Yazarlardan G.Saray değerlendirmesi!

Uğur Meleke/Hürriyet: Dünkü Galatasaray’ın “sarı omurga”sını izlerken Mourinho'nun yorumu geldi aklıma. Kalede Muslera, savunma lideri Nelsson, merkezde Torreira ve en uçta Icardi öyle iyi bir yapı oluşturuyorlar ki, etrafındakileri taşıyabiliyorlar zaman zaman. Telaşsız lider Icardi yine gereğini yaptı dün. Torreira ilk devrede öyle kritik iki anda devreye girdi ki, özellikle 37’deki müdahalesi gol kadar değerliydi. Belki Galatasaray’ın kanatları orta tercihleri konusunda harika bir günde değillerdi. Belki Rashica savruktu. Helton’a da takıldılar birkaç kez. Ancak her ne olursa olsun o omurganın performansı galibiyete yetti yine. Abdülkerim’in Konya’daki oyun kurucu rolünü Galatasaray’a da taşıması çok uzun sürmedi, Aralık-Ocak sürecinde yaptığı uzun isabetli pas tercihleriyle Galatasaray’ın ofansif gücünün önemli bir parçası oldu. Abdülkerim şu anda ligin en formda yerli stoperi konumunda.

Ömer Üründül/Sabah: "Galatasaray ikinci yarıya çok tempolu ve baskılı başladı. Kerem, rakip defansın yerleşme düzenini bozan varyasyonlara başladı. Fizik açıdan hazır olmasa da Icardi kaliteli bir kafa vuruşuyla takımını öne geçirdi. Fakat kısa süre sonra bu sefer İcardi'ye nazire yapan Adriano'dan benzer özellikte beraberlik golü geldi. Ardından Antalyaspor'da Floranus, kendi kalesine acemice bir gol atınca G.Saray rahatladı. Yoksa maç sonunda sıkıntı doğabilirdi"

Erman Toroğlu/Sabah: "Galatasaray'ın iki büyük silahı var. Biri Muslera, biri İcardi... Atan ve tutan misali. İcardi yine müthiş bir gol attı. Adam ayaklarına da hakim, kafasına da. Yalnız kafanın o vuruşu değil içindeki zekası da mükemmel. Hem rakipten önce düşünüyor hem de kendi arkadaşlarından. Tabii rakibi bir kenara bırakalım, kendi arkadaşları onun ne istediğini bazen anlayamıyorlar. Bu onu sinirlendiriyor. Bunu hissediyorsunuz ama herhalde diyor ki, "Ne yapalım şartlar bu". Yanında kendi ayarında 3-4 futbolcu olsa İcardi, çok daha faydalı olur. Galatasaray'a verilen tribün cezası adeta ödüle dönüştü. Hiç boş yer yoktu. Cezalı olanların yerlerini doldurdular."

Ahmet Çakar/Sabah: "Sağdan Kerem'in ortasına İcardi kafayla uzak köşeye golü atıverdi. Şık ve klas bir gol gibi görünüyor ama belki de İcardi için sıradan... Bu golden hemen sonra ise Antalyaspor, Adriano ile beraberliği yakaladı. Adriano'nun bu kafa golü kesinlikle İcardi'nin attığından çok daha zordu. Oyun kritiğe gelmişti ki Antalya'nın beraberlik golünden hemen sonra G.Saray öne geçti. Bu golü G.Saray değil, auta giden topu kendi kalesine vuran Floranus attı. Hakem Ali Şansalan'ı çok beğendim. Güray'ın ceza alanı dışında elle oynamasını fark edemedi ama verdiği diğer tüm kararlar doğru. G.Saray lehine penaltı verdi. VAR, penaltı öncesi İcardi'nin rakibine faulünü tespit edip uyardı ki yüzde 100 doğru bir uyarıydı, hakem de hem penaltıyı hem de sarı kartı iptal etti. Mükemmel bir uygulama."

Levent Tüzemen/Sabah: Okan hoca öncelikle bu kadar gol sıkıntısı yaşamaması için hücum hattını Icardi'ye göre ayarlamalı. Rashica, Kerem bazen de Mertens kafasına göre oynamamalı. Bu oyuncular buluştukları toplarla İcardi'ye pozisyon hazırlamalı. Özellikle Arjantinli oyuncu attığı kafa golü öncesi Kerem'e şöyle dedi 'Beni görüyorsun çıkarmıyorsun. Ya ayağıma at ya kafama ortala' bu sözün ardından İcardi'nin kafayla attığı golün, mükemmel ortasının altında Kerem'in imzası vardı. İcardi'yi beslersen takım olarak mükemmel bir sofra kurarsın. Galatasaray yönetimleri Diagne ve Falcao'ya inanılmaz paralar yatırdılar. Dursun Özbek ve yönetimi Özellikle Erden Timur, İcardi gibi bir golcünün bonservisini almak için çaba sarf etmeli. Okan Buruk oyuna uzun süre müdahale etmedi çünkü oyuncuları pas hataları yapıyorlar ama birbirlerinin yardımına koşuyorlardı. G.Saray'da Lucas Torreira gibi bir ahtapot vardı. Uruguaylı, sahanın her yerine bastı. Topla rakip arasına vücudunu mükemmel koydu, pozisyon kaybı yapmadı, pas hatası yaşatmadı.

Engin Verel/Akşam: "İlk yarının sonuna eklenen 2 dakikalık uzatmayı da açıkçası anlamadım. Kronometre tutuyorlardı ama sanırım kronometreyi bir yerlerde unuttular. İkinci devre başlar başlamaz, Galatasaray yeniden baskı kurdu. Bu kez ilk devrede gözükmeyen Kerem, harika bir ortayla Icardi'yi buldu. Icardi'nin kafa vuruşu, ortadan da iyiydi. O yükseklikten giden topa dünkü Helton bile bir şey yapamazdı, yapamadı da... Burada da Icardi'nin ustalığı ön plana çıkıyor. Kısa süre sonra ise G.Saray savunmasının bomboş bıraktığı Adriano, skora dengeyi getirdi. Futbol hatalar oyununun karşılığı olarak Antalyaspor bu kez kendi ağlarını buldu. Dün akşamki mücadelede Galatasaray belki de en kötü performanslarından birini sergiledi. Üstelik bunun için herhangi bir mazereti yoktu. Galatasaray'ın ne kart cezalısı ne de sakatı vardı. Şampiyonluk yolunda iyi oynadığınız haftalar olabilir. Ancak belirleyici olanlar, kötü gününüzde neler yaptığınızdır. Galatasaray bu sezon özellikle iç sahada kötü oynadığı bazı maçlardan 3 puanla ayrılmayı başardı. İyiyseniz zaten sorun yok. Ama kötüyken kazanıyorsanız, dünkü gibi yürürsünüz."

Osman Şenher/Milliyet: Galatasaraylı futbolcular yorgun olabilir. Alanyaspor’u kupadan elerken takım olarak çok hırpalandılar. Antalya karşısında da bunun sıkıntısını yaşadılar. Sahada bütünleşemediler. Evet iyi mücadele ettiler ama takım oyunundan uzaktılar. Orta sahada rakiplerine üstünlük sağlayamadılar. Nuri Şahin ise iki kanadı da Güray ve Floranus ile iyi kapatarak sarı-kırmızılıların daha etkili olmasını önledi. Sonuçta Süper Lig öyle bir konuma geldi ki, Galatasaray iyi oynadı, kötü oynadı kimse eleştiremez, eleştirmemesi gerekir. Bütün futbolcular yüreklerini ortaya koydular mı, koydular. İyi mücadele ettiler mi ettiler. Maçı kazanıp üç puanı alıp liderliği devam ettirdiler mi, ettiler. 12 maçtır bu takım yenilmiyor, bu da çok büyük bir başarıdır. Okan Buruk ve talebelerini kutlamak lazım.

Serkan Korkmaz/Fotomaç: "Görüldüğü gibi "ligde kolay maç yok" klişesini sıklıkla duyacağımız haftalara girdik. Buruk'un daha güçlü ve daha şuurlu bir oyun için ideal on birinden bir iki kişinin dokunulmazlığını sorgulaması gerekiyor. Şimdiden söyleyeyim; Giresun maçı dün akşamdan da zor geçecek gibi… Son haftalarda izlediğim Giresun'a "kolay lokma" diyemem. Adana deplasmanında yenilmediler, Kadıköy'deyse kazandılar."

Zeki Uzundurukan/Fotomaç: "Galatasaray, Antalyaspor maçına bir an önce golü bulup rahatlayayım anlayışı ile başladı. Ancak o beklenen gol, dakikalar ilerledikçe gelmedi ve Galatasaraylı futbolcular, gereksiz bir telaşın içine girdiler. Aslında ilk 45'te farkı yakalayacak pozisyonları da buldu sarı-kırmızılılar. Ama Antalyaspor, Benfica'dan öyle bir kaleci almış ki, kaleci değil de sanki uçan panter. İlk yarıda Boey ve Abdülkerim'in şutlarında mucizevi iki kurtarış birden yaptı. Antalyaspor ise Nakajima'nın önüne atılan uzun toplarla Galatasaray kalesinde tehlikeli olmaya çalıştı. Konuk ekibin ilk yarıda Larsson ile bir şutu da direkten döndü. Galatasaray tribünleri, PFDK'nın vermiş olduğu tam 40 blokluk tribün cezasına (yaklaşık 20 bin taraftarın Passolig kartı bloke edildi) rağmen stat tıklım tıklım doluydu. PFDK'nın vermiş olduğu garip ve abartılı ceza bile G.Saray taraftarını durduramadı. Helal olsun G.Saray taraftarına. Güzel bir ders verdi bu akla-mantığa uymayan cezayı verenlere!Maçın son anlarında Mertens'e yapılan hareket, net penaltıydı. Hakem de VAR da atladı. G.Saray'ın seri galibiyetleri çoğaldıkça, -ki 9'da 9 yaptılargereksiz bir stres yaşanmaya başladı. Buruk'un takımını liderlik ve galibiyet serisi stresinden uzak tutması lazım. Galatasaray, bir engeli daha kayıpsız geçerken, şampiyonluk yürüyüşünü sürdürdü. Galatasaray taraftarının bu muhteşem desteği; camianın kenetlenmesi ve takım bütünlüğü, mutlu sona inanmışlığın bir göstergesi..."

Necati Ateş: Galatasaray'da ıcardi atıyor, Gomis giriyor atıyor. Galatasaray için muhteşem bir gidişat. Herkes mutlu şimdi camiada. Hayatta başlangıçları kimse hatırlamaz. Sezon sonu şampiyonluk gelmezse sıkıntı. Nasıl başladığın değil, nasıl bitirdiğin önemli. Her zaman kazanmaya oynayan bir takım. Geri düşse de taraftarın hiçbir endişesi yok. Antalyaspor'da takımın yarısı da yoktu neredeyse. Buna rağmen çok iyi mücadele ettiler. Az ve öz gittiler Galatasaray kalesine. Galatasaray'ın burada olmasındaki en büyük faktör Fernando Muslera'dır. Liderliğiyle, katkısıyla ön plana çıktı. Galatasaray'ın 10. haftada 10 golü falan vardı. İyi oynamasa da kazandı.

Kemal Aslan: "Galatasaray etkili başladı. Galatasaray, rakip takımın topla oynamasına izin verdiği zaman rakip sarı kırmızılı takımı yorabiliyor. Galatasaray'ın kaliteli elleri ve ayakları sahneye çıktığı zaman skoru alabiliyor. 10. haftadan sonra Galatasaray'ı çıkışa geçiren etken Mertens'ti. Takımdaki rolü netleşti. İlk haftalarda savunmada adam kovalıyordu. Ne zaman ki ileriyi düşündü işte o zaman Galatasaray gol bulmaya başladı. Maç kazanabilme alışkanlığı var takımın. Yeni oyuncular geldi. Yerli oyuncu sıkıntısı Galatasaray'ın başını ağrıtabilir dedik ama burada da Okan Buruk hamleleri geldi.

Nihat Kahveci: Yani Icardi, şu 90'dan aşağı bir gol at ya... Her vurduğun 90'a gidiyor. Biz burada hep dedik çok elit. Ben söylemiştim daha önceden gitsin 2 saat kala gelsin maçlara. 9 maç, 27 puan! 26 gol atılmış ve neredeyse maç başı 3 gol. Burada gol yemeyeceksin. Galatasaray kolay kolay gol yemiyor. Muslera gibi bir de kaleciniz varsa rahatsınız. Hatayspor maçında skoru almasına rağmen Muslera ' isterse 7-0 olsun ben gol yemem' diyor. Galatasaray kaleciler konusunda hep şanslı. Muslera inanılmaz oynuyor. Gomis'i göremedik bugün. O girse belki bir gol daha atardı Galatasaray. Galatasaray tabiri caizse gümbür gümbür gidiyor. Şimdi artık Fenerbahçe'nin Beşiktaş'ın, Trabzonspor'un maçlarını rahat rahat izleyecekler. Galatasaray taraftarı mutlu. Bu ligde içerde, dışarda bu şekilde kazanmak kolay değil. Okan Buruk'u da tebrik ediyorum.

"Galatasaray'ın ancak duran topla skoru değiştirme şansı var. ilk yarıdaki oyun Galatasaraylı olsam beni tatmin etmez. Çok teleşlı oynadılar. Galatasaray'ın şiddetli presini bu maç göremedik. Galatasaray 3-4 senedir duran toplarda golü yok. Kullanıcısında da problem vardı tabi. Galatasaray'ın Fenerbahçe ve ilk 5'teki takımlar arasındaki fark kötü oynasa kazanması oldu. Sezon başındaki iyi oynamadığı maçları geçmesi bugünlerin habercisiydi. Galatasaray'da Icardi dışında bütün takım performansının altında kaldı. Muslera'nın yediği golde o topa gitmeli miydi bilmiyorum! Galatasaray 2-1'den sonra da iyi oynadı. Rüzgarı arkasına aldı. Puan olarak da iyi gidiyor. Galatasaray'ın aldığı 27 puan çok ciddi bir puan. Lucas Torreira'yı bugün beğenmedim. Ben Türk futbolunda Fernando gördüm. Adam yiyordu o. Torreira falan demeyin bana."