G.Saray'a dair bir söyleşi

Sn. Ant İpek, 2009-10 sezonunu genel olarak nasıl değerlendiriyorsunuz?

Sezon içi çalkantı ve kayırmalar açısından son yılların en sorunlu sezonu geçmesine rağmen Mayıs ayı içinde herşey dengesini buldu.. Bursaspor; mütevazi kadrosu ve takımı bu kadroya uygun oynatan Teknik Direktörleri Ertuğrul Sağlam'la bunca kötünün içinden haklarıyla sıyrılarak Türk Futbol Tarihini tekrardan yazdı ve İstanbul takımlarına karşı oynadığı 6 maçta rakiplerine olası 18 puandan sadece 4'ünü vererek bileğinin hakkıyla şampiyonluğa ulaştı..

Sezon içi çalkantılar ve kayırmalar derken neyi kastettiğinizi biraz açar mısınız peki?

Elbette.. Bunu anlamak için sezonun son 30 saniyesine bakmak kafi bile.. Orta sahada faul olmayan ama sadece maç berabere gidiyor diye evsahibi takım lehine çalınan faul bile hakemlerin tüm sezonu nasıl bir psikoloji ile yönettiklerinin en güzel göstergesi.. Fenerbahçe 92:30'da önde olsa o faul çalınmayacaktı ama berabere olduğu için tüm sezon boyunca aynı tip kararlardan en iyi şekilde faydalanarak son düzlüğe kadar yarışı götürdüler.. Lig boyunca genelde ilk sıralarda yer alan ve kendi sahasında baskıyı daha çok kurabilen takımların lehlerine yapılan hatalar gözümüze çok battı.

Peki Cimbom'un iki sezon üst üste ilk iki içinde yer almamasının sebepleri sizce neler?

Eldeki kadronun ve bu kadroyu yönetme mantalitesinin birbirleri ile uyumlu olmaması.. 4-3-3 ile yola koyulan Rijkaard sezon boyunca defans bloğu hariç orta saha ve ileride sayısız derecede değişiklik yapınca insan ister istemez sezonun ilk yarısında aynı taktikte ısrarcı olduğunu anlamakta zorluk çekiyor.. Galatasaray'ın önümüzdeki sezonda kalede olacağını bilen bir kaleciye ve teknik direktöre şiddetle ihtiyacı var.. Bu Rijkaard ve Aykut gitsin demek değil; tam aksine sezon içinde değerlendirmeler yaparken bir miktar tolerans tanımak demek..

Peki ya yabancılar?

Bonservis bedeli düşmüş Keita, Elano transferlerinde yürütülen politikanın aynısını devre arasında da yürütmek doğru bir strateji gibi yürümedi.. Zira sezon arasında o ana kadar eksiklik yaşadığımız mevkiilere (Neill gibi) takviye yapmak en akıllı politika ama Jo, Dos Santos, Kewell ve Caner'in kalıcı olup olmayacakları belirsizliğini sezon boyunca koruduğu için bu oyunculardan alınan verim oldukça azaldı..

Takımımızın Caner için 3.25 m EUR'luk satın alma opsiyonu bedelini kullanmamasını nasıl değerlendiriyorsunuz?

Yanlış karar.. Toplamda 120 m EUR'lara dayanan bir bonservis bedelindan oluşan oyunculardan takım kuruyorsunuz.. Bu paranın yaklaşıkta 35'de birini 22 yaşında, 5 yıldır profesyonel liglerde top oynayan, 1.80'den uzun boylu adam eksiltebilen bir oyuncu için kullanmıyorsunuz... Peki ben soruyorum; Galatasaray'ın sol beki/açığının bonservis bedeli ne kadar olmalıdır? Elebetteki EUR 3.25 m ve fazlası.. Zaten oyuncunuzun piyasa değeri bu rakamlarda değilse zaten stratejiniz yanlıştır. Bence Caner bilhassa sezonun ikinci yarısındaki performansı ile takımda kalmayı fazlasıyla haketmişti..

Bu sezon en az katkı aldığımız oyuncularımız kimlerdi?

Elano ve Arda.. Birisi Brezilya'nın bir diğeri ülkemizin gözbebeği.. Orta sahada top yapabilen, adam eksilten, çalım atan mücadele eden oyuncular ama gel gör ki sezon boyunca en çok topu oyuna sürmekte zorlandı takımımız.. Mustafa Sarp topu önüne alırken kollarını açarak “nereye vereyim?” tarzı serzenişlerde bulunurken, Barış kafayı maç içinden çok maç dışına yorarken; Ayhan 33. yaşında performansı iyice düşen Hasan ve Ü.Karan gibi yokları oynarken orta sahanın ortası iyiden iyiye çöktü takımımızda.. Rijkaard'ın sezon içi en önemli yanlışlarından biri Arda yokken Elano'ya, Elano yokken Arda'ya takımın topla oynama liderliğini yeteri kadar vermemek oldu..

Harry Kewell?

İstenmeyen bir ayrılık olacağa benziyor Kewell'in ki.. Yaklaşık 1 yıldır taraflar bundan sonraki sezon/sezonlar için anlaş(a)mayarak artık karşılıklı olarak ilişkiyi bitirdiler denebilir. Bence Kewell devre arasında sözleşmesini askıya almak isteyen yönetimize karşı gayet profesyonelce bir tavır alarak, taraftarı da karşısına almadan ve kendini yıpratmadan bizdeki kariyerini sessiz sedasız tamamlamıştır.. Antalyaspor maçında karşılaşmayı beraber izlediğimde Kewell'in tribünlere bile tam olarak bakmadığını ve sakatlığından dolayı hala endişe taşıdığını çok net bir şekilde gördüm.. Eğer bu saatten sonra kalırsan, bizdeki kredin her zaman bakii ama sanırım yollarımız artık ayrıldı.... Yolun açık olsun Harry...

Webaslan mobil uygulamasıyla spor haberlerine herkesten önce ulaşmak için tıklayın