Galatasaray TFF'ye savaş açtı

TFF ile Fatih Terim’in Milli Takım’a gitmesinden sonra G.Saray camiası arasında yaşanan soğuk savaş yerini sıcak çatışmaya bırakıyor.

Sarı-Kırmızılı kulübün 14 Aralık’ta resmi siteden yayınladığı ve TFF’yi hedef alan duyurunun arkasında yatan nedenlere AKŞAM ulaştı. G.Saray yönetimi, taraftardan ve üyelerden gelen baskıyla önümüzdeki günlerde TFF’ye hukuk savaşı başlatmaya hazırlanıyor. Bu mücadelede Aslan’ın elinde 4 önemli enstrüman var.

"TFF IRKÇILIK SUÇU İŞLİYOR!"

G.Saray yönetiminin en büyük rahatsızlığı, TFF’nin ırkçılık konusundaki tavrı. Drogba ve Eboue’nin Mandela tişörtleri sonrası disipline verilmesi bu konuda bardağı taşırmış. Çünkü Sarı-Kırmızılı yönetim TFF’nin bu konuda ‘sistematik bir ırkçılık’ yaptığını düşünüyor ve dolayısıyla ‘evrensel suç işlediği’ kanaati hakim.

Emre Belözoğlu’nun Zokora’ya ‘Pis Zenci’ sözünün örtbas edildiğini, Drogba’ya Kadıköy’de sallanan muzların da aynı şekilde görmezden gelindiğini söyleyen yöneticiler şu tespitlerde bulunuyor: “Türkiye Irkçılığın engellenmesi için yapılan anlaşmaya taraf. O anlaşmada, ‘Bir kişinin ırkçılığa karşı olduğunu ifade etmesinden dolayı cezalandırılması, ırkçılık suçudur’ diyor. Irkçılığa karşı tutumunu ortaya koyan Drogba ve Eboue cezalandırılıyor. Hedef gösteriliyor. Dolayısıyla ırkçılık suçu işleniyor.”

"AVRUPA GELİRİMİZ TIRPANLANDI"

G.Saray yöneticileri Şampiyonlar Ligi gelirlerinin düşmesinde de TFF’nin kasti bulunduğunu söylüyorlar. Türkiye’de bu yayını yapacak onlarca televizyon kanalı bulunmasına rağmen TFF’nin sadece 2 kuruluşu ihaleye çağırdığını ve rekabet ortamı yaratmadığını öne sürüyorlar.

Bu konuda da TFF’ye yönelik suçlamalar şu şekilde: “TFF, Türkiye’nin bu organizasyondan hak ettiği parayı alması için gerekli özeni göstermedi. Şu anda G.Saray’ın Şampiyonlar Ligi’nden elde ettiği gelir UEFA Avrupa Ligi’yle aynı. Emsallerine göre 3-4 kat daha düşük para alıyor.”

"İŞİN PEŞİNİ BIRAKMAYACAĞIZ"

TFF’ye karşı bir başka isyan da, disiplinle ilgili eylemlerin önceden basına sızması: “Bize yönelik disiplin kuruluna yapılan sevkler, daha bize gelmeden kamuoyuyla paylaşılıyor. Bunu sızdırmak da adli bir suçtur. Sevk Juventus maçından önce yapılmıyor ama yapılacağı duyuruluyor. Amaç oradakiler rencide olsun. Federasyona 2 kez yazı yolladık. ‘Kim sızdırdı’ dedik cevap gelmedi. Sızdırma suçunun tespiti ve haklarında işlem yapılıp, görevlerine son verilmesi için yazı yazdık yine cevap yok.”

SİMİTÇİDEN HİÇBİR FARKI YOK

Yönetici Sedat Doğan’a verilen 60 günlük ceza da bir başka rahatsızlık. G.Saray böyle bir cezanın teknik olarak verilemeyeceğinde ısrarcı. Yönetimde, “TFF’yle anlaşması olan G.Saray Derneği değil, G.Saray Sportif A.Ş. Sedat Doğan’ın da Sportif A.Ş. yönetiminde bir görevi yok. Dolayısıyla böyle bir ceza verilemez, sevk bile yapılamaz” iddiası var.

Dernek yöneticilerinin hukuksal anamda TFF için sokaktaki simitçiden farkı olmadığını söyleyen yöneticiler, “Soyunma odasında küfür edene 21 gün, G.Saray’ın haklarını savunana 60 gün. Bu kötü niyetin delili” görüşündeler.

Webaslan mobil uygulamasıyla spor haberlerine herkesten önce ulaşmak için tıklayın