Spor yazarlarından Galatasaray - Yeni Malatyaspor yorumu!

YAZARLARDAN DEĞERLENDİRME

Spor yazarları, Galatasaray'ın Yeni Malatyaspor'u 2-0 mağlup ettiği karşılaşmayı değerlendirdi.

KOLAY İŞ DEĞİL(ERMAN TOROĞLU)

Sarı-kırmızılılar, Fatih Terim ile beraber takım olarak defans yapmaya başladılar. Bu kolay iş değildir. Öyle boya fıçısına sok çıkar, renk değişsin olmaz. Zaman ister. Nitekim dün gece Galatasaray bunun çok iyi bir örneğini verdi. 10 futbolcu birden defans yaptılar. Buradaki önemli olan olay şu: "Rakip topla gelirken ben onun üzerine çıkarsam, o bana çalım atarsa, ya da bacak arası atarsa, ya da verkaç yaparsa ve ben seyirciye karşı küçük düşersem" anlayışı olur bazı oyuncularda.

ŞAMPİYONLUĞU HAK EDİYOR

2 hafta önce 'şampi' demiştim. Bu maçtan sonra 'Şampi'nin yanına 'y'yi de koyuyorum. Geriye 'on' kalıyor. O da Göztepe maçına bağlı. Zaten onu koyduğunuz zaman kupanın da üzerine konacaksınız. Ama Galatasaray böyle bir hava yakaladıktan sonra bu işin peşini bırakır mı? Ben zannetmiyorum. Futbolda sürprizler var. Şu görüntüyle Galatasaray şampiyonluğu hak ediyor..

5-6 HAFTADIR OYNUYOR

Galatasaray 5-6 haftadır futbol oynamaya başladı. O da daha tam değil. Keyif veriyor. Neden? Hem baskı yapıyorlar hem hücum ediyorlar. Mesela Aykut Kocaman'ın kaybı nerede. Baskıyı iyi yapıyor ama aynı şeyin hücumunda çabuk hareket edemeyor Fenerbahçe, keyif vermiyor. Yani pastayı yapıyorsunuz, üstünü süsleyemiyorsunuz. Fatih ile beraber Galatasaray bunun ikisini daha henüz yapmaya başladı. Tabii bu kolay bir iş değildir..

SEVİYE ATLADI(HAKAN ÜNSAL)

G.Saray için nasıl başlayacağı zaten en bilinen durumdu. Fakat Malatya karşısında seviye atladı takım. İlk dakikada Belhanda ile Malatya’yı ve planları, ilk çeyrek bitmeden Kral Gomis ile maçı bitirdi. Stres seviyesi zor maçlar geldikçe G.Saray farkını ortaya koyuyor. Bu tarz maçları oynama tecrübesi ve geleneği, futbolcular değişse de aynı kalıyor.

FİNAL MAÇLARI

Final maçları deyince, teknik ekibin hayatının final maçllarıyla geçmiş olması bu seviyeyi anlatmak için yeterli olur.

İZMİR'İ SEVER

Belhanda kendisi için çok kolay final paslarını verebilse maç farklı olurdu. Rodrigues, asistleri ile gerekeni, Belhanda golü ile bekleneni, Gomis golü ile istenileni, savunma üzerine düşeni, Fernando-Donk ikilisi işlerini, Muslera da maçın keyfini yaptı. Haftaya son maç son final. İzmir, kutlamalar için güzel şehirdir. İzmir, Galatasaray’ı sever, Galatasaray da İzmir’i...

RÜZGAR ÇOCUK(SERHAT ULUEREN)

Sadık da bir an kendini G.Saray forması altında hayal etmiş olacak ki, maça bu etkiyle başladı. Mina’ya kötü pas çıkardı ve rüzgar çocuk Rodrigues şimşek gibi dalıp Belhanda’ya “al da at” dedi. Belhanda hayatının en kolay golünü attı. İşte 30. saniyedeki bu erken ötesi golle aslında maç bitti. Sonrasında Muslera’nın bir defa olsun yere yattığını görmedim. Rüzgar çocuk, bir de Gomis’e “al da at” pası verdi, bu ikramı da Gomis boş geçmedi

MAÇ SONU BEĞENDİM

Ayakta duracak hali olmayan, yorgun, moralsiz Gomis 28 golü buldu bulmasına ama görüntüsü hiç de sağlam bir golcüyü andırmıyordu. Daha çok veteran oyunculara benziyordu. Gomis’in acilen tam bir check up’tan geçmesi lazım. Gomis’in dün en çok maç sonrası tribün şovunu beğendim. 90 dakikadan daha çok efor harcadı. Yine de 28 gollü bir oyuncu, karizmasıyla, enerjisiyle, tavırlarıyla Türkiye’ye büyük renk kattı, kendisini tebrik ediyorum.

SENEYE DE OLUR

Galatasaray'ın en parlak, en çok katkı veren yıldızı Rodrigues. Rodrigues için İngiltere, İspanya macerası sezonun bitmesiyle başlayabilir. Değeri 25 milyon Euro’dan fazlası olur, eksiği olmaz. G.Saray, Rodrigues’i tutup Nagatomo’nun bonservisini alırsa seneye de şampiyon olabilir. Evet G.Saray haftaya Göztepe’de şov maçına, tur maçına çıkacak. İzmir’de beraberlikte yetiyor Cim-Bom’a ama kazanırlar diye düşünüyorum.

TERİM-ALBAYRAK İKİLİSİ...

Bu sezon en büyük darbeyi bir defa daha ligde ve kupada F.Bahçe alırken, Fatih Terim-Abdurrahim Albayrak ikilisi aylardır yazdığım gibi G.Saray’ı şampiyon yaptılar. Ve bu başarı da başkan Mustafa Cengiz’in de olağanüstü katkısı var. Kutlarım 21. şampiyonluktan ötürü G.Saray camiasını.

TAKTİK DEĞİŞTİRDİ(ÖMER ÜRÜNDÜL)

G.Saray, Sadık'ın hazırlık pasındaki hatasında Rodrigues'in kazanıp, hazırladığı pozisyonda daha 30. saniyede skor avantajı yakaladı. Kısa süre sonra da yine Rodrigues sahne aldı, taşıdığı top ve yaptığı asistle Golmis'le fark ikiye çıktı. Bu golden sonra G.Saray taktik değiştirdi. Önde baskı yerine takım presini orta alana çekti.

OYUN MODELİ...

G.Saray'ın kendine özgü bir oyun modeli var. G.Saray'ı Malatyaspor'un oyuna ağırlık koyduğu bölümlerde fazla sıkıntı yaşamamasının bir önemli nedeni de rakibinin en önemli adam eksilten golcü oyuncusu Pereira'nın sakatlık nedeniyle oynamaması... G.Saray, Chebake'nin sakatlanıp çıkmasından sonra değişiklik hakkı kalmayan rakibinin sayısal eksikliğiyle iyice rahatladı. Oyunu bu arada kendi kontrolüne aldı.

BRUMA'DAN FARKI

Sonuçta G.Saray gelecek hafta şampiyonluk maçına çıkıyor. Ben bu maçı izlerken oyun da rolantideyken bir fikir jimlastiği yaptım. Bruma ile Rodrigues'i mukayase ettim. Bruma özel bir yetenekti. Ama birçok önemli atak girişiminin sonunu olumlu getiremiyordu. Rodrigues ise çok devamlılığı olmasa da sahne aldığı zamanlar çok realist bir kanat forveti. Sürekli dikine gidiyor. Ya top kesiyor ya da gollük şutlar atıyor. Bana göre bu sene G.Saray'ın ön önemli ofansif gücü.

PLANI ÇÖKTÜ(LEVENT TÜZEMEN)

Yeni Malatya, Türkiye'nin en kompakt futbol oynayan takımı ama Rodrigues'in hazırladığı, Gomis'in yalancı koşuyla destek verdiği pozisyonda Belhanda 30. saniyede golü atınca, "Galatasaray'ı önce durdururum, sonra kontrataklarla vururum" planı çöktü. Haftalardır Galatasaray'da ele avuca sığmayan ve Fatih Terim'le müthiş bir yükselişe geçen Rodrigues, Gomis'e attırdığı golle Alex'i yakalamasını sağladı.

ÖZGÜRCE HAREKET ETTİ

Ndiaye'nin gidişinden sonra Fatih Terim'in, "Sana güveniyorum" dediği Donk, Galatasaray orta alanına dinamizm kazandırırken, rakiple top arasına vücudunu akıllı koyup, Malatya ataklarına izin vermedi. Donk'un defansif kalitesinden Maicon-Denayer ikilisi bal yerken, Fernando da oyunu yönlendirme konusunda özgürce hareket etti. Bazen iyi oynayarak kazanırsınız, bazen de skoru ele geçirdikten sonra akıllı savunma yaparak oyuna tutunursunuz.

AK SÜTÜ GİBİ HAK EDİYOR

Malatya'nın 45'le 60 arasında önde yaptığı baskıyı Galatasaraylı oyuncular yardımlaşarak akıllı pozisyonlar alarak püskürttüler. Fatih Terim'in özel konuşmasından sonra hayata dönen Maicon, riske girmediği gibi hava toplarında da Boutaib'e fırsat vermedi. Galatasaray taraftarı, şampiyonluğu anasının ak sütü gibi hak ediyor.

ALKIŞI HAK ETTİ(ATTİLA GÖKÇE)

Golü atan Belhanda. Hani Fatih Hoca oynatsa da oynatmasa da eleştirdiğimiz 10 numara. Doğrusu bir Sneijder olmadığını gördük. Farklı, yavaş ve sakin bir hali vardı. Daha Sneijder takımdan ayrılmadan onun numarasının (10) Faslı’ya verilmesi hem yanlış, hem acaip hem de kaba bir karardı. Her neyse bunları çabuk unuttuk. Dünkü oyunda Belhanda tam da istenen ve beklenen bir 10 numara gibi oynadı. Buluştuğu topla çok çabuk oyun kuran, gollük paslar dağıtan, ilk golde olduğu gibi altı pasa dalıp Gomis’in kaçırdığı topu ağlara yuvarlayan haliyle alkışı hak etti

KAHRAMAN RODRIGUES

Daha çok alkışlanması gereken kahraman Rodrigues’di. Yeşil Burun adalarından Hollanda’ya göç etmiş bir ailenin yeni yurdunda doğan bir çocuğuydu. Eğri oturup doğru konuşarak Rodrigues’i (daha Bruma ayrılmadan) Galatasaray’a kazandıran adamın Riekerink olduğunu söylemeliyiz. Ne var ki Tudor’un zaman zaman anlaşılmaz biçimde oynatmadığı Rodrigues’in balını toplayan Fatih Terim oldu. İnat ve ısrarla oynattı onu. Sorumluluklar verdi. Güvendi.

KUŞKU DUYANLAR...

Galatasaray - Yeni Malatyaspor maçı, Süper Lig’in adına yakışan kaliteli ve ciddi bir mücadele olarak kayıt altına alınmalı. Fatih Hoca ile Erol Bulut’un her fırsatta futbolcularını uyarıp skor tabelasına bakmadan yeni görevler vermesi. Heyecanlarını örterek enerjilerini ortaya koyması ilginçti. Galatasaray 70 puan barajını da aşarak (68-69 puanlık) sezon başın beklentilerinin üstüne çıtı. Artık -hak ederek -kimin şampiyon olduğunu biliyoruz. Kuşku duyanlar varsa, son haftayı beklemelerini öneriyoruz.

SKOR KANDIRMASIN(OSMAN ŞENHER)

Gomis gol atmasına rağmen etkili değildi. Belhanda çok istekliydi, attığı golden sonra taklaları tribünleri çılgına çevirdi, çok mutlu etti. Sinan Gümüş Feghouli’nin yerine oynamasına rağmen bilhassa ilk yarıda çok başarılıydı. Skor karşılaşmayı seyretmeyenleri kandırmasın. Kaçan goller, isabetsiz paslar..

CİDDİYE ALSALAR...

Biraz daha ciddiye almış olsalardı maçı, Cim Bom lehine daha büyük bir fark olurdu. Artık Galatasaray’ın teknik direktörü olsun, futbolcu olsun, taraftar olsun şampiyonluğa inanmışlar. Bitiş düdüğüyle birlikte Gomis’e verilen dev bayrakla beraber futbolcuların ve tribünlerin bütünleşmesi görsel olarak harikaydı.

FIRTINA GİBİ GİRDİ(EVREN TURHAN)

Galatasaray bu sezon kendi sahasında son maçına çıktı ve seyircisinin önünde golü erken bularak maça fırtına gibi girdi. Rodrigues kaptığı topla, golü Belhanda'ya attırdı. Arkasından baskısını sürdüren Galatasaray, Gomis'le skoru 2-0 yaptı. Oyunun kontrolünü elinde bulunduran Galatasaray presle kaptığı toplarla pozisyonlar bulmaya çalıştı ve bunda da başarılı oldu..

DİRİ VE ETKİLİYDİ

Maç o kadar hızlı başladı ki herkes çok farklı bir maç olacağını düşündü. Nagatomo ve Linnes kenarları ilk yarıda çok iyi kullandılar. Hem hücum da hem defansta çok iyiydiler. Sinan Gümüş çok diri ve etkiliydi. Belhanda ilk defa bu kadar çok hücumda gözüktü ve takımını ateşledi. Galatasaray 2. yarıya biraz tutuk başladı. Topu üçüncü bölgeye taşıyamayan Galatasaray, geride çok pas yaparak net olmasa da rakibine posizyon verdi..

ŞAMPİYONLUK ŞARKILARI

2. yarı da fazla geriye çekilen G.Saray ön tarafta fazla çoğalamadı. Donk çok yoruldu ve orta saha da G.Saray topa hakim olamadı. Rodrigues'le net bir pozisyonu da değerlendiremedi. Son bölümde oyunun temposunu çok yükseltmeyen G.Saray 2-0'ın verdiği skor avantajını kullandı. Takım savunması anlamında 2. yarı iyi, hücumda etkisizdi. Önemli olan kazanmaktı. Şampiyonluk şarkılarını söylemeye başladı..