Barış Alper'in hocası konuştu: "Foden ile aynı seviyede"
ESKİ HOCASI ANLATTI
Galatasaray’ın 2 sene önce Ankara Keçiörengücü’nden kadrosuna kattığı 23 yaşındaki futbolcu Barış Alper Yılmaz, başarılı oyunuyla adından söz ettirdi. Sarı-kırmızılı takımda kritik gol ve asistlere imza atan yetenekli oyuncu, özellikle zorlu Manchester United deplasmanında Kerem Aktürkoğlu’na yaptığı asistle alkış topladı. Hızı ve fiziksel gücüyle dikkat çeken Yılmaz, A Milli Takım formasıyla EURO 2024 Elemeleri’nde gösterdiği mücadeleci oyunuyla da dikkat çekti. A Milli Futbol Takımı’nın, tarihinde ilk kez Hırvatistan'ı deplasmanda mağlup etmeyi başardığı karşılaşmanın golünü kaydeden yetenekli oyuncu, birçok Avrupa takımının ilgisini çekti. Barış Alper Yılmaz’la Keçiörengücü’nde beraber çalışan 40 yaşındaki teknik direktör İlker Püren, o dönem TFF 1.Lig’de şans verdiği oyuncusunun Galatasaray’a transfer süreci başta olmak üzere son dönemde dikkat çeken performansına yönelik değerlendirmelerde bulundu. (Hürriyet)

"10 DAKİKADA DİKKATİMİ ÇEKMİŞTİ"
Ankara Keçiörengücü dönemimizde 1 sene öncesinden oturmuş bir kadro ve bir arada oynamış birçok oyuncu vardı. Çok fazla transfer düşünmeden o kadroyla bir sonraki sene de devam etmeyi planlıyorduk. Takımı güçlendirecek 1-2 tane yabancı oyuncu aldık. Alt liglerde göze çarpan yetenekli oyuncuları, kamp sürecine dahil edip iyi olanları takımda tutuyorduk. Gelişim sürecini henüz tamamlamamış ama maç oynama ihtiyacı olan oyuncuları da kiralık olarak diğer kulüplere gönderiyorduk. Böyle bir süreçte sportif direktör Abuzer Şahin ve Kulüp Başkanımız Sedat Tahiroğlu, başka bir oyuncu izlemek için maça gitti. Barış Alper, o maçın 20 dakikalık bir diliminde yer aldı. O dönem Abuzer Şahin ve başkanımızın yanındaki menajerler, “Böyle bir oyuncu var. Potansiyelli ama süre almıyor. Ankara Demirspor’da 90 dakikası yok. Bir sezonda toplasan 1 tane 90 dakikası, 5-6 tane de oyuna sonradan dahil olduğu bir süre zarfı var. Potansiyelli ve güçlü ama oyun bilgisinde eksiklikler var. Eğer bir dokunuş olur, iyi bir hocanın eli değerse Barış Alper gelişim gösterebilir” dedi. Başkanımız, “Barış Alper Yılmaz’ı, uygun bir rakama biz alalım” dedi. Barış Alper, bugün bir deplasman parasını bile karşılamayacak bir rakama Keçiörengücü’ne transfer oldu. O dönemde takımın başındaydım, hazırlık dönemindeydik. Hazırlık maçları yapıyorduk. Takımın oturmuş bir oyun sistemi ve anlayışı olduğu için Barış’a henüz süre vermemiştim. Kalabalık bir kadromuz vardı. Osmaniyespor ile hazırlık maçı yapmıştık. Maçın bitimine 10 dakika kala Barış Alper’i oyuna aldık. Oyuna girer girmez 10 dakika içinde 4-5 defa çok farklı pozisyonlarda rakibinin üzerine gitti. Sırtı dönükken topu alıp rakip kaleye doğru gitti, yakalayamadılar. Benim çok dikkatimi çekmişti. Kendi kendime, “Bir daha bunu yaparsa Barış’ı takımda tutacağım ve kiralık olarak göndermeyeceğim” dedim. Barış, topu tekrar alıp bir daha gitti. Maçın bitiminde başkanı aradım. Başkanım, “Kenar için bir transfer düşünüyorduk, onu iptal edelim. Biz Barış’la devam edelim. Çok değişik, ekstra özellikleri var. Biz bunun oyun bilgisini geliştirirsek çok farklı noktalara gidebilir” dedim.

"MİLLİ TAKIM'A, TAKİP ETMELERİNİ SÖYLEDİM"
Daha sonra lig başladı, ona ilk 11’de süre vermedim. Birkaç hafta geçtikten sonra Dialiba sakatlandı. O sakatlanınca Barış’ı oyuna aldık. Aynı o Osmaniyespor maçındaki görüntüsünü yine ortaya koydu. Çok etkiliydi. Takımın dominant oyuncuları kadar oyuna etki edecek düzeyde bir oyun ortaya koyuyordu. Daha sonra Barış artık formayı alıp ilk 11’de oynamaya ve gelişim göstermeye başladı. Akan bir nehir gibi zaten gelişim içindeydi. Barış, formayı alıp dikkatleri üzerine çekmeye başladığı dönemde ben Barış’a sadece saha içinde taktiksel olarak yapmamız gerekenleri anlatıyordum. Barış bana, “Hocam, benimle neden hiç özel olarak konuşmuyorsun?” dedi. Ben de, “Barış, seninle özel olarak konuşmaya gerek yok. Sen şu anda bir yol almış gidiyorsun. Benim sana anlattıklarımı algılayıp uyguluyorsun, isteklisin. Bisiklete yeni binmeyi öğrenmiş bir çocuğa, tam bisikleti sürmeye başladığı anda seslendiğinizde yüzünü size çevirirse çocuk bisikletten düşebilir. O yüzden ben sana dokunmak istemiyorum. Bugüne kadar nasıl yapıyorsan bu süreçte de aynı şekilde devam etmeni istiyorum” dedim. Çok istiyordu ve bu işe emek veriyordu. Daha sonra ilk 11’de oynamaya başladı. İlk 11’de oynamaya başladığında o dönem milli takım hocalarını aradım. “Barış Alper Yılmaz diye bir oyuncumuz var. Henüz 19 yaşında. Çok yetenekli ve etkili. Mutlaka takip edin” dedim. Ondan sonra Barış’ın her maçını izlemeye geldiler. Barış Alper Yılmaz, daha sonra U21’e seçildi.

"FATİH TERİM, ‘BİTİRİN’ DEDİ"
Trabzonspor, Çaykur Rizespor başta olmak üzere dolaylı olarak Fenerbahçe ve Beşiktaş’ın da ilgisi olmuştu. Fatih Hoca, Barış Alper’in 10 civarında maçını izlettirdi ve milli takıma gittikten sonra oradaki performansını da gözlemledi. Bu transferin en kısa sürede bitmesi talimatını verdi. Barış Alper için birçok takım geldi. Fatih Terim, Barış’ı çok istedi ve yönetime, “Barış Alper transferini direk bitirin” dedi. Sezon sonunda Galatasaray’a transferi gerçekleşti ve Keçiörengücü kulübü çok ciddi bir transfer bütçesi elde etti. O bütçe ile şu an Ostim taraflarında Keçiörengücü’nün antrenman tesisleri inşa edildi. Süper Lig kulüplerinde olmayan tesisleri inşa ettiler. Keçiörengücü, bu politikaya devam ediyor. Çok bütçeli transferlerle değil de, alt liglerde gelişim gösteren oyuncuları hemen kadrosuna dahil edip onlarla başarıyı yakalamaya çalışıyorlar. Aslında milli takımın bu süreçteki, “Alt liglerde de oyuncular var, onlar da A Milli Takım’da oynayabilir” projesini Keçiörengücü yıllardır yapıyor. Barış Alper Yılmaz, Süper Lig’e giden ilk oyuncu değil. Şimdi bugün sahada olan Samet Akaydın da o sezon Keçiörengücü’nde bizimleydi. Şener Özbayraklı da Keçiörengücü’nden gitti. Mesela Soner Gönül alt liglerden geldi şimdi Samsunspor’da oynuyor.

"BURAK YILMAZ GİBİ DOĞRU KOŞULAR YAPIYOR"
Barış’ın topu aldığındaki o ilk patlama yapması Burak Yılmaz’a benziyor. Burak da rakip savunma çizgisinde bekleyip, ofsayta düşmeden savunma arkasına çok doğru koşular yapardı. Burak Yılmaz, pası atacak olan oyuncunun topa vurma anını çok iyi belirlerdi, çok zeki bir oyuncuydu. Hırvatistan maçında attığımız golün VAR sisteminde çok küçük bir farkla ofsayt olmadığını gördüler. Barış da artık kendi zekasını fiziksel becerisiyle birleştirmiş. Burak gibi zekasını kullanarak o pozisyonları iyi şekilde bekliyor. Barış Alper, Burak Yılmaz’a göre biraz daha güçlü ve fizik kapasitesi daha iyi. İkili temaslarda rakibine üstünlük sağlayabiliyor. Barış’ın, Burak Yılmaz kadar da zekasını kullanmaya başladığını görüyorum.

"GÜÇ OLARAK BALE’E BENZETİYORUM"
Barış Alper’i, bir dönem Avrupa’da oynayan Gareth Bale’e benzetiyorum. Güç olarak o kadar benziyor ki. Bale, topa vurup rakibi geçtiği zaman rakibe 3-4 metre fark atabilen bir oyuncuydu. Dikkat ederseniz Barış’ın oynadığı maçlarda oyunun skorunu değiştirdiği pozisyonlar hep topa vurup rakibine birkaç metre fark attıktan sonra topu ceza sahasına gönderdiği ya da kendi skora çevirdiği pozisyonlardı. Gareth Bale’e baktığınız zaman alt yaş milli takım kategorilerinde oynamış, yıllardır Avrupa sahnesinde yer almış bir oyuncudan bahsediyoruz. Barış Alper’in bana göre takdir edilmesi gereken özelliği şu; Barış Alper, 20 yaşından sonra 1-2 senelik bir süreç içerisinde bu gelişimi sağladı. Benden önce 2.Lig’de 90 dakikası ve oyun istikrarı olmayan bir oyuncunun, benimle beraber çalışmaya başladıktan sonra hem oyun istikrarı oldu hem de Türkiye gündeminde yer alacak bir oyun oynadı. Bu durumu bizim ona belki de fiziksel, mental ve oyun bilgisi olarak küçük dokunuşlarımızın bir etkisi olarak görüyorum. Bu da bir teknik adam olarak beni mutlu ediyor. Samet ve Abdülkerim ile de çalıştık ama Barış Alper’e olan etkimiz daha fazla. Barış kapalı bir kutuydu, içinde inanılmaz bir istek vardı. İnanılmaz beyefendi bir kişiliği var. Ona sadece bunun yolunu gösterdik ve bu yolda o da kendi gelişimine inanılmaz bir katkı sağladı. Barış’ın menajeri Tuncay Maldan ile tanıştık. Barış’ın kişisel gelişimine inanılmaz katkı sağlıyorlar. Kazandığı paranın birçoğunu medya danışmanlarına, kişisel gelişim uzmanlarına, yabancı dil eğitimine yatırıyorlar. Barış için çok önemli olan bu süreci çok doğru yönettiler.

"ŞU AN GELDİĞİ SEVİYE FODEN’A YAKIN"
Barış Alper Yılmaz, bir gün kesinlikle Premier Lig’de oynar. Foden ve Barış Alper’i yan yana koyuyorum. Emin olun Barış’ın şu an gelişimi ve geldiği seviye Foden’ın performansına yakın. O yüzden İngiltere’nin her takımında çok rahatlıkla oynar. Hatta orada daha da rahat oynayabilir. Çünkü fiziksel olarak daha da güçlenecek. Fiziksel gücün de çok ön planda olduğu bir lig. Özellikle ikili mücadeleler orada oyunu belirliyor. Barış Alper, oyun bilgisini geliştirdi. Artık o seviyelerde bir oyun bilgisi var. Fiziksel gücüyle birlikte o liglerde çok rahat iş yapabilir, bunu biliyorum. Bire birde mücadele ettiği oyuncuların gücü arttıkça zihinsel olarak daha güçlü oluyorlar. Barış’ın İngiltere Premier Lig’de çok daha ön planda bir oyuncu olacağını düşünüyorum.

"HIRVASTİSTAN’A ATTIĞI GOL ÖNEMLİYDİ"
Barış Alper’in, aşması gereken zihinsel bir süreci vardı. Sürekli kendisinin yapabilirlik düzeyini test ediyordu, kendine güvenmesi gerekiyordu. Neden böyle bir sürecin içine girdi? Çünkü milli takımımızın alt yaş kategorilerinde oynamadı ve Avrupa düzeyinde yarışmalara katılmadı. Yarışmacı bir yapı içerisinde yer almadığı için 1-2 senedir Galatasaray’la birlikte yarışmacı düzeyde yer alıyor. Kendini sürekli onlarla test ediyordu. Bu test etme süreci bence Hırvatistan maçıyla beraber bitti. A Milli Takımımız, bu maçla birlikte artık iyi bir santrfor ve kenar oyuncusu kazandı. Bundan önceki maçlar onun gelişim süreciydi bence. Bu maçla beraber farklı bir noktaya geldi. Hırvatistan’ı ilk kez deplasmanda yendiğimiz maçın golünü Barış Alper Yılmaz attı. Bu da onun özgüveni açısından son derece önemli bir goldü. Onun bundan sonraki futbol kariyeri anlamında ayakları yere daha sağlam basan ve özgüvenli bir şekilde sahada yer alan bir Barış Alper izleyeceksiniz. Bu süreçten sonra çok daha farklı bir oyuncu modeli ortaya çıkacak.

"BAZI ÖZELLİKLERİ AVRUPA’DAKİ AZ OYUNCUDA VAR"


Al Hilal'de hedef Angelino

Lewandowski: " O varsa ben yokum!"

Lazio'dan Al-Hilal'e ret!

Arsenal'in hedefi Kenan Yıldız!

Real Madrid anlaştı: Franco Mastantuono

Florian Wirtz Liverpool yolcusu!

Borussia Dortmund'a yeni Bellingham!

Marko Arnautovic'ten Inter'e veda!

Genoa, Patrick Vieira ile sözleşme uzattı

Tottenham, Ben Davies'in sözleşmesini uzattı
