-G.Saray'da nihayet bazı yabancı futbolcuların transferlerinin bittiği haberleri gelmeye başladı.
Belgeyi görmeden inanmam hiçbir şeye. Çünkü Ergun Gürsoy ve Özhan Canaydın söylediklerini inkar etmekten çekinmediklerini son günlerde sık sık tekrarlıyorlar. Cevap vermiyorlar, saldırıyorlar. Gürsoy'un Fatih Altaylı'ya saldırısı utanç verici. Bunlar artık soğukkanlılıklarını kaybetmişler. Ne yaptıklarına ne söylediklerine inanırım. Noterden imzalı belge görmeden "Allah bir" dediklerine inanmam. Ona buna saldırmak hiçbir şey yapamayan acizlerin işidir. Başarsalardı saldırmalarına gerek kalmazdı. Ergun Gürsoy kendine yazık ediyor. Özhan Canaydın'ın onu nasıl kullandığının ve harcadığının farkında değil. Canaydın'ın Altaylı'ya telefon edip Ergun için neler dediğini biliyorum. Ama hiç şüphem yok ki Ergun'u arayıp Fatih'i yalanlamıştır. Tipik Canaydın tavrı. Ben Ergun'a üzülüyorum.
-Hakan Şükür'le Ergun Gürsoy'un ikinci, "Anlaştık" basın toplantısında. Bir muhabirin Hakan ne zaman imza atacak" sorusuna Ergun Gürsoy ve Hakan, birbirlerine bakarak yanıt veremediler. Bu ne anlama geliyor?
Hakan olayı dahi şüpheli. Anlaştıysanız, "Biz anlaştık" diye ilan etmezsiniz. İşte İstanbul, işte Noter, işte Ergun Gürsoy, işte Hakan Şükür. G.Saray'da noter imzası atılmadan ortaya çıkan her şey palavra. Kulüp bu hale düştü. En acısı da bu. G.Saray Başkanı, 2.Başkanı söyleyince kimse inanmayacak. Bundan büyük ayıp olur mu?