Mustafa Cengiz'in "Gizli ajandası" ortaya çıktı!

38

MUSTAFA CENGİZ'İN GİZLİ AJANDASI (II)

Galatasaray Başkanı Mustafa Cengiz, Milliyet Gazetesi'nde "Başkanın Gizli ajandası" olarak, şampiyonluğun öyküsünü kaleme aldı. İşte Mustafa Cengiz'in anlatımıyla şampiyonluk öyküsü...
37

AVRUPA'YA GİDEMEYECEKTİK

Şampiyonluk sabahı eski futbolcumuz Koray Günter’in ödemeleri ile uyandık. 450 bin euro ödeme yapılması gerekiyormuş. İbra olmadığımızın ertesinde de 75 milyon lira ödeme yapmasak bugün Avrupa’ya gidemeyecektik. Şampiyonluk elbette güzel... Ancak şampiyonluk sabahı eski futbolcumuz Koray Günter’in ödemeleri ile uyandık. 450 bin euro ödeme yapılması gerekiyormuş. Koraylar, Tarıklar alınmış ödemeler zamanında yapılmamış. Bazı takımlar, hatta ezeli rakiplerimizde de var. Boş kağıda imzalatmalar... Biz imzalatamadık. Tarık imzalamadı. Ver senedi, çek verelim dedik yine de kabul ettiremedik. 1 hafta sonrası için bile bunu kabul ettiremedik. Maicon imzalamıyor. Eren Derdiyok imzalamıyor. Hepsine paralarını ödedik.
36

ÖDEMELERLE MOTİVASYON

Bazı Türk futbolculara rötarlar oldu. Ama yabancılara kabul ettirme şansınız yok. 60 günü asla geçirmiyorlar. İşte durum bu... İbra olmadığımızın ertesinde de yine üzerimize düşeni yaptık. 75 milyon lira ödeme yapmamız gerekiyordu. O parayı bulmasam, borçsuzluk kağıtlarını almasak bugün Avrupa’ya gidemeyecektik. Bu ödemeler ile aynı zamanda takımın motivasyonu da sağlandı. Şampiyonluğa giderken konsantrasyonların bozulmasına izin vermedik. Çok ciddi kefaletlerin altına girildi.
35

ŞOK YAŞADIK

Şampiyonluk yolunda rakiplerimizin ölümüne mücadele ettiği herkesin malumu... Saha içerisindeki mücadeleye her zaman saygı duyuyorum. Galatasaray’ın saha dışında olmadığını da tüm Türkiye, Başakşehir maçında izlemiştir sanırım. Hiçbir maçımızın sevincini doyasıya yaşamadık. Maç içerisinde ya da maçtan sonra mutlaka bir sorun çıkıyordu. Üstesinden gelmek gereken ve hiç beklemediğimiz sorunlar çıkıyordu. Ama en çok da 23 Mart’ta yaşananlar hepimizin ağrına gitti. (Genel kurulda ibra edilmemek) Şok yaşadık Bütün arkadaşlar çok çalıştı. Abdurrahim Bey, Yusuf Bey... Perde önünde olanlar, olmayanlar. Çok arkadaşımız var. Onlar için üzüldüm. Sadece ben değil, hepimiz rüyamızda da Galatasaray’ı yaşayan insanlarız. İnsanoğlu et-kemikten yapılma ve duygusal sinir sistemi var. Ağrına gitmek fiili. Bu kelimeyi çok aradım. Bu kelime çok önemli. Ağrımıza gitti. İnsanlar bizi eleştirebilir. Bizden hoşlanmayabilir. İstifanızı da isteyebilir. Ancak bu yapılan muamele planlı idi. Organizeydi. Bütün Türkiye izledi. Çok ağırımıza gitti. Bu ağrımıza gitme hafif bile kalır. Ağıra gitme insan dostlarına küser, üzülür. Biz tam tersine şok yaşadık.
34

MAHKEMEYE VERDİLER

Şampiyonluğa yürüdüğümüz son hafta, yani geçen hafta 9 üyemiz tarafından mahkemeye verildik. Mahkemenin amacı, tedbir kararının kaldırılması. Yani bir ay içinde seçime gidin ve Mustafa Cengiz yönetimi olmadan. Yani 44 kişinin yer almadığı bir seçim... Bizim olmadığımız bir seçime gitmemizi 9 üye, hem de şampiyonluğa giderken istedi. Biz ateşten gömleği taraftarın desteğiyle giydik. Bize oy verenlerin desteğini görmezsek çekiliriz. 2 bin 525 kişiye biz sorumluyuz. Ben veya yönetimim onlara ihanet edip kaçıp gitmeyiz. Ağrımıza gitti ama çekip gitmeyiz. Biz sonuna kadar mücadele ederiz, bu istenmediğimiz yerde duracağımız anlamına da gelmez. Seçim konusu kesinlikle gerektiği anda yapılır, bu bir süre. Galatasaray’ın bir kredibilitesi var, sponsorları var. Seçim süreci Galatasaray’ın maddi gelirleri açısından sağlıklı bir süreç değil.
33

İSVİÇRE SAATİ GİBİ

O mahkemeye verenler, bizim illa gitmemizi isteyenler... Niye bizden bu kadar rahatsızlar? Onu da çok merak ediyoruz. Bize oy verenlerin, taraftarın desteğini görmezsek elbette çekiliriz, çekilirim. Bazı şeyler ağrımıza gitse de bize destek verenlere ihanet edip çekip gitmeyeceğim. Sonuna kadar mücadele edeceğim. Arkadaşlarım da bu mücadeleye hazırlar. Biz devletten geldik ve puzzle çözmeliyiz. Galatasaray’da her şeyi yerli yerine oturtmalıyız. Bunun için epey daha zaman var. Biz şu anda Galatasaray’ın sorunlarının yüzde 10’una ulaştığımızı zannetmiyoruz. Bütün sistemi oturtmalıyız. İsviçre saati gibi tıkır tıkır işleyen bir sistem yapmalıyız. Bütün alımlar, satımlar, sistemler, girişler, personel yönetimi, futbolcu alımı... Baktığınızda böyle tıkır tıkır işleyen bir saat görmelisiniz
32

BURSA MAÇININ YERİ AYRIDIR

Akhisar maçında o son dakikada gelen gol... Çok özeldi. Mitroglou bazı şansızlıklar yaşadı belki sezon içinde ama çok önemli bir gol attı o maçta... O gol bu sezonun en özel gollerinden biriydi. Son dakika golleri hep şampiyonluğun habercisi derler. Galiba öyle bir hisse kapıldık Akhisar maçıyla beraber. Ancak benim için Bursa maçının yeri de ayrıdır. Bursa maçındaki geri dönüş kolay kolay yapılabilecek bir geri dönüş değildi. O maçta şampiyonluğu ne kadar çok istediğimizi bir kez daha anladım. İkinci yarı hiç yenilmeyen, zor deplasmanlarda sadece berabere kalan bir görüntü sergiledik. Elbette bu tabloda devre arasında yapılan transferlerin rolü de fazlaydı. Örneğin savunmada Luyindama ile Marcao’nun uyumu. Bu konuda teknik kadromuzun, scout ekibimizin hakkını teslim etmeliyim. Erzurum ve Konya dönüşlerinde takımın karşılanmasını da unutamam. Taraftar o zor zamanlarda takımı yalnız bırakmadı. Futbolcular da çok etkilendi. En azından bu duyguyu yaşamayan, aramıza yeni katılanlar. Yoksa Galatasaray taraftarı hep zor günde takımının yanında olmuştur. Hoca ilk günden beri istedi. Asla pes etmedi.
31

YANLIŞ BİR ELEŞTİRİ

Eleştirildiğim noktalardan biri de, Fenerbahçe ile oynayacağımız maç öncesi taraftarımızı uğurlamaya gitmem... Bunun nesi eleştirildi anlamadım. O taraftar arasında 400 genel kurul üyesinin olduğunu bilirler miydi? Sanmam Bir tarafta şampiyonluk maçları oynanırken, diğer taraftan ise içeride bir mücadele içerisinde olduğumuzu söylemiştik ya, devam edelim. Eleştiriler olacaktı. Ama son Divan Kurulu’nda eski bir yöneticinin ifadeleri hoş değildi. 17 spor müdürünün olduğu bir ortam için “Baldırı çıplak” ifadesi kabul edilemezdi. Yine o gün eleştirildiğim noktalardan biri de, Fenerbahçe ile oynayacağımız maç öncesi taraftarımızı uğurlamaya gitmem... Bunun nesi eleştirildi anlamadım. O taraftar arasında 400 genel kurul üyesinin olduğunu bilirler miydi?Sanmam. Evet o gün o taraftarların önemli bir kısmı yine genel kurul üyemizdi. Gerçi taraftar, üye bizim için aynı. Ancak bu da bilinmeli... O gün güvenlik nedeniyle stadımızda toplanmıştı taraftarlar. Ben ve yönetici arkadaşlarım maça gitmek için hazırlık yapıyorduk. Odada oturuyorduk. İçinde çok sayıda genel kurul üyemizin bulunduğu bir grup gelerek. “Başkanım biz Kadıköy’e gidiyoruz. Şampiyonluk yolunda önemli bir viraj. Üstelik yıllardır süren kazanamama durumumuz var. Biz gidiyoruz ve sizden stada gidecek taraftara yukarıdan (stadın üst tarafı) bir selam vermenizi isteriz” dediler.
30

HER ŞEYDE HAYIR VAR

Garipsemedim değil bu durumu. Üstten el sallayarak uğurlamak doğru bir hareket olamazdı. Hem saygısızlık hem de ayıp olurdu. Biz siyasi gibi davranamayız. Hem ortada bir gerilim de var. Bizim onu kırmamız da lazım. Taraftar bir bayrama, şölene gider gibi gitmesi gerekir. Her şeyde bir hayır var. Tabii ki Fenerbahçe’yi Kadıköy’de yenmeyi çok isterdim. Ben de herkes kadar isterim 7-0, 8-0 kazanmayı. Ama bir şeyler oluyorsa ki bunu sadece dinsel açıdan değil, determinist açıdan da baksanız bir şey olması gerektiği için oluyordur. Bu hayra yorulur. Biraz mütevekkil olmak lazım. Bizde o tevekkül var galiba biraz. Bizde Abdurrahim çok heyecanlıdır. Yusuf da öyle. Ben de öyleydim ama artık değilim. Mecbur buz gibi durmak zorundayız maçlarda. Yusuf öyle değil ama... Başakşehir maçında ikinci golden sonra o tutamadı kendini gitti, havalara zıpladı. Ben soğuk duruyormuşum! Yanımda kalmak istemedi. Sevinmek, bağırmak istedi galiba.
29

5-6 TANE ÇAKIR ÇIKMALI

Bütün sezon hakemleri eleştirdik. Eleştirmenin göbeğine düşüp, meşhur Kulüpler Birliği meselesinin de bir tarafı olduk. Bunları yeniden tartışmanın pek faydası yok. Ancak Cüneyt Çakır’ın yurtdışı kalitesinde en az 5-6 tane daha hakem çıkarmamız gerekiyor. Bunun da genç hakemlerden olacağına inanıyoruz. Bazı hakemlerin de miadını doldurduğuna inanıyoruz. Galatasaray lehine ve aleyhine hatalar oldu. Bana göre lehine yapılan hatalar aleyhine yapılan hataların çeyreği kadar. Kimine göre daha farklı olabilir. Bizim tuttuğumuz kayıtlar tersini gösteriyor. Ben isim verdiğimde üç seferde toplam 150 gün ceza yedim. Herkes neyin ne olduğunu görüyor. Herkes kendi onuru ve gururuyla kenara çekilmesini de bilmeli. Bunu hem yöneticiler için hem de hakemler adına söylüyorum.
28

İŞTE CENGİZ'İN

Galatasaray Başkanı Mustafa Cengiz, Milliyet Gazetesi'nde "Başkanın Gizli ajandası" olarak, şampiyonluğun öyküsünü kaleme aldı. İşte Mustafa Cengiz'in anlatımıyla şampiyonluk öyküsü... BİRİNCİ BÖLÜM
27

UEFA, CEZA, HACİZ...

"Şampiyonluk hikayesinde üzerime düşen, üstlenmem gereken acil işler vardı. Kısacası benim işim saha dışıydı. Karşımızda UEFA’dan gelebilecek ceza, yüzlerce haciz vardı. Gelir gelmez karşımızda bunları bulduk."
26

TARAFTAR BASKISI!

"Gelir gelmez çözdüğümüz SPK işi elimizi rahatlattı. 1, 1.5 ay gibi bir mesai harcadık bu iş için... Ve UEFA dosyası... Hem 2+1 yıl men yiyorduk hem de para cezası... Tabii ki bunu taraftara anlatmak mümkün değil... Haklı da taraftar... “Ne olacak cezayı al” diyor! "
25

8 AYLIK MESAİ!

"İlk 4 ay UEFA ile uğraşmak zorunda kalmıştık. Ondan sonra ikinci periyot başladı. Bu dönemde tekrar bize ceza vermeye çalıştılar. Üst komite bizi tekrar men etmeye uğraştı. Buna karşı savaştık. Saha dışına konsantre olmak zorunda kaldık. 8 ay sürdü bu mesai..."
24

GOMİS'TEN SONRA TRANSFER KOLAY DEĞİLDİ

"Sınırlamalar var bir de... Gomis gittikten sonra bizim istediğimiz futbolcuyu almak kolay değildi. Biz sattığımız kadar almak durumundayız. "
23

ELEKTRİK, SU, DOĞALGAZ KESİLİYORDU!

"Kapımızda binlerce haciz vardı. Elektrik, su, doğalgaz.. Doğalgaz kesiliyordu. Niye biliyor musunuz? Taa Almanya’daki doğalgazı kuran şirketin parası ödenmemiş."
22

20 KAT BÜTÇELİ FENER'İ YENDİK!

"Fenerbahçe basket maçı öncesi haciz geldi. Basketçileri zor sahaya çıkarmıştık. Buna rağmen 20 kat bütçesi olan takımı yendik."
21

"BEN FUTBOLCU TANIMAM!"

"Yazın Gomis’i sattığımız için çok eleştirildik. Ancak daha sonra kendisi itiraf etti Fransız basınına... Para için gittiğini söyledi nihayetinde... Ben böyle bir futbolcunun niye gönderilmesini isteyeyim ki? Tanımam bile. Ben hiçbir futbolcuyu tanımam."
20

"180 TL'LİK HACİZLER VARDI!"

"Bizim birinci hedefimiz borçları yönetebilir seviyeye getirmek idi. Galatasaray’ın dağ gibi birikmiş borcu vardı. Geldiğimizde borç 2.5, 3 milyar liraydı. Hepsi haciz halinde... Haciz ne demek, Türk hukukunda artık ihtar bitmiş, dava bitmiş. Artık hukuki bütün yollar tükenmiş. Biz bunları hallettik. 180 liradan başlayan hacizler vardı. "
19

TRANSFER, BÜYÜK OPERASYONDU

"Devre arasında yapacağımız transferler önemliydi. Ciddi kararlar alınmalıydı. Gece yarılarına kadar süren konuşmalarımızı unutmam mümkün değil. Yöneticiler, profesyoneller kol kola isimleri konuştuk. Masada 10’dan fazla futbolcunun ismi vardı. O oyuncuları 1-2 gün içinde yetiştirmek, sağlık raporları almak bunlar kolay işler değildi. Teknik kadromuz ve yöneticilerimiz dışında profesyonellerimizin de hakkını vermem lazım. O transferleri yetiştirmek, gerekli lisansların alınması büyük bir operasyondu. Canla başla çalıştılar."
18

BENDE BİLİRİM BORCU...

"Biz de mali açıdan 2 yıldır zarar etmeden artı ile gidiyoruz. Yoksa ben de bilirim 150 milyon euro borçlanıp, gelecek yönetimlerin üzerine borç bırakmayı... Yük bırakmayı... Yapmadım. "
17

NAKDİMİZ, BAKİYEMİZ YOKTU

"Stadımızda gerçekleştirdiğimiz toplantının ardından transferleri neden bitirdik biliyor musunuz? Çünkü geçen yaz dönemi için söylüyorum, bizim yeterli nakdimiz, bakiyemiz yoktu. "
16

UEFA'DAN MEN YERDİK!

"Bu yüzden o forvet transferinde zorlandık, yapamadık. Yoksa UEFA’dan men yerdik. 2 milyon euro da ceza yerdik. Devre arasında ise biz artıdaydık. Rodrigues, Ozan satışları bizim elimizi rahatlattı. O nedenle bu transferleri yapabildik."
15

TEKİKN HEYET PUAN, BİZ PARA HESABI YAPTIK

"Sezon başlayıp, Şampiyonlar Ligi kuraları çekildiğinde teknik heyet nasıl kendine göre puan hesabı yaparsa biz de alınacak puana göre gelecek para hesabı yaptık. Biz 0 (Sıfır) puana göre kendimizi hazırladık. Çok acı ama... Ben hep en kötüye göre kendimi hazırlarım. Yaşamımda da bu hep böyle oldu. "
14

DEVLER LİGİ'NDE HAYAL KIRIKLIĞI YOK

"4 puan aldık. Çok iyi puan... Her galibiyet 2 milyon 700 bin euro... Şampiyonlar Ligi’ndeki performansımız sonrası en ufak bir hayal kırıklığı yaşamadım."
13

DİAGNE'YE TEKLİF GELİR

"Diagne kritik penaltılar kaçırdı belki ama önemli işler yaptı. Bazen hızlı taç atarak, bazen rakip savunmayı yorarak bazen de golleri ile... Sonuçta bu adam en çok gol atan yabancı olarak tarihe geçti. Teklif gelir mi, gelir."
12

DİAGNE, 1 NUMARALI GOLCÜYDÜ!

"Diagne ligin tartışmasız bir numaralı golcüsüydü. Kasımpaşa’daki performansı referans alınabilirdi. Başka hamlelerimiz de olmuştu ama işler istediğimiz gibi sonuçlanmamıştı. Bu şartlarda şampiyon olmak istiyorsak riske girmeden beklentilerimize yanıt verecek bir golcü mutlaka almalıydık. Diagne’yi transfer ettiğimizde herkes “35-40 gol rahat atar” yorumları yapıyordu. Diagne bizde Kasımpaşa’daki performansını sergilemedi belki ama yararlı oldu. Zaten önemli olan onun gol atması değil, yararlı olması. Golleri de atacak."
11

MİTROĞLU, İYİ Kİ ALMIŞIZ!

"Kostas Mitroglou için bir parantez açmalıyım. Taraftar benden bir forvet istemişti. Biz gittik iki tane aldık. Olsun... İyi ki almışız. Bir gol attı ki belki de en kritik gol... Akhisar ile Türk Telekom Stadı’nda oynadığımız maçta o son dakika golü çok önemliydi."
10

DİAGNE SEMPATİK, ÖĞRENECEK

"Galatasaray başka bir seviye. Diagne de sempatik bir çocuk... Öğrenecek, takımla uyumu artacak. Kritik periyotta penaltılar kaçırdı belki ama önemli işler yaptı. Bazen hızlı taç atarak, bazen rakip savunmayı yorarak bazen de golleri ile... Sonuçta bu adam Türkiye’de tarihe geçti. En fazla gol atan yabancı futbolcu... Teklif gelir mi, gelir. Bu işler belli olmaz. "
9

MARCAO, LUYİNDAMA, EMRE....

"Marcao, Luyindama gibi potansiyeli olan futbolcular aldık. Hem genç hem de kaliteli futbolcular... Galatasaray aynı zamanda bir yatırım yaptı. İşte onlar geldikten sonra savunmadaki performans ortada... Belki onları alırken eleştirildik, sorgulandık. Ama ikisinin savunmaya gelmesiyle beraber defanstaki problemler büyük ölçüde çözüldü. Semih oynasa da oynamasa da takımı için yüreğini ortaya koyan, karakteri sağlam futbolculardan biri... Risk almadık, kiraladık."
8

EMRE'Yİ İYİ Kİ ALMIŞIZ

"Emre Taşdemir için Bursaspor’a bir para vermedik. Serbestti ve kadromuza kattık. İyi ki de almışız. Bek lentilerin çok üzerinde bir performans sergiledi."
7

F.BAHÇE'DE PROVOKASYONA DÜŞTÜK!

"Fenerbahçe maçı kırılma noktalarından oldu. Provokasyona düşürüldük. Olmasaydı daha iyi olurdu. Tek yara alan biz olmadık, Fenerbahçe de yara aldı. İki büyük camia. Yani ikisinin de yara alması iyi olmadı. Ben daha sakin gitmesini isterdim. Rakibin oyuncusu her şeyi provoke etti. Kimin eline ne geçti? "
6

OZAN'DA ÖVGÜYÜ HAK EDİYRUZ

"Ozan’ın, “7.5 milyon euroya serbest kalır” maddesine rağmen daha çok para kazandırıp 11 milyon euroya gitmesi çok büyük övgüyü hak ediyor. Galatasaray altyapısından çıkan bazı insanların tavırlarını görünce Ozan gibi insanların değerini daha iyi anlıyoruz."
5

7.5'E GİDİYORDU!

"Ozan Kabak’ı İtalyanlar 7.5 milyon euroya alıp götürüyordu. Sözleşmesinde “7.5 milyon euroya serbest kalır” maddesi bulunan bir futbolcunun 11 milyon milyon euro gitmesi kolay izah edilebilir bir durum değil."
4

OZAN TRANSFERİNİN PERDE ARKASI...

"Bu duruma Almanlar da çok şaşırdı. Stuttgartlı yöneticiler bizimle transferden sonra temasa geçtiler. 7.5 milyon euro serbest kalır maddesi olan bir futbolcunun 11 milyon euroya alınmasını açıklamakta zorlanıyorlarmış. Banka hesapları ortada... Gelen giden paralar belli... Burada Ozan ortaya bir karakter koydu. Menajeri de bir Galatasaraylı gibi hareket etti. Galatasaray’ın menfaatlerini düşündüler. Böylece 3.5 milyon euro daha fazla kazandırdılar. Burada hem Ozan’ın temsilcisine hem de Ozan’a teşekkür ediyorum."
3

KATAKULLİ YOK, RESMİ

"Ortada bir katakulli yok. Bizim de işimiz olmaz zaten. Her şey resmi olarak gözüküyor. Burada futbolcu, Galatasaray’a daha çok para kazandırmak için hareket etti. Bu da bizim elimizi güçlendirdi. Yoksa 7.5 milyon euro verseler ve futbolcu da gitmek istese bizim söz hakkımız yoktu. Üstelik bunu yapan çocuk çok düşük bir rakam alıyordu bizde... "
2

OZAN ÖVGÜYÜ HAK EDİYOR

"Tabii Alman medyası bu transferden dolayı Stuttgart’ı suçladı, eleştirdi. Ozan çok daha büyük övgüleri hak ediyor. Bazen denk geliyor ve maçlarını izliyorum. Onunla gurur duyuyorum. Umarım en değerli genç futbolcu kategorisinde de seçilir ve ödülünü alır. Çok daha iyi yerlere geleceğini düşünüyorum. Ailesiyle de tanıştım Ozan’ın. Babası Adalet Bakanlığı’nda görevli... Çok teşekkür ederim ailesine. Çok iyi bir evlat yetiştirmişler."
1

BAZILARINI GÖRÜNCE, OZAN'I İYİ ANLIYORUZ!

"Galatasaray altyapısından çıkan bazı insanların Galatasaray taraftarına olan tavırlarını görünce, bizim altyapıdan çıkmış, Ozan gibi insanların değerini daha çok anlıyoruz."
Puan Durumu Fikstür
Bizi Takip Edin :
Webaslan Google+ Webaslan Facebook Page Webaslan RSS Webaslan iPad Webaslan Mobil
En çok okunan haberler