Kulübümüzün borcu açıklandı!

Galatasaray Kulübü'nün mart ayı olağan Divan Kurulu Toplantısı, Galatasaray Lisesi'nde yapıldı.

İstanbul'daki Gezi Parkı odaklı olaylar sırasında yaralanan ve 269 gün sonra tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybeden Berkin Elvan'ın cenaze töreni nedeniyle bugüne ertelenen toplantı Tevfik Fikret Salonu'nda, İrfan Aktar başkanlığında gerçekleştirildi.

Kulüp başkanı Ünal Aysal'ın programı nedeniyle katılamadığı toplantıya, yönetim kurulu üyeleri Özkan Olcay, Adnan Nas, Ahmet Ocaklı, Mehmet Cibara, Necati Demirkol, Mete İkiz, Mehmet Karlı, Ebru Köksal ve Mehmet Emin İpekdokuyan hazır bulundu. 

Toplantıda söz alan yönetim kurulu üyesi Mete İkiz, kulüp ve bağlı ortaklarının 31 Aralık 2013 tarihi itibarıyla düzenlenmiş mali, idari ve  sportif raporu divan kurulu üyelerine sundu. İkiz, dönem itibarıyla kulüp ve bağlı ortaklarının konsolide net borç alacak farkının 555.1 milyon lira (260.1 milyon ABD Doları) olduğunu açıkladı.

Satış gelirlerinin 491.9  milyon lira olduğunu anlatan Mete İkiz,  bunun yüzde 23'nü stat, yüzde 17'sini mağazacılık, yüzde 15'ni de yayıncılık gelirlerinin oluşturduğunu söyledi.

Banka kredilerinin 316.5 milyon lira olduğunu vurgulayan İkiz, kredilerin yüzde 71'nin kısa, yüzde 29'nun ise uzun vadeli olduğunu dile getirdi. Kulübün temlik ve teminatlarının 867 milyon lira olduğunu kaydeden Mete İkiz, 2012 yılında 4.84 olan teminat kredi oranının 2.74'e gerilediğini ifade etti.

İkiz, Galatasaray'ın futbol gelirlerinde Avrupa'da ilk 20 kulüp arasında olduğunu da sözlerine ekledi.

Nas: "Sermaye arttırımı konusunda haksızlığı uğradık"

Galatasaray Kulübü Yönetim Kurulu Üyesi Adnan Nas, kurumsallaşma çalışmaları çerçevesinde çok önemli adımlar attıklarını belirterek, "Galatasaray çok zor bir işe kalkışmıştır. Türkiye'deki hiçbir kulüpte olmayan bir işi başarmaya çalışıyoruz. Henüz bu konuda yol alacağımız mesafe var. Kolay olmuyor, elimizden geldiğince çalışıyoruz ama geçmişe oranla gelişme kat ettik" dedi.

Nas, sermaye arttırımı konusunda haksızlığa uğradıklarını savunarak, "Sermaye artışı konusunda başvurumuz Sermaye Piyasası Kurumu (SPK) tarafından reddedildiğinde haksızlığa uğramıştık. Baştan itibaren hak ettiğimiz bir sermaye artışını sağlayamadık. Mevzuatta olmayan bir karara uymak için yeniden başvurduk ve birçok çalışma yaptık" şeklinde konuştu.

Adnan Nas, sermaye arttırımıyla kulüpte ciddi bir maddi rahatlama sağlamayı amaçladıklarını aktararak, şunları kaydetti:

"İkinci başvurumuzda da haksızlığa uğradık. Tahsisli sermaye artışı şeklindeki bir işlemin içine sokulduk. Bu da öngörülmeyen ve daha önce benzerine rastlanmayan bir uygulama. Enteresan. Önce hakim ortak sermaye artışını yapacak,  sonra 30 günlük süre içinde diğer hissedarlar isterlerse alabilecek. Bize tahsisli işlem yapmasalardı 313 milyon liralık bir artık düşünüyorduk. Bu işlem nedeniyle B senaryomuza geçtik. Artış sonunda 77 milyon liralık nakit girişi sağlanacak. Olmazsa hisselerdeki payımız yüzde 71'e çıkacak. Yine de Galatasaray'ın lehine olan bir manevra alanı kazanmış olacağız. Önümüzde birçok maddi kaynak sağlayacak alternatif var."

Kulüpte görevine son verilen bir hukukçuya evrakta sahtecilik ve nitelikli dolandırıcılık suçlamasıyla dava açıldığını dile getiren Nas, sözlerini şöyle tamamladı:

"Biz sizlerin temsilcisiyiz. Galatasaray'da bir olay olmuşsa ve parası kaybolmuşsa bir takım kararlar alıyoruz. Performans ölçümü yapıyoruz, sistemin nasıl işlediğini biliyoruz. Zarara kimin yol açtığını biliyoruz. Ayşegül E. ismindeki hukukçu arkadaşımızla ilgili olarak kendisinden faiziyle yakın tarihli bir senet alınmıştır. Bu senet icra yoluyla takip edilecektir. Ayrıca 27 Şubat itibarıyla resmi evrakta sahtecilik ve nitelikli dolandırıcılık suçlamasıyla dava açtık, ancak avukat olduğu için yargılanması için Adalet Bakanlığı'ndan izin alınması gerekiyor."

Kozak'tan Türk futbolu için barış çağrısı

Toplantıda söz alan üyelerden Hayrettin Kozak, Trabzonspor ile Fenerbahçe arasında oynanan ve tribün olayları nedeniyle yarıda kalan maça değinerek, "Türk futbolu, son derece kötü sonuçlar oluşturabilecek büyük bir tehlike atlattı" dedi.

Futbolda yaşanan gerginliği Galatasaray, Fenerbahçe, Beşiktaş ve Trabzonspor kulüplerinin başkanlarının çözebileceğini ileri süren Kozak, "Türk futbolu, son derece kötü sonuçlar oluşturabilecek büyük bir tehlike atlattı. Hiç kimse yarın Türkiye'nin başka bir şehrinde olmayacağının hiçbir garantisi yok. Futbol itibarıyla bu gerginliği en aza indirecek aktörler bellidir. Yeter ki istesinler, kararlı olsunlar ve birtakım şeyleri göze alsınlar. Bana göre bunlar büyük kulüplerin yöneticileri ve başkanlarıdır" diye konuştu.

Hayrettin Kozak, Galatasaray Kulübü'nün gerginliği sonlandırmak için öncü kulüp olacağına inandığını dile getirerek sözlerini şöyle tamamladı:

"Bir masanın etrafında 4 büyük kulübün başkanı ve Türkiye Futbol Federasyonu başkanını bir masa etrafında görmek zor değil. Bunun için taraftardan, genel kuruldan korkmadan yapmak lazım. Eğitim seviyesi, medeniyet düzeyi, genel kurul ve taraftar yapısı gereğiyle Galatasaray'ın bu konuda öncü olmasında bir engel görmüyorum. Futbolun canavarlığını daha önce gördük. Bunları ne pahasına olursa olsun durdurmamız gerek. Lig bitene kadar olumsuz konularda sessiz kalalım ama sadece hep beraber sükunetimizi korumayı konuşalım. Bu ligi bir felaket yaşamadan sona erdirelim. Galatasaray, futboldaki kargaşayı sona erdirebilir. Ne yapar eder bu dört büyük kulübün başkanlarını bir masanın etrafında toplarız."

Öte yandan toplantıda üyelerden Hatice Günay ile başkan İrfan Aktar arasında, Günay'ın, üyeler arasında yazışmaların yapıldığı sosyal paylaşım platformundaki yazısı nedeniyle tartışma yaşandı.

Ali Tanrıyar'a plaket verildi

Divan Kurulu toplantısında bu yıl 100 yaşına giren sarı-kırmızılı kulübün eski başkanlarından Ali Tanrıyar'a hizmetlerinden dolayı teşekkür plaketi verildi.

Galatasaray Kulübü'nde 1986-1990 yıllarında başkanlık yapan Tanrıyar'a plaketini, İrfan Aktar takdim etti. Yönetim kurulu üyeleri de Tanrıyar ile hatıra fotoğrafı çektirdi. 

Tanrıyar yaptığı kısa konuşmada, "Galatasaray benim hayatımdır. En büyük Cim Bom" dedi.