Ahmet Çakır: "Hagi isyanında haklı"

 

Ahmet Çakır: "Hagi isyanında haklı"
Hagi’nin dünkü basın toplantısı G.Saray'da artık birtakım işlerin geri dönülmez bir noktaya geldiğini gösteriyor.

Böyle bir basın toplantısı ancak istifa için yapılabilir. Hagi de bunu bilmeyecek kadar akılsız değil. İstifa etmiyorsa, yönetim onu görevden alır. Çünkü söylediği yenilmez yutulmaz sözlerin hedefi yönetimdir. Onlar da bunu anlamayacak kadar basiretsiz olamaz. Gelgelelim, Hagi şu anda kendini güçlü hissediyor. Yönetim de öncelikle kendi içinde bir açmaz yaşıyor. Bu dağınıklık içinde de Hagi'nin işine, en azından bazı noktalarda kabul edilemez düzeyde karışılıyor!

Ümit Karan ve Saidou konusunda Hagi katı davrandı. Yönetim de diyalogla halledemediği bu sorun yüzünden ne yapacağını şaşırmış gibi bir görünüm vermeye başladı. İzmit'teki taraftar olayında Hagi'nin dediği gibi yönetim parmağı gerçekten var mı, bilmiyorum. Merak da etmiyorum. Çünkü bir yönetimle teknik adam böyle konuları basın önünde tartışmaya başlamışsa, Allah selamet versin! Ancak G.Saray'da yönetimden söz edilirken kendi içinde bütünlük gösteren bir ekip anlaşılmamalı. Ne yazık ki bu yönetim kuruluş gününden itibaren birkaç parça. Başkan buna aldırış etmeden işi götürmeye çalışıyor ama artık tıkandığı açık biçimde gözleniyor. Ayrıca, son dönemde başkanın takımdan biraz uzak kalıp Seyrantepe ve Eurocard gibi projelere yönelmesi de işleri zorlaştırdı.

Yönetimdeki dağınıklığın yanında teknik direktörün işine karışılması ve başta para olmak üzere sorunların pek çözülemeyişi, Hagi'yi yürüyen bir bomba haline getirdi. Ancak bardağın taşması yine de ufak sayılacak şeyler yüzünden oluyor. Örneğin, teknik direktörle transfer konusunda konuşurken, “Bu takımda Rumen oyuncu görmek istemiyorum” şeklinde sözler etmek pek şık değil. Nitekim Hagi “Galiba Rumen olduğumu unuttular!” diye tepkisini dile getirmekten kendini alamadı. Üstelik, G.Saray'ın Rumen oyunculardan yana sıkıntı çektiğini ileri sürmek de büyük bir haksızlık. Herşeyi bir yana bırakın, sadece Hagi'den dolayı böyle bir söz edilemez. Kaldı ki, Adrian İlie'den Cim Bom çok iyi para kazandı, Filipescu da bedava gitmedi. Popescu'nun da katkıları ortada. Hatta Tamas ve Bratu gibi “fiyasko” olarak görülen oyuncular bile iyi fiyatlarla satıldı.

Kısacası, neresinden bakarsanız bakın yönetim pek parlak bir durumda görünmüyor. Bu yüzden de Hagi isyanında haklı. Bu gibi konularda gerekli diyalog ortamını oluşturup sorunu aile içinde çözemediği için de yönetim kusurlu. Peki şimdi ne olacak? Yönetim Hagi'yi görevden alamayacağına göre, galiba ihale Ergun Gürsoy'un üzerine kalacak! Yani, yönetim “Hagi bizi değil, Gürsoy'u kastediyor” gibi bir manevra ile işin içinden çıkmaya çalışacak. Bir de Erhan Önal gibi bu takımın içinden çıkmış, Hagi ile de iyi ilişki kurabilecek bir menajer atanması da ikinci adım olabilir. Biraz da futbolculara ödeme yapılarak geçici bir barış ortamı oluşturulabilir. Peki, ya sonra? İşte orası karanlık... G.Saray yönetiminin gönlünde Hagi'nin üzerine bir çarpı konuldu bile! Bunun uygulamaya geçirilmesi için tek kötü sonuç bile yeterli olabilir.

Ahmet Çakır / Zaman



Webaslan mobil uygulamasıyla spor haberlerine herkesten önce ulaşmak için tıklayın
Puan Durumu Fikstür
Bizi Takip Edin :
Webaslan Google+ Webaslan Facebook Page Webaslan RSS Webaslan iPad Webaslan Mobil
En çok okunan haberler