Cesar Prates'in ilginç yaşam öyküsü..!

Cesar Prates, bugün piyasaya çıkan Galatasaray Dergisi'nde yayınlanan söyleşisinde, babasının bir taş ustası olduğunu belirterek, "3 kardeşiz. Futboldan önce çiftliklerde çalışıyor ve hayvanlara bakıyordum. Mısır tarlalarında çalıştım. Futbola 1992 yılında Ipiringa takımında başladım. Kimse benimle sözleşme imzalamayınca, Porte Allegre'ye geçtim. 2 günlük bir testten sonra bu kulüpte kalmayı başardım" dedi.

1996 yılında Brezilya Milli Takımı'na seçildiğini ve aynı yıl Real Madrid'e transfer olduğunu anlatan Prates, sözlerini şöyle sürdürdü: "O sezon teknik direktör Fabio Capello idi. Yabancı oyuncu sınırlaması nedeniyle (A) takımda şans bulamadım. Brezilya'dan Vasco De Gama'ya transfer oldum. Doğru bir tercihti ve şampiyon olduk. 1998 yılında Botafogo'da, sonraki sezon Corinthians'da oynadım. 1996, 1998 ve 1999 yıllarında Brezilya'da lig ve kupa şampiyonlukları, 1996-97 sezonunda İspanya şampiyonluğu, 2000 yılında da Portekiz'de şampiyonluk yaşadım. Bu sezon da Galatasaray forması altında şampiyonluk göreceğim."

Maçlarda yaptığı uzun taç atışları hakkında yorumda bulunan Prates, bunun Allah vergisi olduğunu bildirdi. Prates, uzun taç atma yeteneğinin antrenman yaparak kazanılamayacağını da savundu. Uzun süre mükemmel olmak için çalıştığını anlatan Prates, "Ama kimsenin mükemmel olamayacağını gördüm. 0 zaman mükemmele yakın olmaya çalıştım. Kendimde çok belirgin bir eksik göremiyorum. Ancak oyun içinde hata yaptığım zaman kendime çok kızıyorum. Kendime hata yapma hakkı tanımıyorum" diye konuştu.

"Transfer olduğu takımlarda uyumsuz olduğu" biçimindeki haberlere de açıklama getiren Brezilyalı futbolcu, "Bir Brezilya atasözü 'Kötü haber tez yayılır'der. Benim hakkımda son 10 yılda olumsuz bir tek haber çıkmadı" dedi.
Prates, futbol dünyasında bir yargıya varmak için iyi araştırma yapmanın gerektiğine dikkat çekerek, "Oynadığım tüm kulüplerde şampiyonluklar yaşadım. Kazanmak için elimden geleni yaparım ve bugüne kadar her forma altında da kazanmayı başardım" diye konuştu.

Galatasaray'ı tanımasında Jardel'in büyük etken olduğunu anlatan Prates, "Felipe ile Vasco De Gama'da birlikte oynadık. Ancak ben Jardel'in burada başarılı olması nedeniyle Galatasaray'ı ve Türkiye'yi tanıdım diyebilirim" diye konuştu. Prates, Galatasaray'a gelirken Abel Xavier ile konuştuğunu ve olumlu referans aldığını belirterek, şunları söyledi: "Brezilya'dan aynı semtte oturduğumuz ve evlerimizin arası 100 metre olan Pinto da burada çok mutlu olduğunu söyledi. Galatasaray tarafında görüşmelerde bulunan insanların bana karşı olan hitap tarzları ve transfer organizasyonun tıkır tıkır işlemesi 'evet' dememde etken oldu."

Taraftarların maçlardan önce oyuncuları selamlamaya çağırmalarının kendisi için yeni birşey olduğunu kaydeden Prates, buna alışmaya çalıştığını dile getirdi. Brezilyalı futbolcu, tribünlere gidip yumruk-şov yapmanın kendisini son derece motive ettiğini belirterek, oyununu da olumlu etkilediğini vurguladı. Prates, ayrıca "Bu kadar sıcak ve tutkulu seyirci ancak Brezilya'da olur diye düşünüyordum. Fakat Türkiye'de de olduğunu gördüm" dedi.