Galatasaray'ın Uruguaylı yıldız kalecisi Fernando Muslera, GS TV'ye özel bir röportaj verdi ve samimi açıklamalarda bulundu.

İŞTE MUSLERA'NIN SÖZLERİ...

"İSTANBUL'A 19 SAATTE DÖNDÜM"

Milli takım araları benim için çok yorucu oluyor. Normalde izlediğim rota; İstanbul'dan Sao Paulo oradan da Montevideo şeklinde… Uruguay'dan da nerede maçımız varsa oraya gidiyorum. Bu sefer maçımız Kolombiya'daydı. Dönüş yolculuğum, Kolombiya'dan Panama oradan da İstanbul'a şeklinde oldu. Kolombiya-Panama arası 1 saat sürüyor. Orada 3-4 saat aktarma bekledim. Panama'dan İstanbul'a da 14 saat süren bir yolculuk sonrası geldim.

"OYNADIĞIMIZ OYUNDAN ZEVK ALIYORUM" 

Günümüz futbolunda kaleci de oyun içinde olmak zorunda. Maçlar çok hareketli geçiyor. Kaleci olarak takımınıza bir ekstra futbolcu olarak yardım etmek zorundasınız. Ben de elimden geldiği kadar bunu yapmaya çalışıyorum. Uzun yıllardır Galatasaray'da oynuyorum. Çok önemli bir takımdayım. Bu sene çok iyi bir kadromuz var. Oynadığımız oyundan da inanılmaz zevk alıyorum. Oyun içinde kendinize güvendiğiniz anlar oluyor. Takım arkadaşlarım, taraftarımız camiamız bana bu güveni veriyor. Ben de bu güveni hissederek bu hareketleri yaptım. Daha önce bir de gol attım. Kariyerimdeki ilk goldü. Beni çok mutlu etmişti. Asistim var, çalımlar var… Sıradaki ne derseniz, keyif alarak güvenerek devam edeceğim. Bakalım neler olacak?

"KUPALAR KAZANMAYA DEVAM EDİYORUZ" 

İlk geldiğim gün buraya kupalar kazanmak için geldiğimi söylemiştim. Türkiye'nin en iyi takımına gelmiştim. Bu kadar kupa kazanmayı ben de beklemiyordum. 5 senedir buradayım. Altıncı sezonuma girdim. Kupalar kazanmaya devam ediyoruz. Takım arkadaşlarımın yardımıyla amacımı gerçekleştirmeye devam ediyorum. Bu da beni inanılmaz mutlu ediyor.10 kupa da benim için çok özeldi. Hem takım için bir kupa kazanmış oluyorsunuz hem de kendi kariyerinize bir başarı daha ekliyorsunuz.

"GALATASARAY ÖNEMLİ YERDE" 

Galatasaray kariyerimde çok önemli bir yerde. Wanderers futbola başladığım kulüp. Bana kattıkları ortada. Lazio da Avrupa'ya ilk adımımdı. Galatasaray'dan çok şey öğrendim. Çok büyük başarılar yaşadım. Kariyerimde çok önemli bir yer alacak.

"ŞAMPİYONLAR LİGİ'Nİ HAK EDİYORUZ" 

Galatasaray için Şampiyonlar Ligi çok önemli. Hep orada olmalıyız. Avrupa'nın önemli takımlarından biriyiz. Hedefimiz sürekli olarak Şampiyonlar Ligi'nde oynamak. Kupa 1'de oynamak futbolcular için de bir ayrıcalık. Avrupa'nın en iyi takımlarıyla maç yapıyorsunuz. Dört sene Şampiyonlar Ligi'nde mücadele ettik. Çok güzel maçlar oynadık. Bu sene tekrar bu hakkı alıp gelecek sezon orada olmak istiyoruz. Galatasaray'ın hak ettiği de bu. Deplasmandaki Schalke maçı unutulmazdı. Son dakikada gelen gol, güzel oyun, soyunma odasında yaşananlar… Bu nedenlerle unutamayacağım maçların başında o geliyor.

"PENALTI KURTARMAK ÇOK GÜZEL" 

Süper Kupa'daki penaltı kurtarışı sonra hissettiklerim televizyonda çok net gözüktü. Çok yorgundum… Koşmaya halim yoktu. Bu nedenle Brezilya dansı yapmayı tercih ettim. Taffarel'i de hatırlamış oldum. Bir kaleci için penaltı kurtarmak güzel ama bu kurtarış bir de kupa getirirse çok özel oluyor. Görüntüler de her şeyi anlatıyor.

"HER ŞEY SAYGI ÇERÇEVESİNDE" 

Sosyal medya ile aram iyi ve takip ediyorum. Taraftarımızın yaptıkları görselleri ve şakaları görüyorum. Hepsi çok komik. Şu an arasından bir tanesini söylemek doğru olmaz. Futbolun içinde gol atmak, asist yapmak, çalım atmak var. Her ne yaparsam rakibe saygım kaybolmuyor. Hiçbir şeyi rakibi aşağılamak ya da kötü göstermek için yapmıyorum. İster istemez taraftarlar bazı şeyler yapıyor. Takip ediyorum. Hepsi de hoşuma gidiyor.

"KEŞKE 50 BİN DEĞİL 100 BİN KİŞİ OLSA" 

İnanılmaz bir atmosfer oluyor. Taraftarımız bizim için çok önemli. Bunun seviyesini tarif etmek imkansız. Bize ekstra motivasyon sağlıyorlar. Bütün oynadığım kulüpleri düşünüyorum da hayatımda böyle bir atmosfer görmedim… Onlar stadı doldurduğunda bir kişi değil 15 kişi fazla oynuyoruz. Devamlı bizimle olmaları lazım. Geçen sezon bizim de performansımız kaynaklı yanımızda olamadılar. Bu durum bizi de negatif etkiledi. Şimdi hep bizim yanımızdalar. Onlarla beraber olduğumuz zaman maçlara da daha iyi hazırlanıyoruz. Keşke Trabzonspor maçında 50 bin değil 100 bin kişi olabilse…