Fatih Altaylı: "Galatasaray'ın bitişi başlamıştır!"

Fatih Bey, Galatasaray yine karıştı. Adnan Polat'tan sonra yine bir başkan ibra edilmemek suretiyle düşürüldü. Galatasaray’da neler oluyor?

Ne olacak; rezillik oluyor. 2 bin kişinin seçtiği başkanı, mali genel kurullarda organize olmuş iki yüz kişiyle deviriyorlar. Sonra bir belirsizlik süreci... Şampiyonluğu kovalayan takıma içerden takılmış bir çelme. Oysa kulübe bir çeki düzen gelmiş, ödemeler düzenli yapılır olmuş, borçlarda bir azalma var. En azından kötü giden bir şey yok şimdilik.

Kim peki bu çelmeyi takanlar?

Bunların başını çeken liseci diye bir grup var. Bunların geçim kaynağı da, varlık nedeni de Galatasaray. Ellerinden gidecek diye ödleri patlıyor. Çünkü bununla yaşıyorlar.

Bunu kaptırmamak için her türlü tezgahı kurarlar. Bunun yanı sıra Mustafa Cengiz’in tavrını beğenmeyenler var. Bir de tabii kulübü iş alanı haline getirmiş olanlar var. Bunlar kulüpteki avantaları kesilir diye korktular.

Sizce Mustafa Cengiz iyi bir başkan mıydı?

Bence ne olduğunun önemi yok. Başkanı beğenmeyebilirsiniz. Ama yolu bu değil. Bin küsur imza toplarsınız, kulübü kongreye götürürsünüz. Başkan adayınız olur, plan olur, program olur, ne yapacağınız belli olur. Burada öyle bir şey yok ki! Devirelim yönetimi. Sonra. Sonrası yok. Hele bir devirelim. Futbol takımı şampiyonluğa gidiyormuş, voleybol takımı iyiymiş, borçlar ödeniyormuş umurlarında değil.

Peki kim gelecek şimdi? Biri çıkar. İyi de kim? Yine bir ara dönem. Yine kısa dönem bir başkan. Yine derme çatma yönetimler. Çok açık söylüyorum bu liseci tayfa Galatasaray’ı yok oluşa götürüyor. Bu kulüp yok olur. Biter. Farkında değiller.

Sizce Mustafa Cengiz’in hataları nelerdi?

Mustafa Cengiz başkan oldu, buldumcuk oldu. Hazmedemedi. Galatasaray tarihinin en zayıf başkanı olduğunu anlayamadı. Siyaseten çok zayıftı. Dursun Özbek’in başarısız ve rezil bir başkan olmasından dolayı seçildi, kendisi şahane bir Galatasaray Başkanı olacağı izlenimi uyandırdığı için değil. Bunu anlamadı. Kendisini destekleyenleri dinlemedi.

"Galatasaray’a yakışmayan üslupta konuşmalar yaptı. Üyeliklerle ilgili patlayan olayda, makul ve yatıştırıcı olamadı. Tecrübeli bir Galatasaraylının yarım saatte çözeceği olayı, büyük bir mesele haline dönüştürdü. Ama buna rağmen genel tabloda çok da başarısız değildi ve en azından böyle bir sonucu hakkedecek bir şey yapmadı."

Ne yapabilirdi peki!

Başından beri hatalı davrandığı için genel kurulda yapabileceği pek bir şey kalmamıştı. Biz bu organizasyonu görüyorduk ve ibra edilmeyeceğini anlamıştık. O bunu anlayamadı. Kendisini uyardık. Dinlemedi. Son olarak genel kurulda Faruk Süren kendisine gitmiş ve “Başkan salonda hava aleyhine. İstersen yaz sonunda seçime gideceğim de kurtaralım. Yoksa Galatasaray’a yakışmayan şey tekrarlanacak gibi” demiş.

Sizce seçime gitmeli miydi?

Ben de olsam gitmezdim. Her mali genel kurulda böyle bir tehdit mi sallanacak başkanların üzerinde. Seçimi kaybet, gel ilk mali genel kurulda 100 kişi ile yönetim devir. Böyle şey mi olur. Rezillik bu. Galatasaray’ı rezil ediyorlar.

Mustafa Cengiz ne yapmalı?

Bir kaç seçenek var bence. İdari ibra diye ayrı bir ibra yasal olarak yok. Takmayıp devam edebilir ve yasal olarak olmayan bir ibradan ötürü 'ben bırakmam' diyebilir. Bu bir seçenek. Bu sefer mahkemeler, kayyumlar falan tam rezillik. Ya da seçim kararı alır Haziran’a ve lig biter kulüp seçime gider.

Siz hangisini tercih edersiniz?

Ben bu durumda olsam yarın bırakırım kulübü. İbra etmeyen arkadaşlara derim ki, “Ben bu akşam itibarıyla bıraktım. Gelin devralın kulübü. Bu gece. Ben yarın yokum” derim. Ne halleri varsa görsünler. Galatasaray’ı bu kadar düşünmeyen bir güruha böyle yapmak lazım. Alın oyuncağınızı. Sizin olsun demek lazım. Çünkü bunlar anca bundan anlar.

Kim başkan olur seçimde?

İnan Kıraç çıksın artık. Öyle Şeref meşref demekle olmaz. Çıksın yüreği varsa başkan olsun.

Çıkar mı?

Çıkmaz tabii ki. Doğru düzgün kimse çıkmaz artık. Ben size söyleyeyim Galatasaray’ın bitişi başlamıştır. Çünkü adam gibi hiç kimse böyle bir güruhun var olduğu ve yönetimlere parmak salladığı yerde başkan olmak istemez.