Herkese iyi hafta sonları diliyorum..

Konyaspor maçında kazanılan galibiyet ve oynanan oyun bi parça umut olmuştur sanırım.Eylülün ortasına doğru başlicak şampiyonlar ligi arenası öncesi takımın yavaş yavaş ısınmaya başlaması hepimizi mutlu etmiştir fakat genede unutulmamalıdırki, avrupa arenası hiçbir zaman lige benzemez ve orası her ligin en iyi takımlarının savaştığı bir arena..Dünki oyunda galatasaray önde rakibe çok iyi pres yaptı. Sol  tarafta sneijder ve podolskinin yaptığı pres ve sağ taraftada gene umut ve ona yakın oynayan burağın yaptığı baskı konya beklerinin oyuna girmesini engelledi ve bu durum oyunun hakimiyetini bize verdi..Rakip ataklarda ise melonun hafiften sola kayıp carole ile o bölgede bi hat oluşturması, aynı şekilde selçuğunda sabriye yaklaşarak oluşturduğu sağ bölge hattıylada defans önünü kalabalık tutmaya çalıştı galatasaray..Tabi konyanın beklerinin oyuna giremeyişini düşünürsek sadece hücum oyuncularıyla başbaşa kalan savunma hattımız başarılı olmuştur.Bu kuşkusuz çok iyi düşünülmüş bi plan..Önde podolski-sneijder ve burak-umut`la hücum presi yapıp o alanı kapatarak oynamak rakibin beklerini oyuna sokmadı ve rakip ataklarda yalnız kalan konyalı hücumculara karşı orta sahada melonun sola selçuğunda sağa yaklaşmasıyla kanat atakları başlamadan bitti..

     Burak gene klasını konuşturdu ve çok güzel bi kafa golü attı..Dünyaca ünlü golcülere baktığımız zaman en önemli özelliklerinden bitanesi hep ön direğe koşu yapmalarıdır, burak bunu çok fazla yapmıyor. Fakat dün görüldüki yaptığı zaman oldukça verimli olabiliyor. Daha sık denemesi lazım. Carole kırmızı karta kadar oldukça dengeliydi.Hem hücumu hem savunmasıyla komple bir bek..Fakat bukadar hızlı atletik ve hücuma destek veren bi yapısı olmasına rağmen ceza sahası içerisine sadece bir kez girme teşebbüsünde bulundu..Carole`nin bunu daha sık yapması ve ceza sahası içine topla koşu yapması lazım..Çünkü bu yetenek onda fazlasıyla var..Bunu daha çok denemesi için hamza hocanında onu bu şekilde teşvik etmesi lazım..Rodrigezin bir kumaşı var bu zaten belli oluyo, fakat topla ileri doğru daha fazla gitmesi lazım ve pas tercihlerini daha çok dikine yapması lazım. Tek pası çok iyi yapıyo fakat bu hep yana doğru olursa bi anlamı kalmaz..Bu sene topu çok fazla havadan oynamıyoruz, daha çok yere indirerek tek pas halinde oynayıp hücuma hızlı çıkmaya çalışan bi oyun şekli var. En azından hamza hoca bunu oturtmaya çalışıyo, real madrid ve kloplu dortdmundun en iyi şekilde uyguladığı sistemi hamza hoca nekadar oturtabilicek bunuda zamanla görücez..Bunu uygulayabilicek bir oyuncu kadrosuda gerekiyor ve takımımızda bu hızlı oyunu ligde yapabilecek oyuncu sayısı fazla olabilir fakat avrupada bunu yapabilecek kalitede iki üç oyuncudan fazla adamımız yok. Atletik ve hızlı takımlara karşı bu sistemi uygulamak nekadar başarılı olur bilemem ama hamza hoca ligde yaptığı gibi avrupadada ileride bukadar forvet oyuncusuyla çıkıcak kadar çılgın bir adam değildir umarım..Yasinin bu tarz tek pas direk pas ve hızlı hücuma kalkma oyununda hızıyla hücum yetneğiyle nekadar etkili olabiliceğini heralde herkes biliyordur fakat hamza hoca anlamsız yere garip arayışlar içerisine giriyor 3 haftadır..Sadece yasin değil, hazırlık döneminde parlak bi preformans çizen sinan gümüşünde artık yavaş yavaş sistemin içerisine oturtulmalıdır. Eğer oyunu hızlı oynamak istiyosak hem hızlı düşünebilen doğru yerlere doğru noktalara pas atabilen adamlara ihtiyacımız hemde bu hızlı paslara koşu yapabilecek temposu yüksek ve yetenekli adamlara ihtiyacımız var..Umut tüm iyi niyetine rağmen bu oyuna cevap veremiyor artık..Yasin ve sinan gümüşün değişmeli olarak umutun bölgesine kaydırılmalıdır.Sinan gümüş belki 90 dakikayı kaldırıcak olgunluğa sahip olmayabilir fakat oyunun son 20 dakikaları yada yarım saatlik bir süreçte hem yasinin hem podolskinin yerine düşünülüp kullanılmalıdır..Sabrinin sağ taraftaki istek ve arzusu takdire şayan..Üstelik ısrarla bu oyuncu hücumlarda o bölgede hep tek bırakılıyor..Sanırım sabrinin kaderi bu..Fakat konya üstümüze gelemediği için sabrinin defosu ortaya çıkmamış olabilir, bu kimseyi aldatmasın..Hem bek hem kanat oyununu iyi yapan takımlara karşı sabri 2`ye 1 kalır ve bu durum başımızıçok ağrıtabilir.

   Bu durum transferde sağ bek ve forvetin dışında iyi bi kanat oyuncusu almamız gerektiğinide tekrar ortaya çıkarıyor.Çünkü podolski top tutan,pas dağıtan ve topu taşıyan bi adam değil, araya koşu yapan sprinter bi adam..Bize adam eksiltip top taşicak asistçi bi çizgi adamı lazım.Fakat artık sezona başlıyoruz ve tüm takımlar hazırlıklarını, kadro planlamalarını yaptılar ve buyüzden kimse kendi as adamını vermez..Zaten bizim takımında bu bölgeye oyuncu düşündüğü sanmıyorum,,Hiç olmazsa o bölgeye sinan gümüş hazırlansın ve bir genç yıldız daha kazanalım…