"Ben taraftarımın desteğinden, genel kurulun desteğinden endişelenmiyorum. Divan kurulunun bana verdiği mesajlar çok önemli. Onlar benim istişare kurulum. Onlardan çıkan sesleri ihtar olacak kabul etmeliyim. Bu en son olayı duymazdan gelmem mümkün değil. Önemli olan başkanlık sistemi. Başkan ya başarılı ya da başarısızdır. Başarısızlığı yönetime atarak onların arkasına sığınmam. Başarısızlık herkesindir. "
"Olağanüstü divan kurulunu çağıran isimlerin başında Hayri Kozak var. Başkan bugün devam ediyor diyorsa birinci söyleminde ters düşüyor. Samimi bulmuyorum onu. Bizim tüzüğümüzün 93. maddesi. Bir yönetim kurulu ve başkan ve istifa ettiği vakit en geç 1 ay içinde seçime gider. Tüzüğe uymak zorundayım. 1.5 önce yapılan seçim de baskılı değildi. Herkes aynı haklara sahip. Bugün Alp Yalman'ın kurmuş olduğu ekip böyle bir sorunla karşı karşıya olsaydı böyle bir sorunla karşılaşmazlardı. 2 Ekime kadar bu imzaları toplarlar, ekiplerini kurarlar ve böyle bir sorunla karşılaşmazlar. "
"Alp Yalman ve ekibi tecrübeli bir ekip. En son divan kurulunda konuşan, tüm divan toplantılarına çıkıp bizi kritik eden isimler var... Sedat Doğan var. Tahmin ediyorum ki, başarılı yönetimler kurarlar. Galatasaray cazibesi olan kurum. Burayı yönetmek isteyecek çok kaliteli adaylar çıkacaktır. Benim kararım belirleyici olabilir. Alp Yalman tecrübeli bir yönetici."
"GALATASARAY'IN VERGİ BORCU YOK"
"Öyle bir şey yok. Sedat Doğan hukuk kısmına baktığı için mali işlerden çok bilgili değil. Ya da sürçü lisan olmuştur. Ödenmemiş bir vergimiz yok. Bizim vadeye ve takside bağlanmış taksitlerimiz var ve bunları ödüyoruz. Tüm şirketlerde böyledir. Taksitli borçlarınızı ödemezsiniz ödenmemiş vergi olur. Galatasaray'ı borçlandırdı gitmek istiyor onun için gidiyor diyorlar. Geldiğim zaman 328 milyon dolar borç alacak. Bugün aynı borç bende duruyor. Ben 3.5 yıl boyunca 84 milyon dolar faizlerini ve kur farkını ödedim. Bugün ne aldıysam o borcu artırmadan kucağımda ... Bugün Galatasaray'ı borcu almakla kalmayıp, kulübün 2018'e kadar isim hakkını tahsil etmiş ve onu harcamıştı. Ben 3 sene içinde bu paraları kullanamadım. Forma reklamının parasını, ilk sene kombineni.. Çöle geldim ve o çölde su aramak zorunda kaldı.. Sermaye artışı yapmak zorundaydık. 3. artışta herkes ayağa kalktığı için hükümet bunu reddetmek zorunda kaldı. Bu kabul edilseydi mevcut borç 70 milyon dolar aşağıya inecekti. Uygulamanın yanlışı yoktu. Bu konuyu denetleyen devlet kurumları var. SPK kulübümüzde 365 gün oturdular, bir aksilik olmadığı kararı aldılar. Biz öyle bir şey olsaydı caza alırdı ki ama alnımızın akıyla çıktık bu işten. "
"ADAY OLMAYACAĞIM..."
"Taraftarımıza ve genel kuruluma bana desteği için teşekkür ederim. 40 ay oldu, bir ayım daha var. Az evvel size 4 konudan bahsettim. Bu işleri göndermezden gelemem. Medyanın bana olan davranışı, divan, benim tek başıma halledemediğim, Türkiye'deki bağımsız kurumları, federasyonlar beklenti dışındaki şeyler yüzünden başkanlığa devam etmemin camia tarafından faydası olmayacağımı düşünüyorum. Bundan dolayı 25 Ekim'deki seçimde aday olmayacağım. Galatasaray'dan kopmam mümkün değil, destekleyeceğim bir ekip oaclaktır. Galatasaray için bambaşka bir projedir. Galatasraay global projesidir. G.Saray markasının tanınması, Avrupa'da yaşaması ve devamlılığını sürdürmesidiri. Kulüpten her hangi bir para almadan bu projeyi sonraki yönetime hediye edeceğim."
"AİLEM DEVAM ETMEMİ İSTEDİ AMA..."
"Ailem devam etmemi istiyordu. Aldığım mesajlar bu kararı almam doğrultusunda beni yöneltti. Geçmiş dönemdeki hataları yapmak istemiyorum. Önümüzdeki günlerde bakacağız, şu anki aday iyi bir aday. İyi bir yarış olmasını diliyorum. Kim seçilirse seçilsin, benimle diyalog kurmayı isterlerse yardımcı olurum.. Başkan olarak aday olmadığını söyledi Ali Dürüst. Böyle bir görevi yüklenemem dedi. Başka bir pozisyon olursa güveneceğim bir ekiple çalışırım dedi. Süren de düşünmediğini söyledi. Benim başkan olmamda İnan Kıraç'ın bir etkisi yok. Sadece bunu bir televizyon kanalında açıklamasıyla ihale onun üstüne kaldı. "
"BÜLENT TULUN VE FATİH TERİM"
"Bülent Tulun ben gelemeden evvel de vardı, benden sonra da olacaktır. Hayatını Galatasaray'a adamış ve kendini Galatasaray'la özleştirmiş birisin. Futoblu ve Florya'yı çok iyi bilen birisi olduğundan, beni Florya'da çok iyi bilgilendiren bir arkadaşım. Bunu dışında bir ilişkimiz olmadı. Ben hiç Fatih hocayla BÜlent Tlun yüzünden karşı karşıya kalmadım. Tulun'un kapısındaki etiketi Terim çekip atmış. O da Florya'dan ayrıldıklar. Onlar da eski dostlar ve birbirlerini daha iyi tanıyorlar. O yüzden benim aralarına girmem söz konusu değil. Ben hayatımdan son derece memnunum. Bu işime o kadar ağıma gitti ki. 3 Temmuz sürecinde olan olaylar. Burada işler çözülecekse kapıcı bile olurum. Kimseden talimat almayan kurulların sporu ve futbolu yönetmesini istiyorum. Bu tabii hakkımız. Ben işimi bırakarak 40 ay Galatasaray için çalıştım. Tek istediğimi hakkaniyetli bir yönetim. Gelmiş geçmiş tüm hocalarımdan menunum. Türk sporunun içinden geçtiği bu dönemdenn çok rahatsızın. Devam etme halim kalmadıysa bunun başlıca sebeplerinden birincisi budur... Haksızlık temellerine üzerine kurulu bir spor olmaz."
"SPOR ADİL OLMALI"
"Futbolda ilk defa bir play-off yaşadık. 3 Temmuz dolayısıyla suni bir yabancı kısıtlaması doğdu. Türk sporunun Avrupa'da temsil etme değeri düşürüldü. Biz Avrupa'da başarı yaratırsak mucize olur. Diğer futbollar 11 oyuncuyu sahaya sürerken, tüm oyuncuları yerli statüsünde oynatırken biz 5 oyuncumuzu kullanıyoruz ve diğerleri antrenmansız kalıyor. "
"FİNAL MAÇININ SONUCU HAZIRLANMIŞTI..."
"Bu sene basketbolda ok ciddi bir yarışma yaşandı. Galatasaray ve Fenerbahçe arasında özellikle. En sonunda 3-3'lük bir duruma gelindi. Bu arada Fenerabahçe stadında yaşanan bir olayda sonra dakika bir basket olayı yaşandı. Bir o maçı bir puanla kaybettik. İlk sinyali orada aldık. Bizim stadımızda ciddi bir caza yaşandı . Seyircilerimi fevri davrandılar, ama aynı olay Fenerbahçe'de de yaşandı. O cezalar geciktirildi, ama bir önceki maçın neticesine göre o ceza verecekti. İnanılır gibi değiil. Final maçının monte edilmiş, kurgulanmış bir olay olduğu tarafımızdan net olarak tespit edildi. TBF Başkanı'nı aradım ve şaibeli hakemleri bu maöa vermeyin. Olmaz dedi, talep hakemlerden gelsin dedim ve o da olmaz dedi. Ben ihbarımın arkasında oldum. Kupayı alıp almamak 2. dereceden önemli şeyler. Kupamızda yüzlerce kupa var. 3 temmuz sürecinin basketboldaki uzantısını halka ihbar etmemiz gerekiyordu. O maça çıkmaayrak herkesi duyarlı hale getirdik. Göreceksiniz bu sene taraftar, seyirci bunu her yerde halka duyuracağız. O maçın kurgulanmış bir maç olduğunu açıkça söylüyorum. İma etmiyorum. Fenerbahçe zaten kazanmak ister normal, Fenerbahçe sahasında kazanmak üzere bu düzeni zaten kurmuştu. Buna TBF'nin dahil olması anlamsız. Tek güveneceğimiz yönetim var o da halk ve seyirci. Bunu sonucu olarak ne olacak bu kupa da bize gönderecek halleri yoktu. Halkı ve seyirciyi duyarlı hale getirdik. Aynı hatalar yapılırken çok dikkatli olmak zorundalar."
UEFA'DA RİSK VAR MI?
"Tüm kulüplerin UEFA sıkıntısı var. UEFA FFP'yi her sene daraltıyorlar. Biz 4.5 milyon Euro'luk bir rakama takıldık. Yöneticilerin sorunu bunu düzeltmek. Bunu düzeltmek için önemli imkanlar var, bunu kullanmak lazım. 2016'ya kadar böyle bir risk görmüyorum. "
"Ben beraber çalıştığım insanları sahiplenirim. Giderlerse üzülürüm. Oyuncu olarak gitmesine en çok üzüldüğüm Elmander'di. İkinci beni üzen oyuncu Ujfalusi. Onlar benim ilk 2 senede yüzümü güldüren ve bana mutluluk eden 2 oyuncuydu. Geçtiğimi 40 ayın tamamını devamlı sorun çözerek geçirdim. Her çözdüğüm sorunda mutlu oldum. Bulmaca çözmem ama sorun çözmek benim işim. Değişmeyi ve büyümeyi severim, küçülmeyi sevmem. "
"ÜNAL AYSAL'DAN VEDA"
Ben tüm taraftarlarıma yönetim kuruluna ve yöneticilerime, futbolculara hepsine teker teker teşekkür etmek istiyorum. Çok güzel bir dönem geçti, Galatasaray'da güzel dönem eksik olmaz. Kim gelirse gelsin o dönemin görevini yapacaklardır. Benden sonra gelenler benden daha da iyisini yapacaktır. Galatasaray'daki bütün görevler bayrak yarışıdır. Her değişimde gücümüz artar, bundan kimsenin şüphesi olmasın.