Bu sefer yönetimi tebrik ediyorum!

5 maçta 4 beraberlik, o oynamış bu oynamış hepsi bir kenarda dursun şimdilik. Çünkü bu genç isim Mehmet Topal'dan bahsetmek istiyorum. Hani futbolda klişe bir söz vardır; komple bir oyuncu. Evet gerçekten de öyleymiş bu adam. Youn içerisinde defan yaptı, top kaptı, hücuma çıktı, isabetli pasları ile orta sahayı ayağa kaldırdı diyebilirim. Bunun yanında  dikkatimi çeken diğer bir nokta ise 90 dakika boyunca hiç yorulmadan koşmasıydı.

Geçen sezon Saidou'nun defansif özelliklerinin yanısıra, ofansa pek bi katkı sağlayamamasından yakınırken, Mehmet'in tam da bu noktada bu açığı kapattığını söyleyebilirim. Fakat tabii ki umuyorum ki bu devamlılığını sezon boyunca sürdürür.

Galatasaray'ın hem yerli hem de yabancı transfer konusundaki yöntemi bu olmalıdır. Yoksa yaşı geçmiş Avrupalılar'ı bir ton paraya alıp, emekli etmek değil...

Galatasaray'ın bir diğer yeni transferi İnamoto ise, ilk maçında biraz çekimser görünse de pek te sırıtmadı. Uzun pasları baya iyi görünüyor. Fakat ileri uçtaki oyuncuların, özellikle de kanatlarda oynayanların bu paslara alışması lazım. Bu da birlikte oynama ile kazanılacak bir durum pek tabiki...

Bunların yanısıra biraz da Galatasaray'ın genel gidişatına bakalım... İlk 5 haftada 4 beraberlik ve 1 galibiyet alan bu sezonki Galatasaray'ın aslında daha düne kadar geçen sezondan bir farkı yoktu. Geçen sezonda bolca gol pozisyonuna giren takım, bu sezonun ilk 4 haftasında da bu geleneğini sürdürdü. Aradaki tek fark ise geçen sezon başındaki son dakika gollerinin bu sezonda olmaması, kaçan penaltılar vs...

Denizlispor maçında ise, orta sahanın takımı başarıyla ileriye taşımasına rağmen, İliç ve özellikle Hakan Şükür'ün etkisiz kalması pozisyon sıkıntısı doğurdu. Bu açıdan Ümit Karan'ın takıma katılması ileri uçtaki sorunları çözecektir.

Ha, bir de haftalardır bir türlü form tutmayan ve skoru etkileyecek hatalar yapan Tomas için birkaç sözüm var. Tomas'ın tüm formsuzluğunun Tolga Seyhan'ın gelişi ve kadrodaki yerinin sağlam olmamasına bağlıyorum. Durum böyle olunca da kafası rahat olmayan bu futbolcunun hataları kaçınılmaz oldu. Tomas'ı ancak, ilk 11'deki yerini sağlama almakla kazanabilirsiniz. Yoksa 2-3 maçta bir oynatarak veya yedek kulübesine çekerek bu durumun düzeleceğini düşünmüyorum.

Sonuç olarak, Denizlispor için yapılan eleştirilerin yanısıra Adnan Polat ve Eric Gerets'in memnunniyetsizliklerine katılmıyorum. Tabiki skor önemlidir, fakat ben Denizlispor maçında tempolu, istekli ve "Hakan Şükür'e şişirilen toplar hariç" ne yaptığını bilen bir takım izledim... Bu oyunla galibiyetlerin de yavaş yavaş geleceğinden eminim. Diyeceğim odur ki; biraz sabır lazım...

Webaslan mobil uygulamasıyla spor haberlerine herkesten önce ulaşmak için tıklayın