Galatasaraylılar'dan vaziyet raporu!

 

Fanatik
Banka genel müdürü, akademisyen, ekonomist, gazeteci gibi mesleklerde üst düzeye gelmiş Galatasaraylılar’ın aylarca emek harcayarak hazırladığı 26 sayfalık raporda sorunlar ele alınıyor. "Herşey Galatasaray İçin Platformu" tarafından kitapçık haline getirilen toplantılardan çıkan sonuçlar bilindik gibi gözükse de, net ve Galatasaraylılar tarafından dillendirilmesi açısından bir ilk... Galatasaraylılar’ın Galatasaray’a yabancılaştığı belirtilen raporda bir dünya markası olabilmek için neler yapılması gerektiği sıralanıyor ve sorunların çözümlerine öneriler getiriliyor. Bunlardan bazıları şöyle;

Yönetim, Galatasaraylılar’la iletişim kurmamakta ve dışlamaktadır. Varolan katılımcılık anlayışı, seçim öncesi şov amaçlı toplantılar ve arada bir yapılan tek taraflı bilgilendirme toplantılarından ibarettir. Karamsar, içine kapanmış ve gelecekten korkan bir camianın fikir üretmek, sahip çıkmak ve bilgilenmek için çaba harcamaması şaşırtıcı değildir. Üyeler ve Galatasaraylılar kulüplerine yabancılaştı.

Hesap vermeliler

Merkezi bürokrasinin yokluğu nedeniyle geçici süre için gelen yöneticiler, kısa vadeli kaygılarla yönetmektedir. Bu nedenle 1960’ların yönetim zihniyetiyle bugünkü arasında bir fark yoktur. İki yıl için seçilen yönetim kurulu ne kadar başarısız olursa olsun, yöneticiler bir sonraki seçimin yapılması ve mali kongrede ibra edilmeleriyle sorumluluklarından kurtulmakta ve aklanmaktadır. Kendilerini seçenlere hesap verebilir olmalılar.

Seçimlerde göreve göre adam seçilmemektedir. Yönetimde kişiselleşme ve tek adam yönetimi sorunların en önemlisidir. Varolan yönetim, yaşadığı güven bunalımı nedeniyle ki bu bazı durumlarda aşırı şüphecilik, bazı durumlarda da aşırı güven olarak görülmektedir; otoriter bir yaklaşımla bütün kararları tek başına alma eğilimi içerisindedir.

Ekip yetersizliği, liyakatten çok patronaj - velayet ilişkileri çerçevesinde oy kaygılarıyla oluşturulan yönetim kurulu sorunların çözülmesinde yetersiz kalmaktadır. Galatasaray Spor Kulübü profesyonelleri çok iyi projeler geliştirseler de bu projler yönetim kurulunun gündelik işleri arasında kaybolmakta ve icraata dönüştürülememektedir.

Galatasaray Lisesi mezunlarına öncelik veren tüzük nedeniyle kulüp içinde hizipleşme, liseli - lisesiz ayrımı yaşanıyor ve Galatasaray’ın kan kaybetmesine yol açılıyor. Öte yandan muhafazakar üye yapısı nedeniyle tüzük tadilatının neredeyse imkansız olması, sorunların kangrenleşmesiyle sonuçlanmaktadır.

Lider nasıl olmalı?

Mali konularda şeffaf olunmasını bırakın, Galatasaraylılar; yönetim planları, stratejiler ve hedefler konusunda da son derece bilgisiz bırakılmaktadırlar. Bir çok işlem masa altından yürütülmektedir. Mali sorunlarla ilgili kötü yönetimin bir başka sonucu da gerek sportif gerekse idari başarısızlıklar nedeniyle kulübün marka değerinin düşmesi de gelecekteki gelirlere ket vuran bir faktördür.

Profesyonelleşme adına; kulübe bir CEO atamak, bir icra kurulu oluşturarak yönetim kurulunun yetkilerinin bir kısmını devretmek, yönetim kurulunu şirketlerin yönetim kurulları gibi denetim ve strateji belirleme işlevine indirmek gerekmektedir.

Başarı adına, gerekirse 5 yıl kadar sportif başarılardan vazgeçilerek yeniden yapılanma süreci başlatılmalıdır. Bu süreçte de şu özelliklere sahip bir lider seçilmelidir: Camia içi kenetlenme sağlayacak, Galatasaray değerlerine bağlı, güven sağlayabilecek, güvenilir, karizmatik, kitleleri harekete geçirecek, şovmen, üretici, yaratıcı...



Webaslan mobil uygulamasıyla spor haberlerine herkesten önce ulaşmak için tıklayın
Puan Durumu Fikstür
Bizi Takip Edin :
Webaslan Google+ Webaslan Facebook Page Webaslan RSS Webaslan iPad Webaslan Mobil
En çok okunan haberler