Bir sezon daha bitiyor Galatasaray’ımızın şampiyonluğunda…..

Dördüncü yıldızı takmaya ne kaldı şunun şurasında. Sadece bir sezon daha var önümüzde….

Ve önümüzdeki sezon için başlatılan çalışmalar bu sefer inşallah tez zamanda verir sonuçlarını ve takım sezon başı hazırlık kampına eksiksiz gider…

Çünkü yıllardır transferlerin sonuçlanmasının neredeyse Ağustos sonunda bile bitirilemediğini görmek bizleri hep üzmüştür, sinirlendirmiştir……

İnşallah bu defa bari her şey zamanında ve eksiksiz olur. Çünkü hepimiz biliyoruz ki transfer yapılması gereken mevkiler artık sırıtıyor…..

Olmazsa olmaz iki transfer yapılması gerekiyor ki bunlardan öncelikli olanı SOL BEK ve sonrasında da STOPER transferidir…..

Bu defa transferde hata yapmamalıyız.

Evet, yine her zamanki o yalancı, utanmadan “Bunca sayfayı başka türlü nasıl dolduracağız ki”  diyen malum medyanın transfer yalanları daha sezon bitmeden başladı bile.

Kim bilir transfer sezonu bitene kadar kimleri transfer edecekler takımlarımıza….

Oysa takımlarımızın bir şekilde satacakları ya da takımlarından gönderecek futbolcuların sayısı üç aşağı, beş yukarı belli iken, Federasyonun, pardon FeNerasyon’un yabancı oyuncu sayısı konusundaki tavrı ortada iken takımlarımıza neredeyse onlarca yabancı futbolcu transferi yapılacağına dair haberlerin ardı arkası kesilmez artık…. 

Yabancı transferinden söz etmişken ortada gerçekten kökten halledilmesi gereken bir sorun var. Ondan da bahsetmeden geçemeyeceğim….

Şahsen ben, yabancı futbolcu transferine sınırlama getirilmesinden ziyade öncelikle (Örneğin İngiltere’de olduğu gibi) kriterler getirilmesi gerektiğine inananlardanım….

Futbolu gerçekten bilen herkesin de bu kanaatte olduğuna inanıyorum. Çünkü, eğer amaç Avrupa’da başarı ise gerçekten (Bütçemiz elverdiği ölçüde) kaliteli yabancı futbolculara ihtiyacımız var.

Milli takımımızın başarısızlıkları öne sürülerek yabancı futbolcu transferinde kısıtlamaya gitmek, sahada yer alacak futbolcu sayısını 4’e, 3’e düşürmek ne kulüplerimize ve ne de Milli Takımımıza kesinlikle bir şey kazandırmaz. Aksine kaybettirir…..

Çünkü bu ülke sahalarımızda az da olsa, bazen yaşı geçmiş de olsa bazı dünya  starlarını görmeye alıştı artık…..

Bundan daha azının kimseyi tatmin edeceğini sanmıyorum….

Kaldı ki asıl amaç Milli Takımımız ise bunun için kulüplerimizin alt yapısı ile ilgili kriterlerin de getirilmesi gerektiğine inanıyorum.

Mesela, kulüplerimizin sahaya çıkan 18’inde alt yapıdan yetişmiş en az iki futbolcu olmasının sağlanması gibi…..

Yani kulüplerimizin öncelikle ve ciddiyetle alt yapıya yönelmelerinin sağlanması gerekiyor…. 

Hele ki bu yabancı sınırlamasını takımına 16 tane yabancı transfer eden Yıldırım Demirören’in başkanlığındaki bir FeNerasyonun getirmesi ise işin en komik tarafı.:)).. 

Tekrar takımımızın durumuna ve transfer ihtiyaçlarına gelirsek aşağı yukarı herkesin aynı fikirde olduğu bir gerçek var. Sol bek ve Stoper ihtiyacımız olduğu gerçeği….

Bu ihtiyaçların da takımımızdaki yabancı oyuncuların durumuna göre belirleneceği de bir gerçek bunu da hatırlamakta fayda var….

Takımızda kimler gidecek önce onları hesaplamamız, tahmin etmemiz gerekir.

Ban göre başta Elmander, Riera, Ujfalusi gidecek yabancı oyuncuların başında geliyor.

Sonrasında tekrar takıma dönecek olan Julio’nun tekrar kiralık olarak verileceği veya satılacağı da bir gerçek olarak ortada duruyor….

Ujfalusi’nin kalmak istediğini, eğer kalırsa sorun çıkarmayacağını biliyoruz. Eğer Ujfaşusi kalırsa büyük ihtimalle yabancı stoper transferi yatar diye tahmin ediyorum….

İşte o zaman hocamız o bölgeye kesinlikle bir yerli transferi düşünecektir herhalde ….

Ama belli olan bir şey var ki sol bek mutlaka yabancı olacak gibi görünüyor….

İnanıyorum ki başta TERİM olmak üzere (Ki bunu açıkladı) hiçbir Galatasaray’lının özellikle Muslera’nın satılmasını istediğini sanmıyorum. Ama gerçekten de geri çevrilemez bir teklif yapılırsa Muslera’nın yerine geçebilecek tek yerli kaleci hepimizin bildiği gibi sadece Trabzonspor’un kalecisi Onur’dur…..

Şahsen ben Ambrabat’ın satılarak yerine daha kaliteli bir sol kanat oyuncusu alınmasını dilerim. Ve özellikle Burak Yılmaz’ın eğer satılacaksa ancak çok iyi bir teklif gelirse satılmasını isterim. Tabi yerinin doldurulması şartı ile. Bu defa kaliteli yerli bir santrofor olmadığı için yabancı kontenjanından birisinin de oraya kullanılması söz konusu olur. Yani, yukarı tükürsen bıyık, aşağıya tükürsen sakal hesabı bir durum var ortada…..

Ve bana göre bu transfer döneminde ilk transfer edilmesi gereken futbolculardan birisinin de

takımın olmazsa olmazlarından MELO olduğuna inanıyorum…. 

Yani, bana göre bu takım aynen korunursa ve kaliteli bir stoper ile kaliteli bir sol bek transferi yapılırsa inanıyorum ki gelecek sezonu çok daha başarı ile geçirir….

Bu transferlerde de stopere  Chedjou değil de John Terry veya Kolo Toure gibi kaliteli, tecrübeli futbolcuların tercih edilmesini isterim….

Sol bek için ise geçen sezondan beri peşinde koştuğumuz Carlinhos  veya Barcelona’dan Adriano ilk tercihlerim…….

Bence bu futbolcular ile eksiklikler giderildikten sonra Roben gibi birilerini transfer etmeyi düşünmeliyiz….. 

Ve, bana göre bu transferler şart.

Çünkü önümüzdeki sezon bizi şampiyon yapmamak için, dördüncü yıldızı taktırmamak için inanıyorum ki gerek saha içinde ve gerekse saha dışında bu sezonkinden çok daha beter, çok daha haince oyunlar oynanacaktır……

İşte o yüzden sahada yer alacak olan takımımız her rakibini eze eze yenmelidir. Maçlarımız  hakemlerin insafına hiç bırakılmamalıdır…..

Çünkü, ilk fırsatta futbolcularımız ve Teknik ekibimizi mükafatlandırmak(!) için Galatasaraylı(!) hakemlerin aportta bekleyecekleri inkar edilmez bir gerçek….

Bu oyunları bozmamız lazım ve bu da ancak çok kaliteli, bir kadro ile olur……

Hani bir zamanlar “Hakemi de F.Bahçe’yi de yendik”  dediği gibi hem hakemleri ve hem de rakiplerimizi yenmemiz gerekebilir ve eminim gerekecektir de……

Saygılarımla,

HakanGİRGİN