Yoksa Hakan Şükür korktu mu?

Özhan Canaydın ve Fatih Terim iki zıt karakterdi. Çatışma kaçınılmazdı. Devre arası "Operasyon" bardağı taşırdı. Canaydın operasyon sonrası transfer sözü vermişti. Terim, "Değişim"i gerçekleştirdi ama yapayalnız kalıverdi.

1. Aslına bakarsanız, Fatih Terim göreve başlar başlamaz dedikodu kazanı kaynamaya başlamıştı;

- Bu iş yürümez.. Fatih Terim ile Özhan Canaydın taban tabana iki zıt karakter. Gün gelir çatışırlar..

- Terim tek adam olmayı seviyor. Canaydın da öyle... Bu iş yürümez.

Zaman bu dedikoduları haklı çıkardı. Terim ve Canaydın her ne kadar "Ağabey- Kardeş" söylemleriyle birbirlerine veda etseler de içlerinde büyük bir kırgınlık yaşadılar.

G.Saray'da son dönemde yaşanan fırtına aslında Mali Genel Kurul'da, esmeye başlamıştı. Başkan Canaydın genel kurulda yaptığı konuşmada Terim'i hedef alıyor, "Başarısız transferler borç yükümüzü artırdı" diyordu. Fenerbahçe derbisinin hemen öncesi yapılan bu açıklama Florya'da yankısını buldu. Terim bu açıklamaya çok alınmıştı. Aslına bakarsanız, "Üstü örtülü istifa kararı'' o akşam alındı. Ama Terim, Villarreal maçını beklemeyi tercih etti. İmparator bu açıklamayı hak ettiğine inanmıyordu.  İnanmıyordu çünkü;

- Yönetim verdiği transfer sözlerinin hemen hemen hiç birini yerine getirmemişti.

- Transfer listenin en sonundaki isimler alınmıştı.

- Üstelik Terim, bir teknik adam gibi değil, bir Galatasaraylı gibi çalışmayı tercih etmişti. İmparator'un yakınları sık sık, "Eğer onun yerinde bir başka teknik adam olsa, "Bu parasızlıkla, bu olanaklarla kendi kariyerimi tehlikeye atamam" der bırakır giderdi diyorlardı.

Ama en çarpıcı örneği de ilave etmeyi unutmuyorlardı.

- Terim'i, G.Saray'a, başkan Özhan Canaydın tek başına getirdi. İkinci Başkan Ali Dürüst'ün bile ancak anlaşmadan sonra haberi oldu.

- Bu da yetmedi. Canaydın futbol takımıyla ilgili tüm gelişmelerden sadece kendisinin haberdar edilmesini istiyordu. Ali Dürüst de, sonradan istifa eden Burak Elmas da devre dışı kaldı. Başkan ile Terim'in arasında kimse yoktu.

- Ama ipler aslında devre arasında koptu. Fatih Terim ilk yarının son haftalarında "değişim"in sinyallerini verdi. G.Saray'da bir operasyon yapılacaktı. Bülent Korkmaz, Hakan Ünsal, Arif ve Baliç kadro dışı kalacaktı. Frank De Boer gönderilecekti. Terim bu operasyon için Başkan Özhan Canaydın ile görüştü. Canaydın, Terim'e operasyon sonrası "Transfer sözü" verdi.

- Takımdan 5-6 futbolcu gönderilecek, ama takviye yapılacaktı. Terim bu söz üzerine düğmeye bastı. G.Saray ayağa kalkmıştı. Özellikle Bülent konusunda kıyamet kopuyordu.

- Ama Terim'in beklediği olmadı. Canaydın daha önce "Okey"lediği transferleri gerçekleştirmedi. Kabak İmparator'un başına patladı.

2-Hooijdonk masalı Terim'i çok üzdü

Sezon başında gazete sayfaları, müthiş bir transfer savaşının öyküleriyle doluydu. Pierre Van Hooijdonk için G.Saray devreye giriyor, Fenerbahçe'ye karşı harekete geçiyordu. Aslında gerçeği bilenler bıyık altından gülüyorlardı.

Evet, G.Saray yönetimi, Fatih Terim'e, "Hooijdonk'u alalım mı?" diye sormuştu. Fatih Terim de, "Elbette" yanıtını vermişti. Fatih hoca heyacanla bu transferi beklerken, Florya'ya gelen bir haber onu yine derinden yaralıyordu, "Oooo hocam.. Hayal mi görüyorsun. Hooijdonk çoktan F.Bahçe ile anlaştı. Daum ile görüştü. Seninle dalga mı geçiyorlar."

3- Prates bile 5. sıradaki adaydı

Fatih Terim tüm başarısızlığı üstlenmişti. 33 transfer gerçekleştirmiş ama hiç birinden gerekli verimi alamamıştı. Ama bir gerçek daha vardı. Tam 17 transfer, "Ya tutarsa" diyerek 5 parasız gerçekleştirilmişti. Belki bu Terim'in yöntemi değildi. Ama başka çaresi yoktu. Yakın çevresi, "Düşünün" diyordu. "Öyle bir açmaza soktular ki hocayı, Prates bile onun listesinde 5. sıradaydı."

4- Hakan Şükür Başkandan korktu

Kral, Adanaspor maçında attığı gol sonrası Terim'e koşmadı. İmparator'a sarılıp Canaydın'ı karşısına almak istemiyordu. Adanaspor maçında hemen hemen herkes futbolcuların tavrını merak ediyordu. Belki de son maçtı bu.. Gol atan futbolcunun tepkisi ne olacaktı? Tribünlerde, hatta yönetimin locasında da bu konuşuluyordu. Ve gözler Hakan Şükür'deydi.. Hakan golü attı. Tribünler ayağa kalktı ama "Kral", "İmparator"a koşmadı.

Birkaç dakika sonra gol atma sırası Hasan Şaş'taydı. Hasan, gol sonrası formasını çıkardı, sevincini taraftarla ve arkadaşlarıyla paylaştı ve kulübeye koştu. İmparator'a sarıldı. İmparator da ona... Peki niye aynı jesti Hakan Şükür yapmadı.

Söylentilere göre, Hakan'ın durumu farklıydı. Terim ile geçmişte kavga etmişti. Bu kavganın izleri hala silinmemişti. Ama asıl gerekçe bu değildi. Hakan'ı bu takıma, "Terim'e rağmen" Canaydın taşımıştı. Hakan, Terim'e sarılıp, Canaydın'ı karşısına almak istemiyordu.

5- Eski futbolcular çok değişmişti çok

Peki hiç mi hatası yoktu Fatih Terim'in. Elbette vardı. Zaten yakın dostlarına hatalarını sayıyordu. Ama en büyük hatasını da "Hayal kırıklığı" olarak isimlendiriyordu. "Ben bazı futbolcularımı 2000 yılının mayıs ayında bıraktığım gibi bulacağımı sanmıştım. Ama yanıldım. Çok yanıldım. Onların futbolcu kişilikleri de, futbolculukları da çok değişmişti. Başarıyı tatmışlardı. Ve değişmişlerdi. Fiorentina'da, Juventus'ta forma giymiş, İtalyan Milli Takımı'nda oynamış pek çok futbolcu ile çalıştım. Onlar eskiden neyse yine aynı profesyonelliği sergiliyorlardı. Ama ben dönüşümde bu olumsuz değişikliği hesaplayamadım." 

Kaynak: İlhan Söyler / Hürriyet

Webaslan'a devam... Webaslan Mobil Uygulamaları