Bu düşünceden yola çıkarsak, bundan sonra Galatasaray'ın maçlarını rakiplerinden önce oynadağı haftalar en avantajlı olduğu haftalar olacak. Aslına bakarsanız Sivas deplasmanında 3 puanı getirecek bir oyun da görmedik. Zaten rakip 1 puana dünden razı bir oyun stilini benimsemişti. Bunun üzerine de neredeyse 10 kişi ile defans yapması ve Galatasaraylı futbolcuların da formsuzluğu eklenince, doğal olarak ortaya ne zevk alınacak bir maç, ne de 3 puanı getirecek bir gol çıktı.
Maçtaki en dikkat çekici olay ise Cihan'ın oyundan atılması oldu. Maçın henüz 66. dakikasında oyundan atılarak takımını neredeyse 30 dakika boyunca 10 kişi bıraktı. Yapılan harekete şöyle bir bakmak gerekirse, Cihan topsuz alanda rakibinin yüzüne kasten vuruyor. Profesyonel bir oyuncunun, hele de şampiyonluk mücadelesinin böylesine yoğun yaşandığı kritik haftalarda böyle bir hareketle oyun dışında kalması akıl almaz bir durum. Bu hareketin hiçbir açıklaması olamaz. Rakip oyun içerisinde Cihan'ı kızdırmış olabilir veya Cihan'a sportmenlik dışı bir hareket yapmış olabilir. Fakat bunun cezasını verecek olan yine hakemdir. Neyse umarım sadece Cihan değil, diğer futbolcular da bu tür hareketlerden ve aşırı itiraz yönetiminden bir an önce vazgeçerler.
Tabii bu konunun bir de dramatik yönü var. Normal şartlarda bu tarz bir hareket yüzünden oyundan atılmış bir oyuncuya, yönetimden para cezası gelmesi gerekirdi. Fakat zaten futbolcuların paralarını aylardır alamadıklarını düşünürsek böyle bir yaptırımın olup olmayacağı da bir soru işareti. Herhalde bu durumda en büyük yaptırım, Cihan'ın ilk 11 dışında kalması olacak -ki zaten büyük ihtimalle Disiplin Kurulu'ndan 3 maç oynamama cezası gelecektir.
Sivasspor karşısında oynanan oyuna gelecek olursak... Defansını çizgi halinde tutan rakibin arkasına atılacak ara toplar gol için daha etkili bir yöntem olacakken, Gerets ısrarla kanatları kullanmayı tercih etti. Özellikle İliç'i daha etkin ve ileride serbest bırakarak, O'nun arapaslarından yararlanabilirdi. Bunun yanında yine ilk 11'de sahaya çıkan Heinz'a artık tahammül edemiyorum desem yeridir. Ergün'ün bu kanatta Heinz'dan daha iyi oynayacağından hiç şüphem yok. Bence Galatasaray, bu ekonomik krizde yerine birini alamasa bile Heinz'ı satmalı.
Tabii ki bu kadar eleştirinin yanında takımdaki iyi gelişmeleri de atlamamak gerekir. Özellikle henüz 18 yaşındaki Ferhat, sol bekte neredeyse Orhan Ak ile rekabet edecek duruma geldi. Neredeyse 2-3 sezondur bu takımda ilk 11'de oynuyormuşcasına yerini yadırgamadı. Çok ta iyi işler yapıyor.
Eminim ki taraftarlar, Ferhat, Aydın, Mehmet, Uğur gibi genç yeteneklerin yetişmesine ve takıma girmesine, gereksiz bir yabancı transferinden daha çok seviniyorlar...