"Tahmin edilemezdi..."

Zaman Gazetesi yazarlarından Ahmet Çakır, Galatasaray'ın Torku Konyaspor'u 5-0 mağlup ettiği maçın ardından, "Cim Bom’un muhteşem dönüşü" başlıklı bir yazı kaleme aldı.

Zaman Gazetesi yazarlarından Ahmet Çakır, Galatasaray'ın Torku Konyaspor'u 5-0 mağlup ettiği maçın ardından, "Cim Bom’un muhteşem dönüşü" başlıklı bir yazı kaleme aldı.

İşte o sözler...

Uzun yıllardır görülmemiş Avrupa fiyaskosuyla taraftarının kalbini kıran, ülkeyi de sıkıntıya sokan Galatasaray “Annemizin ligi”ne muhteşem bir dönüş gerçekleştirdi. Sarı Kırmızılı takım bu sezon belki de ilk kez böylesine dolu tribünler önünde oynamanın keyfini yaşarken evsahibine çok ağır bir bedel ödetti. Başrollerde yerli oyuncuların oluşu da Cim Bom için ayrı bir kazançtı.

Geride kalan 12 maçta attığı gol ortalaması 1,2 bile olmayan bir takımın 45 dakikada 3 gol bulması pek tahmin edilebilecek bir durum değildi. Ancak Galatasaray’ın böyle bir kapasitesinin bulunduğunu, sadece onun uzun süredir uykuda olduğunu da unutmamakta yarar vardı. Devin uyanışı görkemli oldu. Aylardır süren sıkıntıları silecek kadar keyifli bir galibiyet elde edildi.

Aykut Koca-man’la başka bir kimliğe bürünme yolundaki Konyaspor, güçlü rakibine karşı Arsenal gibi oynamaya kalktı. Gol atma dışında ilk 10 dakikada bunu başardı da. Önde basıp Cim Bom’u sıkıntıya soktu. Özellikle Semih’in peş peşe hataları ve Telles’in savunma yetersizliği, istediklerini elde edebileceklerini gösterir gibiydi. Kaleye gelen ilk top ağlara gidince çok sarsıldılar.

Hamza Hamzaoğlu ile kısa sürede alınan yola bakıp son iki sezondaki İtalyan hocalarla yaşanan sıkıntılara bir kez daha hayıflanmamak elde değil. Özellikle bu sezon bir yığın gereksiz transfer ve daha ilk yarıda küme düşme noktasına gelmiş Balıkesirspor’a yenilmek gibisinden gevşeklikler insana şimdi daha da dehşet verici geliyor. Hele maddi kayıplar!

Yeni dönemin önemli rollerinden birini kapan Emre Çolak’ın Sneijder’i silecek bir performans ortaya koyuşunun yanında, iyi oynamadığı sanılan Selçuk’un ne kadar önemli bir adam olduğu bu maçta bir kez daha görüldü. Elbette ki başta Melo olmak üzere Chedjou ve özellikle Muslera da vazgeçilmez önemdeki yabancılar olduklarını bir kez daha ortaya koydular.

İlk yarıdaki 3 golün ardından sürdürülen oyun disiplini ve son dakikaya kadar mücadelenin ürünü ikinci yarıdaki goller oldu. Sabri Reis, kadrodışı bırakılmasının ne korkunç bir saçmalık olduğunu her maçta biraz daha çarpıcı biçimde kanıtlıyor. Hamza Hoca, Burak’ın rakip savunmanın kucağından alarak çok daha etkin bir kimliğe büründürdü. Umut’u da hayata döndürdü.

Attila Gökçe ağabeyim haftalardır Sarı Kırmızılı takımın 1 ya da 2 günlük zirve konukluğu için “Eksi averajlı lider istemiyoruz kardeşim!” diye dalga geçiyordu. Eh, artık böyle bir sorun kalmadı. Neredeyse ilk yarı biterken zorlukla averajını eşitleyebilmiş duruma gelebilen Galatasaray bundan sonra arkasına bakmadan yürüyeceğini gösterir bir performans ortaya koydu.

Webaslan'a devam... Webaslan Mobil Uygulamaları