Olanları anlamak zor; gerçekten zor...
Yönetim olayları bu kadar işinden çıkılmaz hale getirerek bir başarısızlığa daha imza atmıştır...  
Webaslan.com
Olanları anlamak zor; gerçekten zor...
Frank Rijkaard'ın bu noktadan sonra gönderilmesi zaten bir zorunluluk halini almıştı; bu süreci ve takımı bu hale getiren yönetim olayları bu kadar işinden çıkılmaz hale getirerek bir başarısızlığa daha imza atmıştır...

Bir aday H.Şükür, bir diğeri Ersun Yanal, öte yandan Hikmet Karaman.. Konuşması gerektiği yerde susup, olur olmaz yerde konuşan yönetim bu isimler etrafında son 72 saatte yapılan tüm spekülasyonların önüne geçemeyerek bir kez daha sınıfta kalmıştır..

Öncelikle kendi çıkış formülümüzü yazalım; benim gönlümden geçen Tugay Kerimoğlu'na görevi verip (kimse benden bu noktadan sonra Tugay'a Tugay dememi artık beklemesin; o artık benim için ya Tugay Hoca'dır ya da Tugay Kerimoğlu'dur) yanına destek birimleri oluşturmakta idi... Ama yan desteklerden çoğunu geçtiğimiz yıllarda kendi kendimize de kuruttuğumuz için de bu olmadı... Eğer Tugay Kerimoğlu aşısı tutmasa sezon sonu profesyonel bir şekilde A.Avcı ile anlaşma zemini aranabilir ve Tugay Hoca daha önceki örnekler gibi küstürülmeden bünyede tutularak süreç yönetilebilirdi..

Ali Turan transferinde olduğu gibi sözleşmesi devam eden oyuncuyu garip bir şekilde bünyeye katmak olumlu sonuç vermiyor; yönetim Michael Skibbe'yi yolladığında bunu Abdullah Avcı için de yapmaya kalkışmıştık.. Zaten çok istemesine rağmen Avcı'nın hafta içindeki "ben görevimin başında iken Galatasaray'dan teklif almak istemiyorum” söylemi onun da bu oyunun bir parçası olmak istemediğinin en önemli göstergesi..

Görevi o veya bu sebepten kabul etmeyen Terim ve kuvvetle muhtemel bugün 6,5 yıl sonra tekrardan hocamız olacak Hagi ile devam edelim... Takımın kendisine bu kadar ihtiyaç duyduğu anda Terim'in hiçbir koşul öne sürmeden bu görevi kabul etmesini beklerdim... İçinden geçtiğimiz günlerde tüm camia olarak birlik ve beraberlikten kopmuş, kendi içimizde bile çok büyük görev ayrılıklarına düşmüş durumdayız.. Böyle bir durumda Terim gibi kuvvetli bir isim; hele hele takımın Kadıköy'e çıkmasına saatler kala görevi kabul etmiyorsa çuvaldızı biraz da kendine batırmalı.. Yıllarca bize bunca zafer yaşatmış Hoca'nın yönetimindeki Kaptan Arda'lı kadrolu (ki Terim profesyonel anlamda Arda'nın Teknik Direktörlüğünü hiç yapmadı) Türk Telekom Arena'ya çıkması nasıl şu an bile beni heyecanlandıyorsa Terim'i de heyecanlandırmasını ve zaten "Tek Adam” olduğu için ekstra herhangi bir koşul öne sürmemesini dilerdim..

Giga'ya geçelim.. 6.5 yıl aradan sonra yine sezon arası kendisine yapılan teklifi kabul ediyor; takımın başına dümene geçiyor.. Hem de çok daha kritik bir dönemde... Sadece Teknik Direktörün değil; oyuncuların bile performansının sorgulandığı bu keşmekeş dönemde görevi "hemen” kabul etme dirayetini gösteriyor...

Hoşgeldin Hagi, yuvana tekrar hoşgeldin...

İki önceki yazımda dile getirdiğim gibi; Kadıköy'e takımda ve takımın başında çıkmak için en az bizler kadar istekli olanlarla oraya çıkıp, alnımızım akıyla kazanıp, tarihi tekrar yazmaya başlamak ve Cimbom'u gerçekten layık olduğu noktaya hep beraber tekrar taşımak umuduyla..

Webaslan mobil uygulamasıyla spor haberlerine herkesten önce ulaşmak için tıklayın
Puan Durumu Fikstür
Bizi Takip Edin :
Webaslan Google+ Webaslan Facebook Page Webaslan RSS Webaslan iPad Webaslan Mobil
En çok okunan haberler