Arkadaşlar kendi kendime söz veriyorum ,telkin ediyorum ,kızmayacaksın ,sinirlenmeyeceksin ,başını belaya sokacak yazı ve söylemlerden kaçınacaksın diyorum ama nafile. Bu ülkede bu insanlarla beraber yaşamak herhalde allahın bizlere yaptığı bir sınav. Ancak şurası kesin ki artık bazı kanunlar değişmek ve yenilenmek zorunda. En azından toplumu ilgilendiren önemli konularda yönetim makamına gelebilmek için kişilerin ciddi bir IQ testine tabi tutulması ve bu testten geçerli seviyeyi tutturanların sosyolog ve psikolog kontrolüne girdikten sonra yönetici olmaları yasalaşmalıdır. Bu zeka ve kişilik sınavlarına tüm bakan ,millet vekili ,üst düzey bürokrat ,KİT yöneticileri ,yerel yöneticiler ,kamu yöneticileri ve federasyon yöneticileri girmek ve başarılı olanlar koltuğa oturmak zorunda olmalıdır. Emin olun ki hayat hepimiz için çok daha kolay ve güzel bir hale gelecektir.

Adamlar kalkıp Belçika nın Heysel stadında dönemin tüm ülke TV lerinin naklen verdiği maçta 52 tane İtalyanı öldürdüler. İngiliz başbakanı Margreth Thatcher zaten FİFA ve UEFA nın daha azını vermeyeceği cezayı İngiltere başbakanı olarak kendisi kesti. Beni yöneten insan çıkacak biz de aynısını yapalım diyecek. Yok artık daha neler. İçimden gelenleri yazmaya kalksam zaten editör yayınlatmaz ,yayınlatsa site kapanır. Ama bir ülkeyi yöneten insan en azından şunu bilmek zorunda ki Liverpool o sezon şampiyon kulüpler kupası finalindeydi ve İngiliz futbolu zaten Avrupanın en önemli söz sahibi takımlarını barındırıyordu o zamanlar da. Yani içe dönüşle ileri gidiş gibi bir şey söz konusu dahi değildir. Türk futbolu ise bu günlerde kendisine ciddi bir çıkış arayan ,isim ve marka olmaya çalışan bir süreçtedir. Böylesi bir karar Türk futbolunun bitişi demektir. 

Beşiktaş eski başkanı federasyonun ise yeni başkanı sayın Yıldırım Demirören sayın başbakanın bu sözlerine balıklama atlayıverdi peşinden gelen isim de Sivas ın içerden yeni çıkan başkanı sayın Mecnun Otyakmaz oldu ,ne tesadüf ama!! bazı saflar hala şikeye itiraf beklesinler dursunlar. Sayın başbakan diyor ki ,8 takımı düşürürsek Türk futbolu biter. Şu hale bak ,asli vazifesi yasaları uygulamak ,korumak olan 1 numaralı insan suçluyu korumak suça kılıf uydurmak derdine düşmüş. Bunun içinde bu pislikte temiz kalan ,dürüst olan kişi ve kurumlara kesiyor en ağır cezayı. Hiç kimse kusura bakmasın ama yoksa eğer yüreğin ,korkuyorsan gerçeklerden ,uygulayamayacaksan kuralları hiç boşuna işgal etmeyeceksin o makamları. Burada ne siyaset yapıyorum ne de propoganda bu sebeple kimse de içi boş demogoji yapmasın ,yarası olan gocunur.

Evet Yıldırım Demirören ve Mecnun Otyakmaz başkanlar ancak bu kadar açık şikeyi itiraf edebilirlerdi. Sayın başbakan ülke gündemini bu denli meşgul eden bir konunun içini dışın her ayrıntısını eminim ki hepimizden de medyadan da çok daha iyi biliyor. Biz sadece verilenleri alıyor ,gösterilenleri görüyoruz. Ama sayın Erdoğan gizlenenleri de çok iyi biliyor ki 8 takımın düşmesini futbolumuza vereceği hasardan bahis ediyor. Ancak verdiği örnek çok absürt kaçtı. Ne yani müteahhit malzemeden çaldığı için çöken binalar var diye inşaat sektörünü kaldırabilirmisiniz ya da yasa dışı organ nakli yapan doktorlar var diye tıp fakültelerini ve hastaneleri kapatabilirmisiniz ? Siz orada namuslu vatandaşın alın terinden ödediği vergi ile krallar gibi yaşayın ama bunun karşılığında da namuslu ve şerefli insanları koruyun ,namussuz ve şerefsizleri de gerektiği gibi cezalandırın lütfen. Zaten işiniz de bu olsa gerek.

Beni ilgilendiren tek şey Galatasarayımdır. Sevgili takımımı önce araç olarak Türkiyenin zirvesinde sonra da amaç olarak Avrupanın zirvesinde görmek isterim. Şampiyonluğu çok istiyorum çünkü şampiyonlar liginde takımımı desteklemek istiyorum. Milli takımımı Avrupa ve Dünya kupalarında izlemek ,desteklemek hakkımı elimden almak hiç kemsenin harcı olamaz. 

Yöneticilerin görevi çözüm üretmektir ,sorun çıkartmak değil. Ne yaptı Mehmet Ali Aydınlar ? Türk futbolunu yönetmek için oturdu koltuğa ,en ufak bir soruna çare olamadığı gibi bir sürü saçmalıkla yeni sorunlar üretti. Sayın Demirören in yönetiminden memnun olan tek bir Beşiktaş lı arkadaşla tanışmadın bu güne kadar ,ama zat-ı alileri zembille Türk futbolunun başına indiler. Başbakanımızın ağzından çıktığı gibi küme düşmesi gereken bir takımın başkanı nasıl oldu da futbolumuzu yönetiyor acaba. 

Söyleyecek o kadar çok şey var ki bitmez asla. Ama kısa keseyim ben. Eğer Türk futbolu Avrupa ya çıkmazsa benim takımım 5 senelik süreçte 250 milyon euro zarara uğrar. Bu miktara sponsor gelirleri ,mağaza ve stadyum gelirleri de dahil edildiğinde çıkacak tutar 2 misline yakın olacaktır. Önemli futbolcular Avrupada olmayan bir takıma gelmeyeceklerdir ,Türk futbolunun içinde olduğumuz için bile kaybedilecek prestiji hiç saymıyorum. İçinde Fener ,Beşiktaş ,Sivas ,Trabzon ,Eskişehir gibi kulüplerin olduğu bir şike dosyası yüzünden adı bile geçmeyen Galatasaray ne diye bu kadar büyük maddi ve manevi bozguna mahkum edilsin ki. Suçumuz şikecilerle aynı ülkenin takımı olmak mı yani ? Zaten bu pislikten yeterince mağdur olmuşuz bir de geleceğimize ipotek koymaya bakalım gücünüz yetecek mi ? Gerçekten merak ediyorum ,suçluyu mu yakacaksınız yoksa temiz kalanı mı ?