Avrupa'nın devleri gibi Galatasaray'da Aysal döneminde iki anlaşma yapmasına rağmen, bu anlaşmalar Avrupa'daki örnekleri kadar değerlendirmiyor.
WEBASLAN - Avrupa'da ''kardeş kulüp'' anlaşmaları her geçen gün popülaritesini arttırıyor. Türkiye'de de Galatasaray bu konuda iki önemli anlaşma imzaladı. Ancak sarı-kırmızılı takım bu uygulamadan Avrupa'daki örnekleri kadar yararlanmıyor.
ÖNCE ALANIA SONRA READING
Ünal Aysal'ın başkanlığa gelmesinin ardından birçok alanda daha aktif olmaya başlayan ve Avrupa'daki dev takımları örnek alan Galatasaray bu yöndeki ilk adımını o dönem Rusya Premier League'inde mücadele den Alania Vladikavkaz ile kardeş kulüp anlaşması imzalayarak attı. Rus ekibin kulüp başkanı Valery Gazzaev'in de katıldığı görkemli bir imza töreni düzenlenmişti.
Bu anlaşmanın üzerinden sadece 4 ay geçmişti ki Galatasaray bu yönde bir adım daha attı. Bu kez dönemin Premier League ekiplerinden Reading ile 'Kardeş Kulüp' anlaşması imzalandı.
HEDEFLER VARDI AMA...
Galatasaray'ın bu anlaşmalarının transferde başta olmak üzere birçok konuda etkili olabileceği bekleniyordu. Reading ile imzalanan anlaşmanın ardından Reading FC Kulübü Yöneticisi Christopher Samuelson, ''Birlikte gelişmeye başlamak için sabırsızlanıyoruz. Oyuncu takibi, oyuncu alışverişi gibi konularda Galatasaray'la bir ortaklığımız olacak. Anlaşmamız geniş bir kapsamda gerçekleşecek. Kendi aramızda oyuncu alışverişinde bulunacağız, fazla oyuncularımızı kendi aramızda takas edeceğiz. Oyuncu takibinde büyük paylaşımlarda bulunacağız'' açıklamalarında bulunmuştu. Ancak bu dönemden sonra sarı-kırmızılı takım transfer konusunda her iki takım ile de herhangi bir ilişki içerisine girmedi.
AVRUPALILAR ANLAŞMANIN HAKKINI VERİYOR
Avrupa'nın birçok takımı, özellikle önde gelen futbol kulüpleri bu anlaşmaları yapıyor. Bu anlaşmalar sayesinde ellerinde genç isimleri ya da kadroda düşünülmeyen isimleri bu takımlara kiralık olarak gönderip, hem geleceğe yatırım yapıyor hem de oyuncunun soğumasını önleyip, kendini göstermesi için bir şans daha veriyor.
Özellikle Premier League ekipleri bu sistemi oldukça iyi kullanıyorlar. Kadrolarında yer bulamayan ya da genç oyuncuları kardeş kulüplere kiralıyorlar. Bunun son yıllardaki örneklerinden bazıları, Man.United genç takımında oynayan John Cofie'nin Royal Antwerp'e kiralması, Chelsea'nin çalışma izni çıkmayan Alex'i PSV'ye kiralaması, Arsenal'in Philip Roberts'ı Inverness'a kiralaması, Udinese'nin birçok gencini Watford'a kiralaması olarak sayılabilir. Bu örnekler çoğaltılabilir çünkü Avrupa bu anlaşmaları uygulama aşamasına da geçmeyi başarmış durumda.
ALTYAPI İÇİN ALTERNATİF ÇÖZÜM OLABİLİR
Altyapıda kökü değişiklikler yapmayı planlayan Fatih Terim ilerleyen dönemlerde bu yöntemi Galatasaray için da uygulamak isteyecektir. Elinde birçok genç varken onların bir kısmını bu takımlarda değerlendirebilir. Ayrıca, bu transfer sezonunda da adı sıkça Galatasaray ile geçen Jem Karacan gibi örneklerin (her ne kadar bu transfer gerçekleşmese de) takıma katılması sağlanabilir.