Drogba: "Harika bir kariyerim oldu"

Futbolculuk hayatım bittikten sonra hala çok yoğunum. Futbolcuyken antremanlara, maçlara, yolculuklara ve fitness’a odaklanıyorsunuz. Şu anda daha çok sponsorlar ve markalar için çalışıyorum ama genel olarak kendim için çalışıyorum. Bugünlerde Chelsea ve Yokohama için elçilik görevinde bulunuyorum, resmi sponsorlar var tabiki. Ülkeleri ziyaret ediyorum, geçtiğimiz günlerde çeşitli yerlere uğradım, Hindistan, Tokyo, Lyon, Madrid…

Harika bir kariyerim oldu, çok güzel bir hayatım oldu. Mükemmel oyuncularla oynadığım için çok şanslıyım, ayrıca onlarla karşılaştım da, harika yeteneklerdi. Futbol bana dünyayı dolaşma imkanı verdi, onu daha iyi öğrenmemi sağladı. Farklı kültürler, ve insanlar tanıdım, bunu için kendimi çok şanslı hissediyorum. 

20 yıllık kariyerimde bir çok güzel an yaşadım, birini seçmek çok zor. Belki Dünya Kupası’na katılma anımız olabilir, benim ülkem için değerini de göz önüne aldığımızda önemli bir olaydı. Ayrıca Marsilya forması ile attığım ilk gol ve Chelsea ile kazandığım Şampiyonlar Ligi de unutulmaz anlardı. 

Futbol oynuyoruz, aynı zamanda Afrika bölgesini en iyi şekilde temsil etmeye çalışıyoruz. Afrika halkı kendileri hakkında bir ülkeymiş gibi konuşuyor ama aslında birçok bölge var ve çok geniş bir alan var. Birçok yetenek de bu bölgelerde mevcut, tabiki Avrupa ve Güney Amerikada da yetenekler var. Ama Afrika’da futbolun büyümesi artık an meselesi. Şu an bu futbolcular Aubameyang, Sadio Mane, Salah…

Bir kaç kez Real Madrid’in sahası Santiago Bernabeu’da oynama fırsatı buldum. İlki galaticos zamanlarındaydı, hayal edebilirsiniz. Marsilya ile geldiğimizde golle başlamıştık ve 1-0 öndeydik ama maçı 4-2 kazandılar. Sonrasında yakın zamanda Galatasaray ile de geldim.

Avrupa’da bir çok önemli lig’de oynadım fakat teklifler olmasına rağmen İspanya’da oynamadım. Real ya da Barcelona’nın adını vermem doğru olmaz ama ligden önemli bir takımdı, Chelsea’de oynadığım zamanlardı. Chelsea’nin sahibi Roman Abramovic çok açık bir şekilde “Hiç bir yere gitmiyorsun!” dedi. Benim için yeterince netti. 

Artık “9” numaraların yaptıklarına alıştığımız için bize eskisi gibi etkileyici gelmiyorlar. Lewandowski  buna çok güzel bir örnek, her zaman bu tarz şeyleri yaptığı için hatırlamakta zorlanıyoruz. Yaptıları bize normal gözüküyor ama normal değiller. O harika bir santrafor ve çok fazla gol atıyor, Ronaldo gibi forvetlere değinmeye bile gerek duymuyorum. Ben Shevchenko ve Crespo gibi forvetlerin zamanındanım ama o zamanlar bitti, şimdi başkaları var. Morata mesela, çok iyi bir santrafor, goller buluyor. Real Madrid, Juventus ve Chelsea için oynamanın anlamı büyük. Böyle takımlarda oynamak için harika bir santrafor olmanız gerekir. 

Futbolda modern veya  klasik diye fikirler yoktur. Guardiola, Mourinho herkesin tek bir fikri vardır o da: Maçları kazanmak. Tabiki Guardiola güzel oynamak istiyor ve örneğin City’de bunu yapıyor, çok güzel oynuyorlar. Ama en üst seviyede kazanmanız gerekir, kupaları almak zorundasınız. Belki Guardiola’nın kazanırken yaptıkları daha güzeldir ama Mourinho ve Guardiola için en önemli şey oyun stili değil, kazanmak ve sadece kazanmaktır. 

Kendimi hoca olarak henüz görmüyorum, bunun için öncelikle antrenörlük kurslarına gitmeliyim. Bu tabiki bir olasılık, çünkü birçok harika hoca için çalıştım ve hepsinden bir şeyler öğrendim. Birçok stil ve yöntem gördüm, farklı futbol anlayışları ile vakit geçirdim. Benim için çok ilginçti ve belki ben de o yolda ilerleyeceğim.