1- Geçen sezona ait alacaklarını ancak 2 ay önce ceplerine koyabilen sarı - kırmızılı futbolcular, bu sezon için anlaştıkları paraların henüz ilk taksitlerini bile alamadı. Derbi öncesinde Florya'da en çok konuşulan konu yine ödenmeyen paralardı. Futbolcular konuştu, yönetime çıkıldı.. Ancak sonuç değişmedi. Hatta yönetimin "Maçtan önce ödersek, uğursuzluk oluyor. Ödüyoruz ve yeniliyoruz" düşüncesinde olduğu anlaşıldı. Maç öncesinde soyunma odasında Başkan Özhan Canaydın'ı görünce sevinen futbolcular, sadece "Başarılar" dilenince daha büyük bir hayal kırıklığı yaşadı.
2- Yabancı futbolcular hakkında sürekli yayılan "Gidecekler" dedikodusu takım içinde huzursuzluğa yol açtı. Özellikle Song'un yakın çevresine devre arasından sonra takımda olmayacağını ima etmesi ve diğer yabancıların da sürekli para konuşmaları takım içindeki havayı değiştirdi. Fenerbahçe maçı öncesinde yabancı oyuncuların, "Paralarımız ödenene kadar antrenmana çıkmayalım" şeklindeki önerileri, yerli futbolcular tarafından güçlükle önlendi. Durum yöneticilere bildirildiğinde, derbiden sonra ödeme sözü verilerek ortalık yatıştırılmaya çalışıldı.
3- Eric Gerets'in, Heinz ve İliç ısrarı dengeleri bozdu. Heinz'ın vasat görüntüsü, İliç'in canı isteyince oynar tavırları, takım içindeki havayı değiştirdi. Heinz gelmeden önce sol kanatta başarıyla görev yapan Altan kayboldu. Gerets, zorunlu kalmadıkça bu oyuncusuna şans tanımadı. İliç'in yedek bırakıldığı dönemde yönetime çektiği, "Bırakın, gideyim" resti sonuç verdi. Bu futbolcuya oynama garantisi verilerek kriz çözüldü! Gerets'in yanlışları arasında, Ayhan ve Volkan gibi oyuncuları kenara atması en çarpıcı örnekler arasında gösterildi. Ayrıca Hasan Kabze, Suat, Zafer, Özgürcan, Arda ve Mülayim gibi gençlere şans tanımaması da tepkilere neden oldu.
4- Bugüne kadar teknik direktörleri ile tüm sorunlarını paylaşan sarı - kırmızılı futbolcular, Gerets'le parasal sıkıntılarını paylaşmakta sorun yaşadı. Gerets'in kendi haklarını savunmadığını düşünen futbolcular, teknik adamın bu konuyu en ufak bir biçimde dile getirmemesi karşısında hocalarına karşı gönül koydu. Ayrıca Belçikalı hocanın sezon başındaki babacan tavırları ve sıcaklığı zamanla kayboldu. Aradaki sert disiplin duvarı sık sık oyuncuların yüzüne çarptı, aradaki sevgi bağı koptu.
5- Başkan Özhan Canaydın'ın futbolu idare eden yönetici kadrosunda yaptığı değişiklikler takımı yalnız bıraktı. Sezon başında görevden alınan futbol şubesinden sorumlu yönetici Fatih Gökşen'in, Rize maçından önce apar topar yine Başkan Canaydın tarafından görevine iade edilmesi kafaları karıştırdı. Yönetim içinde yaşanan fikir ayrılıkları ve anlaşmazlıklar, yönetimi çalışamaz hale getirdi. İkinci Başkan Ergun Gürsoy'un görev alanının kısıtlanması ve hem yönetime hem de futbolculara uygulanan konuşma yasakları futbol takımınının kendini savunma hakkını elinden aldı.