir bu camianın içinde olan birisi olarak, Galatasaraylılar’a bir hatırlatma yapmak istiyorum. Söyleyeceklerim konusunda da ısrarcıyım: Siz taraftar olarak Fenerbahçe ve Beşiktaşlılar ile kıyaslandığında etkinlikte üçüncü sıradasınız. Son yapılan istatistiklere bakılırsa (Ne derece doğrudur bilinmez) Galatasaray %36, Fenerbahçe %30, Beşiktaş %17 ve dördüncü sıradaki Trabzonspor ise %7’lik bir taraftar kitlesine sahip. Çoğunluk mu önemli, yoksa kalite mi? Önce buna karar verin. %17’lik Beşiktaş taraftarının, şartlar ne olursa olsun takımlarına (Burada bazı yönetici beslemelerini ayırarak söylüyorum) en üst düzeyde verdikleri destek, sayısal çoğunluğunuza rağmen, sizin ambleminize hiç yakışmıyor...

Sezon başından beri zorluklara rağmen, tribünlerin ‘I Love You Hagi’ sloganının ne şekle geldiğini düşünün. Bunun taraftardan gelmediği aşikar değil mi? Olsa olsa yönetimin içinde birbiriyle ve Hagi ile inatlaşan bazı ‘virüs’lerin organize ettiğini söylemek yanlış olur mu? Bu virüsler baktılar ki G.Saray’ı çökertemiyorlar, Hagi’yi tribünlerin önüne atıp, bu şekilde yok edilmesi tuzağını kurdular. Yapılanlara hoşgörü göstermem mümkün olmadığı gibi, bunları organize edenleri, inanıyorlarsa önce Allah, sonra da ben çarparım!..

Gökmen ÖZDENAK / Star

Webaslan mobil uygulamasıyla spor haberlerine herkesten önce ulaşmak için tıklayın